CİHAN DEMİRCİ - Edirne'de 33 yıl önce kurulan ve her yaştan üyesi bulunan Rumeli Edirne Kültür ve Folklor Derneği halk oyunları ekibi, çalışmalarıyla çevresindekilerin takdirini topluyor.
Veteran, büyük, genç, yıldız ve minik kategorisinde 130 gönüllü, her yörenin halk oyununu hazırladıkları koreografilerle sahneye koyuyor.
Dernek bünyesinde halk oyunları öğrenmek isteyenlere eğitimler de veren gönüllüler, yaptıkları çalışmalarla göz dolduruyor.
Rumeli Edirne Kültür ve Folklor Derneği Başkanı Ahmet Dörtler, AA muhabirine, 33 yıl önce kuruldukları derneklerinde ilk günkü heyecanla halk oyunlarına devam ettiklerini söyledi.
Gönüllülerden oluşan dernek üyelerinin ailece halk oyunları oynadığını anlatan Dörtler, "Bizim parolamız bu. 7'den 70'e kim varsa ailece oynuyoruz. Aynı zamanda halk oyunları üzerine çocuklarımıza eğitimler veriyoruz. Kendi kültürümüzü yaşatmaya çalışıyoruz. Bunu proje olarak başlatmıştık ama geldiğimiz noktada anne, baba, çocuk, dede, torun hep birlikte oynuyoruz." dedi.
Dörtler, derneklerinde kocaman bir aile olduklarını ve halk oyunlarını uzun yıllar devam ettirmeyi hedeflediklerini vurguladı.
Halk oyunları gruplarının emekli, avukat, öğretim görevlisi, doktor, mali müşavir, memur, öğretmen ve öğrencilerden oluştuğunu anlatan Dörtler, yurt içi ve yurt dışında festival, yarışma ve etkinliklerde sahne aldıklarını belirtti.
Dörtler, eşi, oğlu ve kızıyla birlikte halk oyunları oynadığını anlattı.
Dörtler'in oğlu, güvenlik görevlisi Alper Dörtler, babası sayesinde çok küçük yaşlarda tanıştığı halk oyunlarını devam ettirdiğini söyledi.
- Karı koca aynı sahneyi paylaşıyor
Karı koca emekli olan Arif ve İlknur Ardaboyu da yıllardır aynı sahneyi paylaşıyor.
Arif Ardaboyu da adeta aşık oldukları halk oyunlarına ailece gönül verdiklerini anlattı.
Türk kültüründe yer alan halk oyunlarını yaşatmayı amaçladıklarını ve bu oyunları yurt dışında tanıtmanın gurur verici olduğunu aktaran Ardaboyu, "Uzun yıllar halk oyunlarının içerisindeyiz ve bunu yapmayı bir görev gibi görüyoruz. Severek oynuyoruz." ifadelerini kullandı.
İlknur Ardaboyu ise eşi sayesinde halk oyunlarına başladığını belirtti. Eşini yıllarca sahnede izlediğini anlatan Ardaboyu, 2 yıldır da eşiyle aynı sahneyi paylaşmaktan mutluluk duyduğunu vurguladı.
Emekli Osman Adada ise eşi, kızı ve torunu ile aynı sahneyi paylaştığını belirtti.
Adada, 11 yaşında tanıştığı halk oyunlarını 50 yıldır aşkla sürdürdüğünü ifade etti.
Kızının ardından torununun da halk oyunlarına gönül verdiğini belirten Adada, şunları kaydetti:
"Düğünümüzde oynamamış olan eşim halk oyunlarına benimle beraber başladı. Bu aşkı nasıl anlatsam bilemiyorum. 50 senemizi verdik halk oyunlarına. Bütün amacımız halk oyunlarını yaşatmak. Bu işe başladığımızdan beri gitmediğimiz ülke kalmadı. Türk kültürünü ve oyunlarını tanıtmaya devam ediyoruz. 1982 yılında İtalya'da düzenlenen bir yarışmada Avrupa birincisi olmuştuk. O ekip veteran grubu olarak halen oynuyor."
Adada'nın torunu Bartu Kıyak da dedesi sayesinde halk oyunlarıyla tanıştığını ve severek oynadığını söyledi.
İlkokul öğrencileri Öykü Eliz, Serra Sargun, Miray Bağcı ve Melisa Fırat ise ustalarla aynı sahneyi paylaşmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, uzun yıllar halk oyunlarına devam edeceklerini belirttiler.