ANTALYA (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, zor bir coğrafyada bulunan Türkiye'nin son 3-4 ayda güney sınırındaki komşularının birkaç kez değiştiğini buna rağmen iradesini hiç değiştirmediğini söyledi.
Soylu, Antalya'nın Belek Turizm Merkezi'ndeki bir otelde bakanlığınca düzenlenen "E-belediye Bilgi Sistemi Eğitimi" programındaki konuşmasında eğitim, denetim ve farkındalık üretmenin bu yıl ağırlık verdikleri başlıklar olduğunu bildirdi.
Bugün ortaya koydukları süreçlerin, e-belediye de dahil olmak üzere, 10 yıl sonra güncellenmemesi durumunda sistemin kendi kendini yönetemez hale geleceğine işaret eden Soylu, "Kamunun özel sektörle pratiklik, yalınlaştırma, bürokrasinin ortadan kaldırılması, vatandaşa hizmet verimliliği ve kalitesi anlamında at başı gitmesi gerekiyor. Bunu sadece nicelik bakımından değil nitelik bakımından yapmaya gayret gösteriyoruz." dedi.
Bu sebeple hem güvenlik birimlerinde hem de kaymakamlık ve diğer sivil birimlerde mesleğe girerken alınan eğitimin yanı sıra hizmet içi eğitime de ağırlık verdiklerini vurgulayan Soylu, sadece bu yıl bakanlıklarının hizmet içi eğitim programlarında 338 bin katılım sayısına ulaştıklarını aktardı.
Soylu, "Aile içi ve kadına şiddet konusunda, 2020'de güvenlik personellerimizin 270 binine eğitim vereceğiz. Geri kalan 270 bin personeli de ertesi yıl eğitime alacağız." diye konuştu.
- "Rol model ülke olma yolunda hızlı adımlar atıyoruz"
Türkiye'nin terörle çok ciddi bir mücadelesinin ve tecrübesinin söz konusu olduğuna değinen Soylu, önemli bir kısmı Avrupa'da bulunan yüzün üzerindeki ülkeye Türk polis, jandarma ve sahil güvenliğinin eğitim verdiğini aktardı.
Soylu asayişten terörle mücadeleye, siber güvenlikten uyuşturucuyla mücadeleye kadar dünyanın birçok ülkesine eğitim veren Türkiye'nin örnek ve rol model ülke olma konusunda hızlı adımlar attığını anlattı.
2002-2013 arası dönemin Türkiye'nin toparlanma dönemi olduğunu belirten Soylu, şunları ifade etti:
"O dönemde ürettiklerimiz eksik taraflarımızı kapatmaya yönelikti. Havalimanlarımız, yollarımız, hastanelerimiz, ekonomik istikrarımız, siyasal istikrarımız, aslında dünya standartlarında olması gereken yerde değildi ve biz bu eksiklerimizi tamamladık. Sonraki dönemde ise dikkat ederseniz Türkiye, dünya çapında bir iddiaya sahip oldu. Dünyanın en büyük havalimanından tutun, dünyada şu anda herkesin önümüzdeki yıllarda çok daha fazla parmak ısıracağı şehir hastanelerine, küresel göç yönetiminden, küresel terörle topyekün mücadeleye, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Modeline geçişten tutun, güney sınırımızın hemen altında gerçekleştirdiğimiz üç büyük sınır operasyona kadar Türkiye'nin bugün içeride ve dışarıda attığı her adım, küresel ölçekte etkisi olan, küresel ölçekte iddialı, dikkat çeken, geleceğe dair bir vizyon ortaya koyan ve telkinlere değil tamamen kendi içimizde ürettiğimiz bir akla dayanmaktadır. Bu hem bir iddiadır hem de kendimize ait bir tercihtir. Ama bir yönüyle de 21. yüzyılın bizi zorladığı bir haldir."
- "Türkiye, İskandinavya topraklarında değil"
Soylu, dünyanın SSCB'nin dağılması ve Berlin duvarının yıkılmasıyla soğuk savaş döneminden çıktığını ve bütün ülkelerin dünyayı yönetecek ülke olarak ABD'yi gördüğünü dile getirdi.
Dünyanın bambaşka bir anlayışa doğru gittiğine dikkati çeken Soylu, şöyle devam etti:
"Kimse kusura bakmasın Türkiye, İskandinavya topraklarında değil. Problemler, çatışmalar ve güç savaşları bu bölgede yaşanıyor. Tarih boyunca da böyle olmuş. Son 3-4 ayda güney sınırımızdaki komşularımız birkaç defa değişti. Türkiye burada ortaya koyduğu felsefeyi, projeksiyonu, iddiayı hiç sarsılmaz bir iradeyle savundu. Komşularımız değişti ama irademiz hiç değişmedi. Hiçbir şekilde bu coğrafyada gözümüzü kapatma ya da ilgilenmeme lüksümüz yok. 'Benimle ilgili değil' deme lüksümüz yok. Orta Doğu, Asya ve Afrika kaynaklı göç hareketi hem hedef hem de geçiş olarak bize yöneliyor. Küresel terör örgütleri ve bunların destekçileri olan ülkeler dolaylı yoldan sizi hedef alıyorlarsa, yanı başınızda haritaları değiştirmek ve bir terör örgütüne alan açmak istiyorlarsa elbette ki sizin hedeflerinizin, politikalarınızın, ürettiğiniz işlerin de dünya ölçeğinde işler olması şart."
- E-belediye Bilgi Sistemi
Soylu, "E-belediye Bilgi Sistemi" projesinde üretilen tüm verilerin sahibinin belediyenin kendisi olduğunu, bilgilerin tamamına sistem üzerinde ulaşılabildiğini belirtti.
Belediyeler dışında herhangi birinin bu verilere ulaşma imkanın bulunmadığının altını çizen Soylu, "E-Belediye Bilgi Sistemi tamamen ücretsiz. Sistemdeki belediyeler herhangi bir ödeme yapmayacak. Ödeme yapmayacakları gibi sistem donanımı, yazılımlar, lisanslar ve bunların idamesi için yaptıkları harcamalardan kurtulacaklar. Yıllık 3 milyarlık tasarruf tespitimiz, bu verilerden yola çıkılarak oluşturulmuş gerçek bir rakamdır." diye konuştu.