İşgal altındaki Doğu Kudüs'te savaş karşıtı gösteri

Filistinli ve İsrailli aktivistler, Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde toplanarak hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulundu, Gazze Şeridi'nde ateşkes çağrısı yaptı- İsrailli aktivist Angela Godfrey Goldstein:- "Biz fırınları, kiliseleri, camileri, okulları, hastaneleri bombalıyoruz. Durum kahredici"- Filistinli siyasi aktivist Samir Sinclavi:- "Biz Filistinli ve İsrailli olmadan önce insanız ve insanlar birbirlerinin acılarını hisseder. O yüzden buradayız"

Filistinli ve İsrailli aktivistler, İsrail ordusunun 7 Ekim'den bu yana yoğun bombardıman altında tuttuğu Gazze Şeridi'nde savaşın durması ve ateşkesin sağlanması için işgal altındaki Doğu Kudüs'te gösteri düzenledi.

İsrail polisi, aktivistlerin eylemi öncesi Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinin Halil (Yafa) Kapısı'nda güvenlik önlemi aldı. İsrailli ve Filistinli onlarca aktivist, buradaki meydanda toplanarak 7 Ekim'den bugüne hayatını kaybedenlerin anısında mum yaktı.

Ölenler için saygı duruşunda bulunan aktivistler, İbranice ve İngilizce dua etti. Saygı duruşu sırasında bazı aktivistler göz yaşlarını tutamadı.

Gösteriyi düzenleyenler İsrail polisinin sadece 40 kişiye izin verdiğini aktardı.

Gösteriye katılanlardan "Jahalin Solidarity" sivil toplum kuruluşunun yöneticisi Angela Godfrey Goldstein, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Bir grup İsrailli ve Filistinli olarak geçen aydan beri hayatını kaybedenlerin yasını tutmak için burada toplandık." dedi.

Göstericilerin çoğunluğunun aktivistlerden oluştuğunu aktaran Goldstein, "Buradaki grup bu ülkede bir gelecek istiyor; bu iki devletli çözüm olabilir, federasyon olabilir veya tek devlet olabilir. Bunların hepsini birlikte yapmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.

- "Fırınları, kiliseleri, camileri, okulları, hastaneleri bombalıyoruz. Durum kahredici"

Gazze'ye saldırıların veya savaşın asla çözüm olmayacağını vurgulayan Goldstein, "İsraillilerin çoğunluğu bir ay önce yaşanan olaylardan dolayı derin bir travma yaşadı. Şimdi ise onlar sadece intikam istiyor ve geleceğe ilişkin net bir bakış açıları yok." diye konuştu.

Goldstein, İsraillilerin Gazze'de olan bitinden tam anlamıyla haberi olmadığını belirterek şunları söyledi:

"Dün sabah belediye yetkililerinden biri evimizi ziyaret etti. Gazze'de herkesin insani yardım desteği aldığını düşünüyor ancak bu bir yalan. Orada dükkanlarda gıda ve su dahi yok. Bu yardımlar ulaşsa dahi bunları halka ulaştırmak için gerekli yakıt yok. Biz fırınları, kiliseleri, camileri, okulları, hastaneleri bombalıyoruz. Durum kahredici."

İsrailli yetkililerin Gazze'yi yok etme yönündeki tehditlerini "trajik" olarak gördüğünü söyleyen Goldstein, bu söylemlerin "İsrail'in faşist siyasetçiler tarafından yönetildiğini ortaya koyduğunu" ifade etti.

Goldstein, "İsrail intikam peşinde ancak bunun ülkenin, bölgenin ve dünyanın geleceği için çözüm olacağını düşünmüyorum. Bunun, Yahudilikte de Hristiyanlıkta da diğer dinlerde de yeri yok. Bizim iyi liderlere ihtiyacımız var ancak maalesef bu liderlere sahip değiliz." diye konuştu.

- "Burada herkes artık barışın zamanının geldiğini düşünüyor"

Gösteriye katılan Filistinli siyasi aktivist ve Kudüs'teki sivil toplum kuruluşu "Jerusalem Development"in yöneticisi Samir Sinclavi ise etkinliğe katılanların Müslüman, Yahudi ve Hıristiyanların iki taraftan da hayatını kaybeden masum insanların acısını paylaşmak için toplandığını belirtti.

Sinclavi, "Biz Filistinli ve İsrailli olmadan önce insanız ve insanlar birbirlerinin acılarını hisseder. O yüzden buradayız." dedi.

Şiddetin hiçbir zaman bir çözüm olmadığını vurgulayan Sinclavi, "Biz 58 yıldır savaş halindeyiz ve savaş hiçbir sorunun çözümü olmamıştır. Burada herkes artık barışın zamanının geldiğini düşünüyor." ifadelerini kullandı.

Savaşın maliyetinin ağır olduğunu, İsrailli liderler dahil olmak üzere ülke liderlerinin bunu anlayacağını düşündüğünü belirten Sinclavi, "İnsanlar belki şu anda öfkeli ve intikam alma hırsına kapıldı ancak yakında bu hislerin yatışacağını ve insanların farklı düşüneceğini umuyorum." dedi.

Sinclavi, gösteriden beklentilerini şu sözlerle dile getirdi:

"Daha fazla kayıp istemediğini ve artık farklı şeylere odaklanılmasını söyleyen bu küçük topluluk bir hareketin başlangıcı olabilir. Bu talepler birikecek. İnsanın doğası da barışı şiddete tercih eder. Şu anda yaşananlar çılgınca. Er ya da geç daha fazla mantık devreye girecek."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri