TBMM (AA) - CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, çocuk haklarıyla ile ilgili Mecliste bir ihtisas komisyonu kurulması gerektiğini bildirdi.
Tanrıkulu, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, Birleşmiş Milletler Dünya Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin imzalanmasının 30. yılı olduğunu anımsattı.
Türkiye'nin bu sözleşmeye taraf olduğunu ancak üç maddesine çekince koyduğunu anlatan Tanrıkulu, bu çekincelerin "ifade özgürlüğü hakkı, ana dilde eğitim hakkı, kendi kültürünü yaşama hakkını" düzenleyen maddelere ilişkin olduğunu ifade etti.
Hükümete bu çekinceleri kaldırma çağrısında bulunan Tanrıkulu, bunun için Meclis kararına gerek olmadığını kaydetti.
Tanrıkulu, "Eğitim ortamını, inanç eğitimi ortamını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları doğrultusunda ayrımcılıktan arındıralım." dedi.
Çocuk hakları ile ilgili Mecliste bir ihtisas komisyonu kurulması gerektiğini vurgulayan Tanrıkulu, istismara uğrayan çocuklar, çocuk yaşta gebelik, çocuk işçiler, mülteci çocuklar, cezaevindeki çocuklar, engelli çocuklarla ilgili bazı istatistiki rakamlar verdi.
Tanrıkulu, "Çocukların ifade özgürlüğünün olmadığını biliyoruz. Daha birkaç gün önce Taksim'de açıklama yapmak isteyen 15-16 yaşındaki çocuklara hangi şiddetin uygulandığını Türkiye gördü. Çocuk haklarının ihlal edilmediği, çocukların ayrımcılığa uğramadığı, yoksul biçimde yaşamadığı, eğitim koşullarından yararlandığı bir Türkiye diliyorum." diye konuştu.
- "Açıklama yapılmalı"
Bir gazetecinin "Gazeteci Rahmi Turan, CHP'nin önemli bir isminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştüğü, Erdoğan'ın bu kişiye CHP Genel Başkanı olması konusunda kendisini destekleyebileceğiyle ilgili bir yazı yazdı. Bu kim, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine, şunları söyledi:
"Ben de gazetede okudum. Rahmi Turan, tecrübeli bir gazeteci. Herhalde sağlam bir kaynağa dayanmadan bunu yazmaz. Bu kişinin kim olduğundan öte Sayın Cumhurbaşkanı'nın sözleri vahim. Görüştüğü muhatabına söylediği 'sen niye aday olmuyorsun? Aday ol, seni destekleyelim.' sözleri doğruysa, bu çok vahim bir iddia. Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda açıklama yapmalı. CHP Genel Başkanı'nın kim olacağına kurultay karar verir. Sayın Cumhurbaşkanı'nın CHP Genel Başkanı'nı tayin etme veya o süreci etkileme gibi bir görevi yoktur, siyasi teamüllerde de böyle bir şey olmamıştır. Bunu tersinden okuduğumuzda, Genel Başkanımızın nasıl etkili bir siyaset yaptığı ortaya çıkmaktadır."