ANKARA (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "2020 Türkiye açısından umuyorum ciddi sorunlu bir yıl olmaz. Biz, kendi ülkemizde huzuru ve refahı istiyoruz, birlikte yaşamak istiyoruz. Farklı düşüncede bile olsak bir masanın etrafında oturup beraber çay içmek, sohbet etmek, fıkra anlatmak istiyoruz." dedi.
Kılıçdaroğlu, KRT televizyonunun canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun yeni parti kuruluşunda sarf ettiği "Cumhuriyetimizin demokrasiyle taçlandırılması geri dönülemez bir kazanımdır." sözlerine ilişkin bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, demokrasiyi savunmanın her siyasetçinin ortak görevi, ortak paydası olması gerektiğini söyledi.
Bütçe konuşmasında sadece AK Parti grubuna hitap ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, "AK Parti grubunu, sadece el kaldırıp indirdikleri için sorumlu tuttum. Onun dışında ana sorumlu, ülkeyi yöneten ve saraydır. Ana sorumlu odur. O sarayın bir numaralı sorumlusu da kibir abidesi olan Erdoğan'dır. Gerçekten kibirli. Ben ona zaman zaman firavun da diyorum. Doğrudur, aynı zamanda 21. yüzyılın Türkiye'deki fravunudur." ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, bir başka soru üzerine 12 Eylül darbesinin ardından getirilen Siyasi Partiler Yasası'nın değişmesi, delege sisteminin, lider sultasının kalkması gerektiğini ve bunların değiştirilmesi için gereken desteği vereceklerini söyledi.
Ön seçimin zorunlu kılınması halinde milletvekillerinin liderlere bağlı olmayacağını, milletin sesini dinleyeceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Mevcut yapı içinde liderin iradesi vardır, milletvekillerinin iradesi yoktur. Bunun en somut örneğini AK Parti'de görüyoruz. Dolayısıyla bunun değişmesi lazım. Hiç itirazımız yok, getirsinler hemen değiştirelim." diye konuştu.
-"Aday olabilirler, demokratik yöntemlerle yarışırız"
CHP'nin kurultay sürecinde olduğu anımsatılarak, genel başkanlık için aday çıkma ihtimalinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "Olabilir, bu gayet doğaldır. Sonuçta kendisini genel başkan olarak konumlamak isteyen arkadaşlar gelebilirler, aday olabilirler, demokratik yöntemlerle yarışırız. Sonuçta kararı yine partililerimiz verecek, biz de o karara uyacağız." ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, "Millet İttifakı yeni kurulan ve kurulacak olan Sayın Davutoğlu ve Babacan'ın partileriyle genişleyecek mi, yoksa o partiler üçüncü bir ittifak çatısı altında buluşur mu?" sorusuna "Bilmiyorum." karşılığını verdi.
Demokrasinin son dönemde büyük yara aldığını kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Bütün bunlar belli bir süreç içinde dünyaya farklı gözlerle baksak bile demokrasi konusunda ortak bir payda oluşturup, ülke bizim ülkemiz, farklı düşünebiliriz ve bu farklılıklar bizim zenginliğimiz, biz en iyisi bu cumhuriyeti demokrasiyle taçlandıralım ve demokrasiyi geliştirelim, güzelleştirelim, ondan sonra otururuz tekrar. Ekonomiye farklı bakıyoruz eyvallah, dış politikaya farklı bakıyoruz eyvallah, bütün bunları oturup konuşabiliriz. Ben Millet İttifakı'nın bundan sonra da süreceğine inanıyorum, demokratik standartları yükseltme konusunda."
- "Olay 50 artı 1 olayı değildir"
Seçimlerde yüzde 50 artı 1 şartının değişmesi ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin revize edilmesi tartışmalarına yönelik soruya karşılık da Kılıçdaroğlu, "Olay 50 artı 1 olayı değildir. Olay bir demokrasi olayıdır. Olay bir insan hakları olayıdır. Olay, bir kadın erkek eşitliği olayıdır. Olay, bir ülkede hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesi olayıdır. Olay, üretim olayıdır. Olay, herkesin özgürce yaşayabildiği, hakça gelir elde edebildiği bir Türkiye olayıdır. Bunları yapabiliyorsak, bu amaca dönük bir hukuk altyapısını oluşturabiliyorsak gelsinler başımızın üstünde yerleri var. Biz her şeyi yaparız, her türlü desteği veririz parlamentoda." değerlendirmesinde bulundu.
Erken seçim bekleyip beklemediği sorusu üzerine de Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Tek adam rejimi olduğu için erken seçime bir kişi karar verecek, Erdoğan. Parlamento erken seçime karar verir mi? MHP ve AK Parti'nin çoğunluğu var. Dolayısıyla oradan bir erken seçim kararı çıkmaz. Erken seçim için eğer Erdoğan, beyler erken seçime gidelim derse MHP de buna uyacaktır, AK Parti de uyacaktır, bir erken seçime gideceklerdir. Bizim için erken seçim bugün olmuş, seçim zamanında olmuş bunların hiçbir önemi yok. Biz bugünden çalışıyoruz, bugünden mücadelemizi yapıyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yapılacak bir seçimde yeniden aday olup olamayacağına yönelik soruya karşılık Kılıçdaroğlu, "Erdoğan, ister girsin ister girmesin, ilk yapılacak seçimde beyefendi gidecek. Yeter artık. Bu millet 'yeter' diyor." ifadesini kullandı.
Kemal Kılıçdaroğlu, hayat pahalılığı nedeniyle on binlerce kişinin çöp konteynerlerinden topladıkları yiyeceklerle yaşadığını, milyonlarca kişinin elektrik, doğal gaz faturasını ödeyemediğini, işsizliğin rekor seviyede olduğunu söyledi. Asgari ücretin düzeyini de eleştiren Kılıçdaroğlu, "Bu fiyatlarla bu işçi nasıl geçinecek?" diye sordu.
Kılıçdaroğlu, bir başka soru üzerine, iktidara gelmeleri halinde intikam alma amacıyla hareket etmeyeceklerini, kin üzerine siyaset yapılamayacağını vurguladı.
Başörtüsüne ilişkin bir soru üzerine de Kılıçdaroğlu, "Bu memleketin işsizlik sorunu var, yoksulluk sorunu var, eğitim sorunu var, toplumsal barışa ihtiyacı var, sağlıklı, tutarlı, barış eksenli bir dış politikaya ihtiyacı var. Memleketin ihtiyaçları bunlardır. Kadının giyimi, kuşamı, siyasetin ilgi alanı dışındadır. İnsanın inancı, kimliği, yaşam tarzı siyasetin dışındadır. Kadın istediği gibi giyinir, kuralları vardır giyinir. Kadının giyimi siyasetin niye konusu olsun?" dedi.
- "Libya'ya niye asker göndereceğiz"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Türkiye'nin Libya'ya asker gönderebileceğine" yönelik açıklamalarına değinen Kılıçdaroğlu, "Libya'ya niye asker göndereceğiz, ne için? 'Asker göndereceğiz.' Beyefendi sen git o zaman, git savaşacaksan savaş." diye konuştu.
Libya'da iki grubun olduğunu, Türkiye'nin İhvan'ı destekleyen, Birleşmiş Milletler'in de meşru saydığı hükümeti desteklediğini belirten Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin tarafsızlığını koruyan, iki tarafı da barıştıracak pozisyonda olması gerektiğine işaret etti.
Türkiye'nin Mısır'da da Suriye'de de aynı şeyi yaptığını kaydeden Kılıçdaroğlu, eskiden Orta Doğu'da, İslam dünyasında bir sorun çıktığında Türkiye'nin hakemliğine başvurulduğunu, şimdi bunun istenmediğini savundu.
Kılıçdaroğlu, "Şunu rahatlıkla söyleyebilirim, inşallah bu milletin takdiriyle Millet İttifakı iktidar olacaktır. 5 yıl içinde Türkiye'de dış politikayı barış eksenli büyüteceğiz, Orta Doğu'yu bir barış havzasına çevireceğiz ve Türkiye bölgenin en güçlü aktörü olarak Orta Doğu'da barışı götürecek, ekonomiyi canlandıracak. Farklı bir Türkiye, farklı bir dünya çıkacak ortaya." şeklinde konuştu.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu, siyaseten tek beklentisinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile milletin huzura ve refaha kavuşması olduğunu dile getirdi.
-"Konuşulur, değerlendirilir"
"Sizin cumhurbaşkanı adayınız kim? Abdullah Gül mü?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Onu bilmem. Millet İttifakı dediğimiz ittifaka ve aktörlerine değer veriyorsanız, sizin çıkıp onlardan bağımsız olarak bir düşünce ifade etmeniz kadar yanlış bir şey olamaz. Oturulur konuşulur, değerlendirilir." açıklamasını yaptı.
Kararları ortak almanın önemine işaret eden Kılıçdaroğlu, bazı önemli konularda liderler olarak görüşüp düşüncelerini birbirlerine aktardıklarını kaydetti.
"Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hapishanede sağlık sorunu yaşadı. Demirtaş'ın sağlığa erişim hakkının engellenmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Doğru değil. Ortada adalet kalmadı ki adaletten söz edecesiniz, hak kalmadı ki haktan söz edeceksiniz, hukuk kalmadı ki hukuktan söz edeceksiniz, vicdan kalmadı ki vicdandan söz edeceksiniz." yanıtını verdi.
Kılıçdaroğlu, Demirtaş'ın savcılıktan iyi hal kağıdı alıp Yüksek Seçim Kurulu kararıyla cumhurbaşkanı adayı olduğunu, hapiste seçimlere girdiğini hatırlattı.
- "2020'den umutluyum"
"CHP Genel Başkanı olarak 2020 yılından ne diliyorsunuz?" sorusunu Kılıçdaroğlu, "2020 Türkiye açısından umuyorum ciddi sorunlu bir yıl olmaz. Biz, kendi ülkemizde huzuru ve refahı istiyoruz, birlikte yaşamak istiyoruz. Farklı düşüncede bile olsak bir masanın etrafında oturup beraber çay içmek, sohbet etmek, fıkra anlatmak istiyoruz." diye yanıtladı.
Siyasetçilerin bir bayram günü, bir televizyonda bir araya gelerek, siyaset konuşmayıp anılarını anlatmalarını istediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Biz de insanız, biz de sorunlar yaşadık. Biz de aşık olduk, biz de oynadık, biz de kavga ettik. Bütün bunları, insani yönümüzü halka anlatalım. Emin olun toplum rahatlamış olacak." ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, 2020'den umutlu olduğunu belirterek, kimsenin umutsuzluğa kapılmamasını istedi.
Kemal Kılıçdaroğlu "bugün doğum günü olduğunun" hatırlatılması üzerine, "Yetiştiğim ailede ve kültürde doğum günü kutlamak diye bir şey yoktu. Benim için sonraki yıllarda çıktı. Bazen benim doğum günümü çocuklarım hatırlatır, 'Baba bugün senin doğum günün' diye ama güzel bir şey tabii." şeklinde konuştu.
(Bitti)