TBMM (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, pazar günü yenilenecek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimine ilişkin "Ekrem Bey diyor ki, 'Burada binlerce, yüz binlerce fakir var. İstanbul'da yaşayıp deniz görmeyen yüzlerce, binlerce genç, çocuk ve kadın var. Ben hizmet edeceğim.' diyor. 'Hizmet edemezsin, mazbatanı iptal ederim.' Ettin kardeşim mazbatayı iptal, Allah'ın izniyle bir daha alacağız inşallah." dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Suudi Arabistan'ın Türkiye'ye düşman olduğunu ve Türkiye'yi sevmediğini iddia etti.
İktidarı, "Elalemin kayığına binersen memleketi buraya getirirsin." ifadeleriyle eleştiren Kılıçdaroğlu, iktidara "Suriye'ye girmeyin" tavsiyesinde bulunmak istediklerini ancak kendilerinin görüşlerinin alınmadığını söyledi.
Kılıçdaroğlu, "Suriye yönetiminin birileriyle derdi varsa gitsin hesaplaşsın ama Suriye bizim komşumuz. Oradaki yangın bize sıçrayacak. Apartmanda oturan vatandaşı düşün. Komşuda yangın çıktı, ne yaparsınız? Önce yangını söndürürsünüz. Biz ne yapıyoruz? Suriye'de yangın çıkıyor, suyla değil benzinle gidiyoruz. Silah gönderiyoruz. Suriye'de insanlar ölüyor." diye konuştu.
"Egemen güçlerin maşası olanların, Müslümanı Müslümana kırdırdığını" anlatan Kılıçdaroğlu, "Bu tabloyu ortaya çıkaran kişi, bir numaralı sorumlu, sarayda oturan kibir abidesi." ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, Suriye'de devam eden operasyonların daha fazla Suriyelinin Türkiye'ye göçüne neden olacağını savunarak, "3,5 milyon daha Suriyeli ve büyük kısmı da teröristler, Türkiye'ye gelip ne yapacaklar?" sorusunu yöneltti.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün komşu devletlerle huzur içerisinde olmaya yönelik politikasını anımsatan Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin dış politikasının bu doğrultuda değişmesi gerektiğine dikkati çekti. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Biri diyor ki 'Benim kayığıma bineceksin.', öbürü diyor ki 'Onu boş ver, benim kayığıma bineceksin.' Çünkü senin kayığın, iraden, gücün yok. Darmadağın ettiler seni, memleketi yönetemedin, devlette liyakati kaldırdın, askerleri perişan ettiler, orduyu darmadağın ettin. Orduda pilot kalmadı. Eski pilotları çağırıyor. Kim yaptı bunu? Vicdan sahibi AK Parti'li kardeşime sesleniyorum; 17 yılda Türkiye'yi kim bu hale getirdi? Vicdanına sor bir Allah aşkına sor."
- "İlk 40'ında hiçbir Müslüman ülke yok"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin iktidarları döneminde Müslümanlığı politik bir malzeme olarak kullandığını, insanları böldüğünü ileri sürdü.
Kimin çok kimin daha az Müslüman olduğunu sadece Allah'ın bileceğine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Memlekette yolsuzluk, ahlaksızlık, adaletsizlik, diz boyu. Nelerle uğraşıyoruz?" dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, George Washington Üniversitesinden iki Müslüman bilim insanının her yıl İslam'ın öngördüğü temel kurallara en çok uygun olan devletleri sıraladıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Bu kurallara, 153 ülke arasında en çok kimlerin uyduğuna bakıyorlar. İlk 40'ında hiçbir Müslüman ülke yok. Türkiye 95. sırada, gerilemiş. Hani siz en çok Müslümanlığı savunuyordunuz? Bu yolsuzluk, ahlaksızlık, uyuşturucu batağı, fuhuş, adaletsizlik nedir? Bütün bunlara baktığımızda 95. sıradayız. Şimdi AK Parti'li kardeşlerime sormak zorunda değil miyim? Türkiye'nin yeri 95. sıra mı? Niye birinci, ikinci, üçüncü sırada değil? Şu soru bütün Müslümanların kendisine sorması gereken sorudur: İlk 40'ta niçin hiçbir Müslüman ülke yok? Neden bütün İslam alemindeki üniversite sayısı, Amerika'daki üniversite sayısından daha azdır? Neden İslam dünyasında kan akıyor da diğer yerlerde kan akmıyor? AK Parti'li kardeşlerimin bunu iyi düşünmesi ve sorgulaması lazım. Yarın sandığa gideceksiniz, oy kullanacaksınız."
- "Ekonomiyi saray için öngörüyorlar"
Kılıçdaroğlu, işsizliğin arttığını, 1 milyonun üzerinde üniversite mezunu işsiz bulunduğunu söyledi.
Çocuk sayısı çok ve maddi durumu yetersiz ailelere üzüldüğünü anlatan Kılıçdaroğlu, "Adaleti sadece hakim dağıtmaz. Yönetici de adaletli davranmak zorunda. Birisinin karnı aç ve aç yatıyorsa, karnı tok olanın 'huzur içinde yatayım.' deme hakkı yoktur. Geldiğimiz çok acı bir nokta." diye konuştu.
Kredi kartlarında bazı sektörlere yönelik taksit sayısının uzatıldığını anımsatan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Adam, kredi kartından dolayı icrada, perişan vaziyette. Emin olun bunlar ekonominin e'sini bilmiyor. Bunlara acaba Ekonomiye Giriş dersini yeniden mi versek acaba? Ekonomi, insan içindir, kalkınma, herkesin karnının doyması demektir. Ekonomide herkesin hayat standardını yükseltmesi lazım. Bunu biliyor musun? Onlar, ekonomiyi saray için öngörüyorlar. Sarayda bakıyorlar mutfağa her şey var. Vatandaşın mutfağı? Evladını aç yatıran annelerin acısını bunlar biliyor mu?"
Kılıçdaroğlu, hükümetin ekonomiye yönelik çok sayıda program açıkladığını ancak hiçbirinin başarıya ulaşmadığını ileri sürerek, "Çünkü yanlış yapıyorsunuz. Gömleği yanlış iliklediniz, yapamazsınız, bilmiyorsunuz." dedi.
AK Parti iktidarlarınca 2015 yılından itibaren açıklanan, aralarında "Ekonomik Müjdeler Paketi, Ekonomik Önlemler Paketi, Cazibe Merkezleri Teşvik Sistemi, Birinci 100 Günlük Eylem Planı, Yeni Ekonomi Programı, İkinci 100 Günlük Eylem Planı ile İVME Finansman Paketi"nin de bulunduğu paket ve programları sıralayan Kılıçdaroğlu, "Millet programdan bıktı; ekmek, iş istiyor." ifadesini kullandı.
- "Ne müjdesi kardeşim?"
Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin 15 Mayıs 2019'da döviz işlemleri için vergi uygulamasını hayata geçirdiğini belirterek, "Erdoğan, bir ay sonra, 17 Haziran 2019, sanayicileri topladı, onlara müjde verdi; 'Binde bir kambiyo vergisini kaldırdık.' dedi. Bir ay önce getiren, kaldıran sensin. Niye getirdin, niye kaldırdın? Ne müjdesi kardeşim? Yönetemiyorlar. Ne yaptıkları da belli değil. Gerçekten de Türkiye yönetilmiyor, savruluyor." diye konuştu.
Geçen yıl ve bu yıl Mayıs ayına ilişkin bazı gıda maddelerinin yıllık enflasyon oranlarını aktaran ve işsiz sayısının ise 8,5 milyona yaklaştığının altını çizen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Bundan çıkmanın yolu Türkiye'nin üretmesinden geçer. Üretmesi için de çiftçinin desteklenmesi gerek. Her şeye zam yapacaksın, 'fiyatı düşüreceksin.' Nasıl düşürsün adam? Elektriği, gübresi, suyu, ilacı zamlı, işçi ücretleri de arttı. Bu adama diyorlar ki 'Geçen senenin fiyatından üreteceksin.' O da diyor ki 'ben üretmiyorum o zaman, zarar ediyorum.' Sadece bu yılın ilk 4 ayında buğdaya 679 milyon dolar para ödedik. Yabancı çiftçiyi zengin ediyoruz. İçeride buğday taban fiyatı, tonu 1350 liraydı. Dışardan 1529 liraya getiriyoruz. Çiftçimize daha az, yabancıya daha fazla veriyoruz. Bunların yatacak yeri yok."
- "Bizden genç, dinamik, namuslu, düzgün bir arkadaş var"
Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin, yeni doğandan en yaşlısına kadar tüm nüfusuyla faize çalıştığını öne sürerek, "AK Parti'ye oy verenlerden seçim öncesi verilen vaatleri yerine getirmediği için iktidardan bu seçimde hesap sormasını" istedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Bizden genç, dinamik, namuslu, huzurlu, kimseyi incitmeyen, düzgün bir arkadaş var: Ekrem İmamoğlu. 'Ben düzelteceğim. İstanbul'a çalışacağım, fakirliği yeneceğim.' diyor. 'Ben bilmem ne yapacağım.' Çocuk yatağa aç giriyorsa hiçbir şey yapamazsın. Önce o çocuğun karnını doyuracaksın. Açlık, yoksulluk, fakirlik nedir bilmiyorlar. Unuttular onları. Ekrem Bey diyor ki, 'Burada binlerce, yüz binlerce fakir var. İstanbul'da yaşayıp deniz görmeyen yüzlerce, binlerce genç, çocuk ve kadın var. Ben hizmet edeceğim.' diyor. 'Hizmet edemezsin, mazbatanı iptal ederim...' Ettin kardeşim mazbatayı iptal, Allah'ın izniyle bir daha alacağız inşallah."
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın "ekonomiye yönelik söylemlerini" eleştiren Kılıçdaroğlu, "Acemi doktor gibi, kanı çekilmiş hastaya, 'hastanın tansiyonu düşmüş.' diyor. Zaten kan kalmadı adamda." dedi.
Kılıçdaroğlu, Türkiye'ye hizmet etmek istediklerini dile getirerek, İstanbul'da bu pazar günü yapılacak seçimde vatandaşların ellerini vicdanlarına koyarak oy kullanmalarını istedi.
(Bitti)