Yazar Cihan Aktaş, 1984'te başladığı edebiyat hayatının 40. yılında okurlarıyla ve sevenleriyle bir araya geldi.
Taksim Camii Kültür Sanat Merkezi'nde gerçekleştirilen etkinlikte, İz Yayıncılık'tan çıkan "Yazarlığının Kırkıncı Yılında Cihan Aktaş'a Kırk Çiçek" kitabının tanıtımı yapıldı. Usta yazara sürpriz olarak hazırlanan ve Aktaş ile ilgili 40 yazının yer aldığı kitabın editörlüğünü Abdullah Harmancı ile Ayşe Olgun üstlendi.
Toplantının ardından AA muhabirine açıklamada bulunan Aktaş, ilk edebi metninin yayımlanışının 40. yılı dolayısıyla İz Yayıncılık tarafından etkinliğin planlandığını belirterek, "Benim için sürprizlerle dolu zengin bir programdı. Konuşmamda, hiçbir zaman tumturaklı bir yazar olmak istemediğimi, sürekli bir öğrenci hissiyatıyla çalıştığımı vurguladım. Yayıncılarımı, genel yayın yönetmenlerimi, editörlerimi şükranla andım." dedi.
- "Bu 40 yıl içinde her zaman severek yazdım"
Aktaş, yazmayı yazarlardan öğrendiğini ve yıldızlarının hep yazar olduğunu aktararak, "Bu 40 yıl içinde her zaman severek yazdım. Hemen her yıl bir, bazen iki kitabım çıktı. Yazarlığımı sürdürebilmemin asıl kaynakları, metinlerimden bir cümleyle ansızın karşıma çıkan sevgili kitap dostlarıdır. Onlara hep borçlu hissediyorum kendimi. Tek çaresi çalışmak olan bir borç bu." değerlendirmesini yaptı.
Programda bir dost meclisi oluştuğunu, katılımcılar arasında 30-35 yıl önce basılmış kitaplarıyla gelenlerin dahi bulunduğunu dile getiren Aktaş, şunları söyledi:
"Elbette yoğun hislerle geçti birkaç saat. 40 yıl önceye, Cağaloğlu'nda, elimde metinlerle edebi kamuda kendime bir yer aradığım günlere döndüm. Günün birinde sevdiğim yazarlar ailesine ucundan kıyısından katılma ümidini taşırdım. Ben bu programdan iki hafta kadar önce haberdar oldum. Oysa aylardır bir hazırlık varmış. Kitapta kızlarım Meryem ve Merve de birer yazıyla yer almış. Programın sonunda katılımcılara, Ayşe Olgun ve Abdullah Harmancı'nın hazırladığı 'Yazarlığının Kırkıncı Yılında Cihan Aktaş'a Kırk Çiçek' başlıklı kitabı imzaladım. Eren Kahraman'a, Ayşe Olgun'a ve Abdullah Harmancı'ya, kitapta yazısı olan dostlarıma binlerce teşekkür."
- "Kırk yazara ulaştık, kırk yazı yazdırdık"
Yazar Abdullah Harmancı, etkinlikte yaptığı konuşmada, Aktaş'ın yazarlığının 40. yılı olduğuna işaret ederek, "Çünkü ilk kitabını 1984 yılında yayınlamıştı. 40 yıl oldu ama kitap sayısı 40'ı da geçti. Biz de Ayşe Olgun'la birlikte bir armağan kitap hazırlamaya karar verdik." diye konuştu.
Aktaş'ın program öncesinde kitaptan haberi olmadığının altını çizen Harmancı, "40 yazara ulaştık, 40 yazı yazdırdık ve sonuç itibarıyla her yıla bir yazı düşüyor. Literatürde 'Armağan Kitap' diye bir kavram var. Cihan Aktaş'a bugün sanatının 40. yılında böyle bir hediye hazırladık. Daha çok okur ve yazarların gözlem ve izlenimlerini içeren, bir nevi anılar kitabı gibi düşünülebilir." ifadesini kullandı.
- "Cihan Aktaş, okuruyla ünsiyet kuran bir yazar"
Yazar Ayşe Olgun ise etkinliğe katılan pek çok kişinin Aktaş'ın önce okuru, sonra arkadaşı olduğunu belirterek, "Onun arkadaşları ve dostları olarak bir aradayız. Çünkü Cihan Aktaş sadece kahramanlarıyla değil, kalbiyle de okuruyla ünsiyet kuran bir yazar." ifadelerine yer verdi.
Editörlüğünü Harmancı ile yaptığı eserin sadece bir hatıra kitabı değil aynı zamanda bir dostluk nişanesi olduğunun altını çizen Olgun, "Tıpkı kitapta yazan 40 ismin dostluk nişanesi gibi. İnanıyorum ki Cihan Aktaş'ın kalemi nasıl bizim her yaşımızla ünsiyet kurduysa, bizden sonraki kuşaklarla da kurmaya devam edecek." dedi.
Kitabın ilk kez okuyucuyla buluştuğu etkinliğe Eren Kahraman, Alim Kahraman, Murat Ayar, Yıldız Ramazanoğlu, Mustafa Çelik, Hüseyin Akın, Betül Nurata, Selvigül Kandoğmuş Şahin, Asım Öz, Suavi Kemal Yazgıç, Abdulhamit Güler, Yunus Emre Özsaray, Ümit Aktaş, Melike Günyüz, Rabia Bulut, Belkıs İbrahimhakkıoğlu, Hakkı Yanık, Mualla Kavuncu ve Hacer Yeğin Güneş'in de aralarında bulunduğu, edebiyat ve sanat dünyasından çok sayıda davetli katıldı.
- Cihan Aktaş kimdir?
Erzincan'ın Refahiye ilçesine bağlı Kalkancı köyünde 1960'ta dünyaya gelen Cihan Aktaş, Beşikdüzü Öğretmen Lisesi ve İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık Yüksek Okulunu bitirdi.
Mimar, gazeteci ve okutman olarak çalışan Aktaş, roman ve öykü kitaplarının yanı sıra kadın meseleleri, mimarlık ve şehircilik, sinema ve siyaset etrafında araştırma ve denemelerden oluşan kitaplar yazmaya başladı.
Gazete ve haber sitelerinde yazılar kaleme alan usta yazar, 1995 ve 2002'de Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) tarafından, 1997'de ise Gençlik Dergisi tarafından ödüle değer bulundu.
Devlet Tiyatrolarının 75. yılında "Romandan Sahneye" projesi kapsamında Konya Devlet Tiyatrosu, Cihan Aktaş'ın "Şair ve Gecekuşu" adlı eserini sahneye taşıdı.
"Kusursuz Piknik" adlı hikaye kitabıyla 2009'da ESKADER tarafından verilen "Yılın Hikaye Kitabı" ödülünü kazanan Aktaş, 2015'te Bursa 15. Edebiyat Günleri Ahmet Hamdi Tanpınar Ödülü'ne, 2016'da "Kızım Olsan Bilirdin" isimli kitabıyla Ömer Seyfettin Hikaye Ödülü ile Necip Fazıl Roman-Hikaye Ödülü’ne, 2017'de ise Bayburt Üniversitesi tarafından Dede Korkut Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü.
Cihan Aktaş "Sömürü Odağında Kadın", "Tanzimat'tan Günümüze Kılık Kıyafet ve İktidar", "Mahremiyetin Tükenişi", "Şark'ın Şiiri-İran Sineması", "Bacı'dan Bayan'a/İslamcı Kadınların Kamusal Alan Tecrübesi", "Şehir Tutulması", "Rüzgarla İyi Geçinmek-Esenler'in Kuruluşu", "Üç İhtilal Çocuğu", "Son Büyülü Günler", "Azizenin Son Günü-Azerbaycan hikayeleri", "Suya Düşen Dantel", "Ağzı Var Dili Yok Şehrazat", "Halama Benzediğim İçin", "Kızım Olsaydın Bilirdin", "Bana Uzun Mektuplar Yaz", "Şirin'in Düğünü", "Şehrazat Balonda", "Kar Gibi Patiskalar", "Şair ve Gecekuşu" ile "Fotoğrafta Ayrı Duran" adlı kitapların da aralarında yer aldığı çok sayıda esere imza attı.