TBMM (AA) - BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, idamla ilgili tekliflerini Meclise getireceklerini ve dört siyasi parti grubundan destek isteyeceklerini belirterek, "Destek verirlerse bu referanduma gider, vermezlerse takdir yüce Meclisindir." dedi.
Destici, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, idam cezasının yeniden hukuk sisteminde yer almasına ilişkin açıklamasının, temsil ettiği insanların duygularına olan duyarlılığından kaynaklandığını ifade etti.
İdam cezasına ilişkin söylediklerinin, acımasızca bir intikam alma duygusunu kapsamadığını dile getiren Destici, "Konuya ilişkin genel eleştiriler, masum insanların idam edilebileceği yönündedir. Ancak unutmayalım bu hatalı kararlar, sadece masumlara hüküm vermek şeklinde değil, gerçek bir suçluyu beraat ettirme şeklinde de gerçekleşebilmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Suç işlemek amacındaki kişilerin kendini gizlemek için her türlü tedbiri aldığına işaret eden Destici, şöyle konuştu:
"İnsani tasarruflarda mutlak doğru kararlardan bahsetmek imkansızdır. Üstelik kamuoyunda, idam konusundaki görüşler, idamın insani bir ceza olmadığı ve geri dönülemez sonuçlar doğurduğu üzerine odaklanmıştır. Oysa idam cezasının alternatifi olarak düşünülen ağırlaştırılmış müebbet ve kastrasyon daha mı insani cezalardır? Suçluyu ölene kadar 5 metrekarelik bir odaya tıkmak ya da hadım etmek daha mı insanidir? Üstelik bu cezaların da geri dönüşü yoktur. Unutulmamalıdır ki bizim idam cezası ile ilgili teklifimiz somut biçimde sübut etmiş küçük yaşta çocuklarımızı, kızlarımızı, kadınlarımızı kaçırarak tecavüz edip öldüren cani sapıklar ile bizzat kurşunu sıkıp, bombayı patlatıp güvenlik güçlerimizi, masum insanlarımızı, kundaktaki bebeklerimizi katleden katil teröristleri kapsamaktadır."
Destici, TBMM Genel Kurulunda 400 sayısı bulunsa bile düzenlemenin referanduma gitmesini istediklerini belirterek, "Hatta referandumda baraj yüzde 50 değil yüzde 70 olsun. Bakalım geçiyor mu geçmiyor mu? Bizler millet adına siyaset yapıyoruz. Başka konularda 'millet' diyeceksiniz ama konu idam olunca 'Batı, AB' diyeceksiniz. Bu olmaz." ifadelerini kullandı.
-"Cumhurbaşkanıyla yüzde yüz aynı düşünüyorum"
Gazetecilerin, idamla ilgili açıklamalarına "AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı'nın tepki gösterdiğinin" belirtilmesi ve CHP'den de gelen açıklamaların anımsatılması üzerine, Destici, şunları kaydetti:
"Beni, kişilerin talepleri veya görüşleri birinci derecede ilgilendirmiyor. Beni, milletimin talepleri, görüşleri ilgilendiriyor. Yani Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle 'Hans ne der, George ne der beni ilgilendirmiyor'. Sayın Cumhurbaşkanı'yla yüzde yüz aynı düşünüyorum.
Ben aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin gereğini yerine getiriyorum. Bu sistem, milletin isteklerinin milletin Meclisine taşınması konusunda güçlü parlamento bileşeniyle bizi görevlendirmiştir. Bizden, milletin isteklerine kulaklarımızı tıkamamızı mı talep ediyorlar? Biz millet adına siyaset yapıyoruz.
Bu konuda bizim esas aldığımız gerçek, rakamlar değil milletin talepleri. Bazı partilerimiz rakamlara çok boğulduğu için onun sözcüleri de rakamlar üzerinden bize cevap veriyor. Onlar önce kendi içlerindeki rakam meselesini halletsinler. Daha sonra bizim rakam meselesini kendilerine izah ederiz.
Teklifimizin kabul edilip edilmemesi Meclisin takdiridir. Ben de biliyorum Anayasa değişiklik teklifinin kaç imzayla verileceğini. Bizim izleyeceğimiz yol haritası şudur: Şu an hazırlanmakta olan idamla ilgili kanun teklifimizi Meclise getireceğiz, dört siyasi partinin gruplarıyla bunu paylaşacağız ve destek, imza isteyeceğiz. Verirlerse bu referanduma gider, vermezlerse takdir yüce Meclisindir. Biz elimizden geleni yapacağız."
-"Yargımıza güvenelim"
Mustafa Destici, bir soru üzerine, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile yaptığı görüşmede idam konusunun gündeme gelmediğini söyleyerek, ABD ile yaşanan süreç ve bazı dış politika konularını görüştüklerini aktardı. Destici, "Benim aldığım izlenim, gördüğüm hava ABD ile bu krizin kısa sürede çözüleceği yönündedir. Daha önce yaşanan vize krizi kadar uzun sürmeyecektir." dedi.
Türkiye'nin yaşanan süreçte sonuna kadar haklı olduğunu vurgulayan Destici, "Hangi bedel ödenecekse ödenir ama bağımsızlığımızdan, Türk milletinin onurundan taviz verilemez. ABD, öyle birtakım yaptırımlar uygulayarak birtakım kararları dikte ettireceğini aklından çıkarsın." diye konuştu.
Bir gazetecinin "Öcalan ya da benzer şekilde hükümlülerin durumu ne olacak?" sorusu üzerine Destici, "Eskiye dönük suçlarla ilgili verilmiş hükümler eski düzenlemelere göredir. Ancak, mesela Öcalan üzerinden gidersek, hala terör örgütüyle ilintisi devam ediyor, hala terör örgütünün elebaşısı ve hala talimat veriyor. Bunlar somut delillerle ispat edildiğinde bu eylemlerin talimatçısı olarak elbette ki yargılanır ve idam cezası gelirse idam edilir. Bunun önünde engel yok. PKK ile ilişkisini devam ettirdiği sürece bundan kurtulması mümkün değil. O ya da onun benzeri terör örgütüyle iltisakı devam edenler için aynı şeyi söylüyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Bu konuya ilişkin gerekirse Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşebileceğini, ancak şu anda bu konuyla ilgili alınmış bir karar olmadığını vurgulayan Destici, "Yargımıza güvenelim. Ben Türk yargısının özgür, özgün ve şüphe getirmeyecek şekilde kaliteli olduğuna inanıyorum." dedi.
Destici, dolar kurundaki artış ile ilgili soruya da "Kendi ayaklarımız üzerinde duracak bir ekonomik sistemi süratle inşa etmek gerekiyor. Bunun için iki temel nokta, üretim ve tasarruftur." karşılığını verdi.