MEHMET CAN TOPTAŞ - Zincir marketlere belirlenen kriterler altında glütensiz ürün bulundurma yükümlülüğünün getirilmesinin bir yandan glütenli gıdalara intoleransı olanları rahatlatması diğer yandan bu alana yönelik sektörü de büyütmesi bekleniyor.
AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, glüten intoleransı dolayısıyla tıbbi beslenme tedavisine gereksinim duyanların bu ürünlere erişimini kolaylaştırmak amacıyla atılan adımlara zincir marketlere getirilen yükümlülükler eklendi.
Ticaret Bakanlığı tarafından çıkarılan "Glütensiz Gıda Ürünü Satış Yükümlülüğü Getirilmesine İlişkin Tebliğ" kapsamında, gıda perakende sektöründe hızlı tüketim mallarının satışını yapan ve şube sayısı 200'den fazla olan zincir mağazalar, 250 metrekareden fazla satış alanına sahip şubelerinde glütensiz olmak üzere un, tatlı ve tuzlu atıştırmalığı satışa hazır bulundurmakla yükümlü kılındı. Söz konusu mağazalar, 400 metrekareden fazla satış alanına sahip şubelerinde de glütensiz olmak üzere ekmek, un, makarna, tatlı ve tuzlu atıştırmalığı, süreklilik arz edecek şekilde ve talebi karşılayacak miktarda satışa hazır bulunduracak.
Yılın ikinci yarısından itibaren yürürlüğe girecek düzenleme için zincir marketler de uygulamaya odaklandı. Perakendeciler gerekli ürünleri sağlamak ve çeşitlendirmek amacıyla hazırlıklara yönelirken atılacak adımların sektörü de büyütmesi öngörülüyor. Glüten intoleransı bulunanlar ve ilgili sivil toplum kuruluşları da süreci dikkatle takip ediyor.
- Market reyonlarında glütensiz ürünler artıyor
Ankara Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Perakendeciler Derneği (PERDER) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Recai Kesimal, düzenlemenin çok doğru ve yerinde bir karar olduğunu belirterek, çölyak hastalığının ülkede ciddi boyutlara ulaştığını söyledi.
Kesimal, insanların glütensiz ürünlere çok ciddi talepleri olduğunu, marketlerin de önemli bir bölümünü glütensiz ürünlere ayırmaya başladıklarını ifade ederek, bu ürünlerin satışının yapıldığı reyonların sayısının hızla arttığını bildirdi. Kendilerinin de bu konuda ciddi adımlar attıklarını, reyonlarını bu yönde geliştirdiklerini vurgulayan Kesimal, "Doğru beslenmenin bir ölçüsü olarak da değerlendirilen glütensiz ürünleri, sağlığını düşünen insanlar da tüketiyor. Özellikle organik ve glütensiz her ürünü insanlara ulaştırmaya yönelik gayretli bir çaba içindeyiz. Son zamanlarda sağlıklı insanların da tükettiği bu ürünlere ilgi artarak devam ediyor." dedi.
Ürünlerin bulunduğu reyonların marketlerde kapladığı alanın kısa zamanda arttığını, bunun cirolara da yansıdığını dile getiren Kesimal, "Tüketim ve satış konusunda da yüzde 10'luk bir orana geldik." diye konuştu.
Yeni talepler ve yeni ürünlerle beraber glütensiz ürün kullanımının daha da artacağına dikkati çeken Kesimal, şöyle konuştu:
"Bu ürünler tüketildikçe yenileri piyasaya arz edilmeye başlandı. Bunları raflarımızda doğru fiyatlarla vatandaşlara ulaştırmaya gayret ediyoruz. Bir sirke veya makarna ile çocukların en çok arzu ettiği ürünler arasında olan cipsleri burada rahat bir şekilde bulabilirsiniz."
- "Ayrıntılı AR-GE çalışmaları en büyük dileğimiz"
Ankara Çölyak Derneği Başkanı Şebnem Ercebeci Çınar da Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğin uygulanmasının takipçisi olacaklarını söyledi.
Türkiye'nin her ilinde ve ilçesinde market reyonlarında glütensiz ürün bulundurulmasının zorunluluk haline getirilmesi gerektiğini vurgulayan Çınar, "Hakkari'deki veya Kars'taki bir çölyaklı glütensiz ürünlere marketlerde ulaşabilecek mi, uygulamada nasıl olacak, bekleyip göreceğiz." ifadelerini kullandı.
Çınar, yeni düzenleme konusunda her marketin bilgilendirilmesi ve kontrol mekanizmasının çok iyi yerine getirilmesi gerektiğini anlattı.
Çölyaklılar için daha ayrıntılı bir tebliğin yayımlanmasını beklediklerini vurgulayan Çınar, "Özellikle etiket konusu bizler için çok önemli. Ürünün glütenli olup olmadığını sorgulayıp birebir firmalarla iletişime geçmek yerine, her firmanın internet sayfalarında glütensiz ürünleri analiz raporlarıyla yayımlamalarını ve etiketlerinde yer vermelerini bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Çınar, derneklerinin Ankara'da glütensiz mekanların ve ürünlerin çoğaltılmasıyla ilgili çalışmalar yaptığını belirterek, şunları kaydetti:
"Çölyak, sosyal bir hastalık ve yeme içme kültürü ile ilgili bir durum olduğu için yaşam tarzımızı etkilemektedir. Yeme içme firmalarının her birinin özel bir eğitimle glütensiz diyeti tanıtmalarını ve elemanlarını bilgilendirmelerini bekliyoruz. Ayrıca kreşten üniversiteye iş yeri yemekhanelerine kadar her yerde glütensiz hizmet verilmesi Türkiye'de 75 kişide birinin çölyak olduğu düşünülürse bunun için ayrıntılı AR-GE çalışmalarının yapılması en büyük dileğimiz."