TBMM (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Belediyeleri yeniden ayağa kaldıracağız. Belediye gelirlerini artıracağız. Merkezle yerel arasındaki kavgaya tamamen son vereceğiz. Devletin en etkili şekilde çalışmasını sağlayacağız. Yereli güçlendireceğiz. Kayyum uygulaması denen ucube işe de son vereceğiz. Seçimle gelen seçimle gider." dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, devlette liyakat sisteminin olması gerektiğini belirterek, "Liyakat sistemi olduğu zaman bu tür adamlar, devletin kademelerinde yer almazlar. Liyakat sistemi dediğimiz zaman, bilgili, birikimli, namuslu, düzgün, kul hakkı yemeyen, intikam alma duygusuyla devletin koltuğuna oturmayan, devletin vatandaşa hizmet etmesi amacıyla o koltuğa oturması gereken insanlar gelir." diyen Kılıçdaroğlu, "Liyakat sistemi olduğu zaman, güreşçiden banka yönetim kurulu üyesi olmaz. Güreşçi tamam kazanmıştır. Başımızın üstünde yeri vardır. Uluslararası madalya almıştır. Eyvallah hep beraber alkışlarız. Parası azsa daha fazla para verelim ama bir bankanın yönetim kurulunda ne işi vardır? Rüşvet alan birinin büyükelçilikte ne işi vardır? Akademik hırsızlık yapan bir adamın rektörlükte ne işi vardır? Hırsızdan rektör mü olur? Hırsızdan büyükelçi mi olur?" ifadesini kullandı.
Kemal Kılıçdaroğlu, seçim yasasını değiştireceklerini belirterek, "Vatandaşlarımız milletvekili mi seçiyorlar yoksa önlerine konulan bir listenin altına mühür mü basıyorlar?" diye sordu.
Hiçbir vatandaşın kendi milletvekilini seçmediğini savunan Kılıçdaroğlu, "Milleti kandırıyorlar. Kimler yaptı bunu? 12 Eylül darbecileri yaptı. 'Darbeye karşıyız' diyorlar. Onlar da diyorlar. Darbecinin getirdiği kanunu niye uyguluyorsun? Değiştirelim. Milletin vekilini, millet seçsin. Bunu yapacağım, söz veriyorum milletime." değerlendirmesini yaptı.
Seçim barajını kaldıracaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Koyarsın makul bir seçim barajı, üçtür, beştir koyarsınız. Yüzde 10 seçim barajı niçin, birileri sürekli iktidarda olsun diye. Kim getirdi bunu? Bunu da darbeciler getirdi. Bunu da kaldıracağız." diye konuştu.
Kadınların siyasette yer almak istediğini aktaran Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Seçim Kanunu'na madde gelmesi lazım. Cinsiyet kotasının seçim yasasına girmesi lazım. Böylece kadınların siyasetteki yeri yasal güvence altına alınması lazım. Bu konuda CHP'li kadın milletvekilleri bir kanun teklifi verecekler. Verdiniz mi? Güzel. Avukat arkadaşlar 'verdik' diyorlar. Verin ve bütün kadınlara çağrı yapın. Buna hangi parti 'hayır' diyorsa, Türkiye'deki bütün kadınlara bunu duyurun. 'Sizin önünüze engel koyuyorlar' söyleyin."
- "Türkiye'de Seçim Kanunu da demokratik olacak"
Kemal Kılıçdaroğlu, "Eğer bir siyasi iktidar seçim kanunlarıyla oynayarak, kendimi nasıl daha uzun siyasette ya iktidarda tutabilirim arayışına girmişse, onun bu memlekete faydası yoktur ve o artık demokrasiye zarar verir." değerlendirmesinde bulundu.
İsmet İnönü'nün 15 Haziran 1962'de CHP Ortak Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmasındaki, "Demokratik rejimin gayet basit bir tılsımı vardır: İktidarı bırakabilmek. İktidarda bulunanlar bunu yapabildikleri takdirde rejim yaşar ve soysuzlaşmaz." ifadelerini okuyan Kılıçdaroğlu, "Doğru mu, yüzde yüz doğru. Ama nasıl kalırım arayışına girip sürekli olarak yasaları değiştirirseniz, rejimi soysuzlaştırırsınız. Kim düzeltecek? Dostlarımızla beraber biz düzelteceğiz. Türkiye'de Seçim Kanunu da demokratik olacak." dedi.
Siyasi Ahlak Yasası'nı çıkaracaklarını açıklayan Kılıçdaroğlu, "Bütün vatandaşlarıma sormak isterim; Sen, TBMM'de temiz insanların milletvekili olmasını istiyor musun, istemiyor musun? Para ile iş takibi yapan milletvekili istiyor musun, istemiyor musun? Para ile ihale peşinde koşan milletvekili istiyor musun, istemiyor musun? Açıkça 'Ben TBMM Genel Kurulu'ndayım' deyip, Genel Kurul'da olmayıp yurt dışında olan, böyle sahtekarlık yapan milletvekili istiyor musun, istemiyor musun? İstemiyorsan yönün ve adresin belli. Biz, siyasi ahlak yasasını çıkararak meclisin itibarını yükselteceğiz." diye konuştu.
- "Sayıştay'ı gerçek anlamda işlevine kavuşturacağız"
Kamu İhale Kanunu değiştireceklerini belirten Kılıçdaroğlu, "İsraf haramdır, diyoruz. İsraf haramsa, israf yapana nasıl oy veriliyor? Kul hakkı yemek en büyük günahsa, kul hakkı yiyenlere nasıl oy veriliyor? İnançlı bütün vatandaşlarıma söylüyorum; Kul hakkı yemek büyük günah, kul hakkı yiyene gidip oyunu veriyorsun. Olmaz, o zaman sen de kul hakkı yiyene ortak oluyorsun." ifadelerini kullandı.
Kütahya Havaalanı'nın 50 milyon avroluk maliyeti olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "205 milyon 281 bin 118 avro para ödeyeceğiz. Neye göre veriyoruz, kimin parasını veriyoruz? Bunu da değiştireceğiz." dedi.
Muaviye'nin Şam'da kendisine yaptırdığı sarayı, Ebu Zer el-Gıfari'ye nasıl bulduğunu sorduğunda, "Ey Muaviye! Eğer bu sarayı kendi paranla yaptırdıysan israftır. Eğer halkın parasıyla yaptırdıysan ihanettir ve haramdır. Kul hakkına girer. Bunu ancak firavunlar yapar." cevabını aldığını anlatan Kılıçdaroğlu, "Biz, bütün bunları çözeceğiz. Kimse endişe etmesin." diye konuştu.
Sayıştay'ı gerçek anlamda işlevine kavuşturacaklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, bir Ulusal Vergi Konseyi kuracaklarını bildirdi.
Ulusal Vergi Konseyi'nin raporlarının her yıl Resmi Gazete'de yayınlanacağını ve herkesin görebileceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, asgari ücretin vergi dışı tutulmasının da hedeflerinden biri olduğunu söyledi.
- "İktidar kendisini denetleyen bir mekanizmayı TBMM'de oluşturacak"
Kesin Hesap Komisyonu da kuracaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "İktidar kendisini denetleyen bir mekanizmayı TBMM'de oluşturacak. Denetimden korkmayan bir iktidar yaratacağız. Hesap vermekten korkmayan bir iktidar gelecek. Ahlak, erdem, liyakat, hesap vermekten korkmayan bir iktidar gelecek. Siyaset, 21. yüzyılın Türkiyesine yakışır bir siyaset olacak." değerlendirmesinde bulundu.
Güçlü bir Stratejik Planlama Teşkilatı kuracaklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Öyle yatırım programı yapmalıyız ki herkes bulunduğu coğrafyada iş bulabilsin, yaşayabilsin. Türkiye topyekün kalkınabilsin, belli bir alan değil. Herkes büyüyebilsin. Kayıtdışı çalışma var bunun engellenmesi lazım. Eğer bunu yaparsanız, gerçek anlamda planlamayı getirirseniz, bütün kaynaklar verimli şekilde kullanılmış olur." diye konuştu.
Eğitim sistemini tepeden tırnağa tekrar yapılandıracaklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, 4+4+4 eğitim sistemi geldiğinde tek itiraz eden partinin CHP olduğunu belirtti.
Milyonlarca ailenin çocuğunun, iktidar tarafından kobay olarak kullanıldığını iddia eden Kılıçdaroğlu, "Dünyada kendi çocuklarını kobay olarak kullanan tek ülkeyiz. İrfanı hür, vicdanı hür, fikri hür çocukların yetişmesi için eğitim yapılır. Analitik düşünme için eğitim yapılır. Çocuk hayatı sorgulasın diye eğitim yapılır." yorumunu yaptı.
Kemal Kılıçdaroğlu, üniversitelerin "çökmüş" vaziyette olduğunu ileri sürerek, İran, Suudi Arabistan, Malezya üniversitelerinin ürettiği bilgi sayısının Türkiye'deki üniversiteleri geçtiğini savundu.
- "Kayyum uygulaması denen ucube işe de son vereceğiz"
Doğayı korumak istediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bu ekosistemin korunması için anayasal düzenlemeyi getireceğiz. Bunu da ilk kez CHP olarak biz seslendiriyoruz. Henüz doğmamış olan çocuğun hakkını da savunacağız." dedi.
Güçlü bir sosyal devlet olarak Aile Destekleri Sigortası Kurumunu kuracaklarını açıklayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"1 milyon 701 bin kişi zorunlu ücretsiz izne çıkarıldı. 'Günde 39 liraya geçineceksin' diyor. Arkadaşlarıma sordum; Bunların sosyal güvenlik primleri yatacak mı? Hayır yatmayacak. 1 milyon 701 bin kişinin çocuğu hastalandığında veya kendisi hastalandı, para vermeden tedavi olamayacak. Güçlü bir sosyal devlet kurmak bizim görevimizdir."
Kılıçdaroğlu, Belediyeleri yeniden ayağa kaldıracaklarını belirterek, "Belediye gelirlerini artıracağız. Merkezle yerel arasındaki kavgaya tamamen son vereceğiz. Devletin en etkili şekilde çalışmasını sağlayacağız. Yereli güçlendireceğiz. Kayyum uygulaması denen ucube işe de son vereceğiz. Seçimle gelen seçimle gider." ifadelerini kullandı.
Orta Doğu'da Barış ve İşbirliği Teşkilatı oluşturacaklarının altını çizen Kılıçdaroğlu, "Orta Doğu'yu bir kavga alanı, kan alanı değil. Orta Doğu'yu tam bir barış havzasına döndüreceğiz. Türkiye olarak, İran, Irak, Suriye ile bir araya geleceğiz, egemen güçlerin bu bölgede at oynatmalarına değil, Türkiye, İran, Irak ve Suriye'deki bütün insanların bir araya gelerek kendi geleceklerini özgürce tayin edebilecekleri, kendi yatırımlarını yapabilecekleri, kendi demokrasilerini geliştirebilecekleri bir huzur ortamına dönüştüreceğiz. Bu da bizim görevimizdir. İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamemizin ana eksenini budur; topluma barışı, huzuru getirmektir. Gerçek anlamda demokrasiyi getirmektir." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, "Onlar kızsınlar, ne derlerse desinler. Allah'ın izniyle biz bunu sağlayacağız, yapacağız. Sandığı koysunlar, gerçekleştireceğiz. Bu memlekete huzuru getireceğiz." dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, vatandaşların Kurban Bayramı'nı kutlayarak, "Sağlıklı, huzur dolu bir Kurban Bayramı geçirmeleri" temennisinde bulundu.
(Bitti)