Bilecik'te seralarda çalışan tarım işçileri bunaltıcı sıcakla mücadele ediyor

Marmara Bölgesi'nin örtü altı tarımda önemli merkezlerinden Bilecik'in Söğüt ilçesinde, seralarda sabahın erken saatlerinde mesaiye başlayan tarım işçileri, bunaltan sıcakla da mücadele ediyor- Hamitabat Köyü Muhtarı İbrahim Metin:- "Kullandığımız gübrelerle beraber nem, tuzluluk oranı artarak aynı deniz havası gibi aşırı nemle karşı karşıya kalıyoruz. Dolayısıyla dışarıda bazen 42-43 derece iken içeride de yüzde 75'e varan nem oranıyla beraber aşırı sıcaklık işçilerimizi zorluyor"

Marmara Bölgesi'nin örtü altı tarımda önemli merkezlerinden Bilecik'in Söğüt ilçesinde, seralarda sabahın erken saatlerinde mesaiye başlayan tarım işçileri, kapalı ortam ve yüksek nemin etkisiyle oluşan bunaltıcı sıcakla da mücadele ediyor.

Bölgenin sebze ihtiyacının büyük bölümünü karşılayan Sakarya Havzası'nda yer alan Söğüt ilçesine bağlı köylerde sabahın erken saatlerinde seraların yolunu tutan tarım işçileri, ekmek parası için ter döküyor. Günde 8 saat, aşırı sıcaklara maruz kalan seralarda, domates ve salatalık hasadı yapan işçiler günlük 400 lira kazanıyor.

Söğüt ve İnhisar ilçesine bağlı köylerde gerek yöre halkı gerekse mevsimlik işçilerden oluşan yaklaşık 30 bin kişi, ekmeğini seralardan çıkarıyor.

Mikroklima özelliğine sahip bölgede örtü altı tarımla başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlere sebze sevkiyatının yapıldığı bölgede, domates ve salatalık hasadı sürüyor. Yaz aylarında domates ve salatalık işinde çalışmak üzere Şanlıurfa, Diyarbakır ve Adana'dan gelen mevsimlik tarım işçileri, alın teri dökerek üretime katkı sağlıyor.

Söğüt ilçesine bağlı Hamitabat Köyü Muhtarı İbrahim Metin, AA muhabirine, mevsimsel kaynaklı hasatların gecikmeli başladığını ve sezonuna denk gelmesi nedeniyle sıcakla zorlu bir mücadele verdiklerini söyledi.

Sıcak havadan en çok etkilenenlerin başında serada çalışan tarım işçilerinin geldiğini aktaran Metin, "Son günlerde yaşanan sıcakların en yoğun yaşandığı yerlerden birisi burası. Termometrelerde 42-43 dereceyi görürken seradaki sera gazları akabinde taban sulaması yaptığımız için aşırı nem oranı yüksek oluyor. Kullandığımız gübrelerle beraber nem, tuzluluk oranı artarak aynı deniz havası gibi aşırı bir nemle karşı karşıya kalıyoruz. Dolayısıyla dışarıda bazen 35-40 derece iken içeride de yüzde 75'e varan nem oranıyla beraber aşırı sıcak oluyor, işçilerimizi zorluyor." dedi.

Metin, bu sıcakta çalışmanın kolay olmadığı dile getirerek şunları kaydetti:

"Köyümüzde sezonluk 250-300 civarında tarım işçisi bulunuyor. Köyümüzde konteynerler vardı, deprem bölgesine gittiği için muhtarlık olarak işçilerinin yaşamlarını kolaylaştıracak her türlü alt yapıyı hazırladık. İşçilerimiz yaş grubu 10-20 yaş arasında genç kızlarımız ve gençlerimiz var. Tabii aileleri de yanlarında geliyor, yıllardır geldikleri için artık birçoğu ile aile gibi olduk."

Üretici Halil Yavaş, 15 yıldır seracılık yaptığını ve son günlerdeki aşırı sıcakların kendilerini etkilediğini ancak sıcağa rağmen çalışmaya devam ettiklerini söyledi. Yavaş, sera içerisindeki sıcaklık ile dışarıdaki sıcaklığın çok farklı olduğunu vurguladı.

Lise 1. sınıf öğrencisi Neslihan Tekin, seraların içinin çok sıcak olduğunu belirterek, sıcaklığın kendilerini etkilediğini ama çalışmak zorunda olduklarını ve kazandığı para ile okul masraflarını karşılayacağını dile getirdi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Etkinlikler Haberleri