ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Geçmişte yaşananlar çok önemli bir ders. 31 Mart'tan sonra benzer şeyler yaşanırsa işi anında yargıya götürür, kayyumlar için yolu açarız." dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kanal 24 ve TV 360 ortak yayınına katılarak gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "beka sorunuyla" ilgili sözleri hatırlatılarak "Böyle bir sorunun olmadığını, YPG bize saldırmaz cümlesiyle ifade eden bir partinin genel başkanı... Bunu söylediği gün ya da ertesi sabah taciz atışlarının olduğunu biliyoruz. Bunu bir amaç için mi, yoksa belirli bir oyu konsolide etmek için mi söyledi? Yoksa bir yerlere sinyal verdiğini mi düşünüyorsunuz?" sorusu üzerine Erdoğan, Türkiye'nin aslında en önemli sorununun beka sorunu ile muhalefet sorunu olduğunu söyledi.
Erdoğan, Türkiye'nin bir muhalefet sorunu yaşadığını dile getirerek "Şu anda bakın kendi kendiyle çelişki içinde olan bir ana muhalefetin başı var. Ülkemizde ve bölgemizde yaşanan hadiseler 31 Mart seçimlerini artık sıradan bir seçim olmaktan çıkarıyor. Şimdi YPG/PYD'yi kalkıp da bu beka sorununun bir tarafı, bir ucu olmaktan eğer göremiyorsa bir ana muhalefetin başı, bu ülkede beka sorunu nedir, bunu tanımlamaktan da uzaktır. 100'ün üstünde benim vatandaşım, askerim sınır boylarında şehit olacak sen bunu beka sorunu olmaktan çıkaracaksın." diye konuştu.
Irak'tan bu bölgeye, YPG/PYD'ye 23 bin tır kamyon silah, mühimmat, araç gereç geldiğine işaret eden Erdoğan, bu terör örgütlerinin PKK'nın yan kolları olduğunu, bu silah, mühimmat ve araç gerecin Türkiye'ye karşı kullanıldığını kaydetti. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim eğer bir Cerablus, bir Afrin operasyonumuz olduysa bunun sebebi o açılan terör koridorunu yani beka sorununu ortadan kaldırmak için biz ne yaptık, yarma harekatı yapıp Zeytin Dalı operasyonuyla bir defa o işi yok etme yoluna gittik. Kobani olayı bunun bir tanesidir. Biz Kobani'de bile oradaki Kürt kardeşlerimizi Türkiye'de kabullendik ve Türkiye'de onlara hala ev sahipliği yapıyoruz. Bütün bu gerçekler ortadayken hala YPG'yi bir defa bir terör örgütü olmaktan dışlıyor. Yani YPG terör örgütü değil diye ifade ediyor Bay Kemal. Bay Kemal'e sorarsanız PKK da zaten terör örgütü değil. Her ne kadar AB terör örgütü olarak kabul ettiyse de Bay Kemal bunu hala anlamadı. Yani YPG demek, PKK demektir. Halkımız bunu artık biliyor. Amerikalı senatörlere bile anlattık, anlattık sonunda anladılar. Nitekim ziyaretime gelen yine ABD'li önemli bir senatör, kendisine ekranda bunları anlattım, videodan anlattım, gösterdim ve görünce dedi ki 'haklısınız, bunlar terör örgütü' dedi. Bütün bu gerçekler ortadayken hala Kandil'den şu andaki ittifaka her türlü destek verilirken sen kalkıp da bunu anlamıyorsan biz sana ne diyelim. İşte bu terör örgütünün saldırılarında yüzlerce vatandaşımızın hayatını kaybettiğini görmezden geliyor."
"Geçmişe gittiğimiz zaman PKK tarafından öldürülen binlerce vatandaşımız var. Bunları neyle izah edeceksin?" diye soran Erdoğan, "Bunları bile görmezden geliyorsun. Bunun için de şu anda bakın CHP, İYİ Parti bunlar Güneydoğu'da, Doğu'da doğru dürüst bir miting dahi yapamıyorlar ve oralardan da zaten aday filan da göstermiyorlar. Oluşturdukları ittifak var ya bu ittifaklarla oraları zaten tamamıyla şu anda terör örgütünün desteklediği HDP'ye teslim etmiş vaziyetteler. Bazı yerlerde de diğerlerine bir şeyler bırakmış vaziyetteler ama bizim için, Cumhur İttifakı için böyle bir şey söz konusu değil. Biz her yerde varız ve Cumhur İttifakı olarak da biz bunu dayanışma içinde sürdürüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
-"Geçmişteki yaşananlar bizim için çok önemli bir ders"
"31 Mart ertesinde, seçim sonrasında eğer ki daha önce yaşanan benzer durumlar kimi belediyelerde yaşanırsa kayyum noktasında tekrar harekete geçer misiniz?" sorusu üzerine Erdoğan, geçmişte yaşananların kendileri için çok önemli bir ders olduğunu ifade etti.
Erdoğan, "Buradan aldığımız nasihatle 31 Mart'tan sonraki süreçte benzer şeyler yaşandığı anda biz bu işi anında yargıya götürür ve anında da kayyumlar için yolu açarız. Çünkü kayyumun ne denli faydalı olduğunu yaşayarak gördük." dedi.
Devletin tüm belediyelere mali destek verdiğine dikkati çeken Erdoğan, "Peki bu aldığı mali desteği ilinde, ilçesinde, beldesinde değil de Kandil'e gönderiyorlarsa bunu Kandil'e gönderenlere veya teröristlere destek olarak verenlere iyi yapıyorsunuz, aynen yolunuza devam edin mi diyeceğiz? Hayır. Hemen bu işi yargıya sevk edeceğiz ve ondan sonra da bu adımları atacağız." diye konuştu.
Kayyumların başarısını görmemenin "bakar kör" olmak anlamına geldiğini ifade eden Erdoğan, Diyarbakır'da dört şeritli yolların bulunduğunu, caddelerin ışıl ışıl olduğunu, gençlerin oturduğu, birbiriyle sohbet ettiği kafeteryaların açıldığını anlattı. Erdoğan, "Öbür tarafta Dicle, orada piknik yapmak için alanlar oluşmuştur. Bir diğer tarafta Kurşunlu Camii inşa edilmiştir. Öbür tarafta meşhur oraların Suriçi denilen bölgeler tamamıyla elden geçirilmiştir. Buralar kentsel dönüşüm değişimle yeniden sahiplerine yapılarak teslim edilmiştir." bilgilerini paylaştı.
Erdoğan, Şırnak, Van, Hakkari'nin de aynı şekilde olduğunu dile getirerek bütün bölgedeki bu değişimin kayyumların gayretiyle gerçekleştiğini anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Buraların aslında sizler tarafından da çekimlerinin yapılarak milletimize gösterilmesi çok çok büyük önem arz ediyor. Çünkü devletin bütün imkanlarını Kandil'in talimatıyla terör için kullanılması bizim kabul edeceğimiz bir şey değildi ve bunu sağ olsun güvenli ellere, kayyumlara teslim ettik ve onunla birlikte de şu andaki Güneydoğu illerini, bazı Doğu illerini de bu yeni yapısıyla kavuşturma imkanını bulduk." değerlendirmesinde bulundu.
- "O ne diyorsa o da onu söylüyor"
HDP'li yöneticilere yönelik sözlerinin muhalefet tarafından seçmene söylenmiş gibi aktarıldığı ifade edilerek, "İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in Denizli mitingine girmeden önce bir söylemi var, 'Cumhurbaşkanı'nın terörist dediği Denizlililer nasılsınız, iyi misiniz? Evine ekmek götürmekten başka derdi olmayan teröristler iyi misiniz, şu kadar milyon oy alan partinin seçmenine, sizlere terörist diyor' diye hitap ediyor. Partinin durumuyla seçmenin durumunu nasıl ayırıyorsunuz?" sorusu üzerine de Erdoğan, "Bir defa bu kadın şirazesinden çıkmış." ifadesini kullandı.
Kısa bir süre önce Denizli'de bulunduğunu, 30 bini aşkın Denizlilinin meydana geldiğini anlatan Erdoğan, şunları söyledi:
"Orada böyle bir ifade kullanıp kullanmadığımı Denizlili kardeşlerim zaten ruberu biliyorlar. Şimdi hani bunlar birbirleriyle ortak oldular ya bir yerinden kapacak. Şimdi zaten Bay Kemal yalancı, bu da ondan yalanı iyi kaptı ve o ne diyorsa o da onu söylüyor. Şimdi Man Adaları diye bir şey tutturdu biliyorsunuz Bay Kemal, dava açtım, aynı şekilde ailem dava açtılar ve bu davaları kazandık. Henüz parayı tahsil etmedik. Şimdi bu paraların ödenmesi için de CHP'li milletvekilleri yardım sandığı kurdular, beşer bin lira her bir milletvekili ödüyor ve oradan bu paraları ödeyecekler. Ben de diyorum ki ben bunu inşallah Mehmetçiği Güçlendirme Vakfına bu parayı tahsil ettiğim anda vereceğim. Bunun onayı gerekiyor, sonra parayı tahsil edeceğiz. Bununla bir yere gelmek istiyorum. Meral Hanım Tayyip Erdoğan'ın ne olduğunu çok iyi bilir. Meral Hanım bir defa istikamet üzere yaşayan birisi değildir. İstikametini birçok kez kaybetmiş birisidir. O da yalancıdır. Bir ara ne yaptı, 'genel başkanlıktan ayrılıyorum' dedi. Sonra ne oldu, geri geldi. Bir defa Meral Hanım, Tayyip Erdoğan halkına terörist diyecek kadar istikametini kaybetmemiştir."
Mitinglerinde de izlettiği HDP'li yöneticilerin terör örgütüne yönelik sözlerini hatırlatan Erdoğan, "Ben soruyorum ey Meral Hanım, Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge var mı? Sen bunu nasıl kabul edersin? Bir taraftan böyle bir şey yok diyeceksin, 'Kürdistan' diyenlerle el ele omuz omuza olacaksın. Peki Erdoğan ne diyor? Türkiye'de Kürdistan yok. Güneydoğu Anadolu var, Doğu Anadolu var, Karadeniz, Akdeniz, Orta Anadolu, Ege, Marmara var. Eğer sen Kürdistan'ı çok seviyorsan Kuzey Irak'ta Kürdistan var, buyur Kürdistan'a git. Benim dediğim bu. Yoksa ben HDP'ye oy verenlere kalkıp da nerede terörist demişim bunu ispat etsinler. İspat ettikleri anda ben ne gerekiyorsa onu yaparım. Böyle bir iftiranın içerisinde ancak onlar bulunur." dedi.
"Genel başkanına söylediğinizi seçmenine teşmil ediyorlar." denilmesi üzerine Erdoğan, "Yaptıkları bu." karşılığını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Kaldı ki mesela bir diğeri de kalkıyor, 'bizim arkamızda YPG var, PYD var, PKK var' diyor. Biz ne diyoruz? 'Bizim arkamızda da halkımız var, Allah'ımız var. Onlar sırtını oraya dayıyor, biz ise sırtımızı halkımıza, Hakk'a dayıyoruz. aramızdaki fark bu. HDP'ye oy veren kardeşlerime bugün de söyledim, sesleniyorum dedim. Bu terör partisine destek vermeyin. Partiyi konuşuyoruz. HDP, Kürt kardeşlerimin derdiyle dertlenen parti değildir. HDP terör örgütü PKK'nın payandasıdır. Nereden yönetiliyor? Kandil'den yönetiliyor. Bütün ekranlara Kandil'deki ismini vermeme gerek yok o kişilerin onların da resimlerini getiriyorum, konuşmalarını aynen koyuyorum. Mesela bir diğeri çıkıyor HDP'nin içinden eğer terörle mücadele 1 Temmuz'a kadar bu yasa kaldırılmazsa savaş çıkar. Bütün bunlar konuşuluyor. Bunları duymazdan mı geleceğiz Meral Hanım? Yoksa biz asla seçmene böyle bir yakıştırmayı hiçbir yerde yapmadık, yapmayız. Kaldı ki Kandil ve Pensilvanya destekli bir zillet ittifakıyla karşı karşıyayız. Kapalı kapılar ardında bunlar kirli pazarlıklar yapmaktadırlar. Nitekim işte bugün Denizli mitingi ikisinin beraber yaptığı bir mitingdir. Burada da maalesef bir yalan makinesi devreye girmiştir."
(Sürecek)