ANKARA (AA) - Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Türkiye'de terörle mücadelenin taşıyıcı kolonlarından birinin "yargı" olduğunu belirterek, "Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla o gece ve devamında halkımızın meydanlardaki nöbetini, onlar adliyede sürdürdüler. Bu nöbet bugün halen devam etmektedir. Soruşturmalar önemli ölçüde tamamlanmış, başta darbe girişimi olmak üzere örgütle ilgili yargılamalarda önemli bir mesafe alınmıştır." dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde Hakim ve Cumhuriyet Savcıları Kura Töreni'nde konuşan Gül, 24 Aralık 2016 tarihinde yapılan yazılı yarışma sınavını başarıyla geçen bin 236 adayın staj maratonunu tamamlayarak, bugün mesleğe adım atmanın heyecanını yaşadığını söyledi.
Bu heyecanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile paylaşmaktan büyük bir onur ve mutluluk duyduklarını dile getiren Gül, teşrifleri için Erdoğan'a şükranlarını sundu.
Büyük Çanakkale Zaferi'nin 103'üncü yıl dönümünde Mehmetçik'in, güvenlik güçlerinin Afrin'de elde ettiği başarıdan ötürü büyük sevinç ve gurur duyduklarını ifade eden Gül, Türkiye'nin varlığına yönelen terör tehdidini durdurmak için uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa hakkına dayanarak başarılı bir operasyon icra ettiğinin altını çizdi. Gül, "Dün Çanakkale'de, 15 Temmuz'da yurdumuzun dört bir yanında, bugün Afrin'de, kanıyla, canıyla bu toprakları vatan kılan kahramanlarımızı, şehitlerimizi, gazilerimizi bu vesileyle bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum." diye konuştu.
"Türkiye'nin teröre karşı haklı, hukuki ve meşru mücadelesinin bütün neferlerine ve elbette Başkomutan sıfatıyla bu mücadeleye mührünü vuran Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz ediyorum." diyen Gül, Türkiye'nin terörle mücadelesinin hem hayati, hem de çok boyutlu olduğunu ve PKK-YPG, FETÖ ve DEAŞ başta olmak üzere pek çok terör örgütüyle eşzamanlı mücadelesinin devam ettiğini söyledi.
Bu kararlı mücadelenin taşıyıcı kolonlarından birinin de "yargı" olduğuna dikkati çeken Gül, şunları kaydetti:
"Özellikle 15 Temmuz hain kalkışmasının bastırılmasında, aziz milletimiz, kahraman polislerimiz ve vatansever askerlerimizle birlikte yargı mensuplarımız önemli bir rol oynadılar.
Darbe girişiminin erken saatlerinden itibaren hızla ve cesaretle harekete geçen savcılarımız ve hakimlerimiz, kararlarıyla bu hain ihanet girişimine 'dur' dediler. Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla o gece ve devamında halkımızın meydanlardaki nöbetini, onlar adliyede sürdürdüler. Bu nöbet bugün halen devam etmektedir. Soruşturmalar önemli ölçüde tamamlanmış, başta darbe girişimi olmak üzere örgütle ilgili yargılamalarda önemli bir mesafe alınmıştır."
-"Yetkiyi, millet adına kullanamayanlar, perdeyi hüsranla kapattı"
Adalet Bakanı Gül, hakim ve savcı adaylarına seslenerek, bugüne kadar adalet idealine avukat sıfatıyla omuz verdiklerini belirterek, bugünden sonra kürsünün öbür tarafına geçeceklerini ve aynı idealle hakim veya cumhuriyet savcısı olarak hizmet edeceklerini aktardı.
Adalet hizmetlerine daha önce savunma perspektifinden bakabilmiş olmanın oldukça önemli olduğunun altını çizen Gül, sözlerine şöyle devam etti:
"Adalet beklemenin ne anlama geldiğini kavramada, kuşkusuz bu çok değerli bir tecrübedir. Eskimeyen bir söz var, bilirsiniz, 'Mahkeme kadıya mülk değildir.' Hangi görev ve sıfatı üstlenirsek üstlenelim, aslolan millete hizmettir. Bu yüzden milletin hakimi değil, hadimi olmak gerekir. Kanunla verilen hiçbir görev, tanınan hiçbir yetki, millete tepeden bakmanın gerekçesi değildir. Sizden bir tek ama adalet gibi büyük bir beklentimiz var. Bunun için aklın, hukukun ve evrensel değerlerin peşinden asla ayrılmamak gerekiyor.
Milletten aldığı yetkiyi, millet adına kullanamayanlar, sonuçta perdeyi hüsranla kapattı. Örgüt bağlılığını, hukuk ve vicdana bağlılık yerine ikame edenler, bunun bedelini ağır ödedi ve ödemeye de devam edecektir. Türk yargısının bu tecrübesi, ibret verici büyük bir ders olarak okunmalı, daima hatırda tutulmalıdır."
Mecelle'nin unutulmaz hükmünün, ideal bir hakimin eskimez bir tarifini verdiğini anımsatan Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hakim, hakim, fehim, müstakim ve emin, mekin, metin olmalıdır. Hakim, hakimdir; yani hikmet sahibidir. Fehimdir, yani feraseti açıktır. Müstakimdir, yani dosdoğru bir istikamet sahibidir. Emindir, yani korku ve endişeden uzaktır. Mekindir, yani sakin ve temkinlidir. Ve nihayet metindir, yani sağlam ve metanet sahibidir. İşte bu vasıflarla temayüz etmiş yargı mensubunun vicdanı, adaletin dünyadaki tecelligahı olacaktır. Adalet arayanlar, bu vicdana sığınacak, kötülükten kaçan iyilik bu vicdana iltica edecektir. Adaletle hayat bulmanız ve adalete hayat vermeniz temennisiyle, bir kez daha sizleri tebrik ediyor, yolunuz ve bahtınız açık olsun diyorum."
- "İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın' sözünü rehber edindik"
Gül, bugün mesleğe adım atma heyecanında olan adayların, meslekte onlardan önce gelenlere nispetle, adalet için girdikleri bu yarışa daha avantajlı bir noktadan başladığına kuşku olmadığı değerlendirmesinde bulundu.
"Liderliğiniz altındaki AK Parti hükümetleri, ülkemizdeki yargı sisteminin imkan ve şartlarını bugün bambaşka bir noktaya taşımıştır. Hükümet konaklarının güneş görmeyen katlarına sıkışmış, fiziki imkanları yetersiz adliyeler büyük ölçüde maziye karışmıştır." diyen Gül, nicelik ve nitelik olarak yetersiz personelle, kırık dökük daktilolarla iş görülmeye çalışılan dönemlerin geride kaldığını belirtti.
Gül, bugün gelinen noktada önemli bir aşama katedildiğini vurgulayarak, yargı mensuplarının sayısının arttığını, özlük hakları ve çalışma şartlarının geliştirildiğini söyledi. Gül, "Yargıya ayak bağı olan, adil ve etkin işleyişini engelleyen yapısal sorunlar çözülmüş, ihtiyaç ve beklentiler önemli ölçüde karşılanmıştır." dedi.
Adaletin insan için olduğunu ve elbette insanla kaim oluğunun altını çizen Gül, şöyle devam etti:
"Biz, bunun için insanı merkeze alan politikalarla, adalet hizmetlerini geliştirme idealinin peşinde olduk. 'İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın' sözünü rehber edindik. Bu idealin peşinden koşmaya bundan sonra da devam edeceğiz. Bu amaçla ve 'sürekli eğitim' perspektifiyle yargı mensuplarımızın mesleki açıdan kendilerini geliştirmelerinin imkanlarını oluşturmaya devam edeceğiz.
Bugün kura çekerek mesleğe ilk adımlarını atacak arkadaşlarımız, yargı teşkilatımıza yeni bir kan, taze bir heyecan katacaklardır. Adli ve idari yargı teşkilatlarımız, yeni göreve başlayan bu arkadaşlarımızla daha da güçlenecektir.
Tüm yargı mensuplarımıza görevlerinde başarılar diliyor, kura törenimizi himayeleri için zatı alilerine, katılımları için de değerli misafirlerimize şükranlarımı, saygı ve sevgilerimi sunuyorum."