Bakanlar Kurulu Toplantısı

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ: (2)- "Terör örgütünün Sincar'dan çekildiği izlenimini uyandırmak için farklı üniforma, flama veya bayrak adında bez parçalarının altına veya başka bir isim altına gizlenerek bölgede varlığını devam ettirmesin

ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, "Terör örgütünün Sincar'dan çekildiği izlenimini uyandırmak için farklı üniforma, flama veya bayrak adında bez parçalarının altına veya başka bir isim altına gizlenerek bölgede varlığını devam ettirmesini de Türkiye olarak kabul etmemiz mümkün değildir." dedi.

Bozdağ, Çankaya Köşkü'nde, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında yapılan Bakanlar Kurulu devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Bir basın mensubunun, Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz'un "Türkiye ile üyelik müzakerelerinin sonlandırılması gerektiği" şeklindeki sözlerini anımsatması üzerine Bozdağ, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye, AB tam üyelik sürecine büyük önem vermektedir. İlk müracaatın yapıldığı günden bugüne kadar ülkemize uygulanan çifte standarda ve yapılan haksızlıklara rağmen Türkiye sabırla bu hedefi devam ettirmektedir. Geçmişte de Sayın Kurz gibi Türkiye'yi bu yoldan vazgeçirmek için konuşan başbakanlar, cumhurbaşkanları, bakanlar oldu ama şu anda onların hiçbiri ülkelerinin yönetiminde değil ama Türkiye varlığını devam ettiriyor, AB-Türkiye süreci de varlığını devam ettiriyor. Bugün de bildiğiniz gibi Varna'da Cumhurbaşkanımızın katılımıyla Türkiye-AB zirvesi kapsamında görüşmeler devam ediyor. Umarız ki bu zirve yeni bir kapı aralar, Türkiye'nin AB sürecine verdiği değeri muhataplarımız da aynı şekilde karşılar. Yapıcı ve olumlu yaklaşımlarla adeta donmuş durumda olan AB süreci yeni bir ivme kazanır."

Avusturya Başbakanı Kurz'un yeteri kadar devlet tecrübesi olmaması nedeniyle Türkiye'nin önemini kavrayamadığını ifade eden Bozdağ, "Türkiye'nin, Avrupa için, Avusturya için ve Avrupa'nın, Avusturya'nın geleceği için taşıdığı değeri kıdemli devlet adamları çok iyi bilirler. Esasında baktığınızda Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyelik sürecinde müzakereleri başlatan, kapıyı açan liderlerin de çok tecrübeli ve kıdemli devlet ve siyaset adamları olduğunu görüyoruz. Sayın Kurz'a tavsiyem; sokaklara değil, devlet tecrübesi olan devlet ve siyaset adamlarına bakarak Türkiye'nin değeri hakkında karar vermesi, politikalarını ona göre geliştirmesidir." diye konuştu.

- "Bu değerlendirmelerin Türkiye'de saygı görmesi mümkün değil"

Bozdağ, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu, demokratik ilkeler bakımından Kopenhag siyasi kriterlerini ve Avrupa Birliği değerlerini benimsediğini ve bunların gereğini yapan bir ülke olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Bugün Avusturya'da ırkçılık zirve yapmıştır ve şu anda Sayın Başbakan bu aşırıcıların, ırkçıların, İslamofobiacıların adeta söylediklerini hükümet koltuğunda dile getirmektedir. Orada Müslümanlara, Türklere ait camiler kundaklanırken, orada insanlar sadece etnik kökeni ve dini inanışı farklı diye saldırıya uğrarken, bunları yapanlarla ilgili herhangi bir işlem yapmayanların veya yapıp da gerekli müeyyideleri uygulamayanların, bunların güvenliğini sağlamayanların Türkiye'ye demokrasi dersi, hukuk dersi vermeye de hakkı yoktur. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Türkiye, teröristlerle ve terör örgütleriyle etkin ve kararlı bir şekilde mücadele edecektir. Siz Türkiye'de darbe yapmaya kalkışanlara, terör yapanlara, terörle ilgili eylemlerde bulunanlara kucak açarsanız, bunlara destek olursanız, teröristlerin sözleriyle ve Türkiye düşmanlarının sözleriyle Türkiye'ye dair değerlendirmeler yaparsanız, bu değerlendirmelerin Türkiye'de saygı görmesi mümkün değildir."

"Biz Türkiye'nin Avrupa Birliği'nin tam üyeliğinin herhangi bir şarta bağlanmasına veya farklı farklı modeller üzerinde konuşulmasına kesinlikle karşıyız." diyen Bozdağ, şöyle konuştu:

"Bir yandan birisi öyle konuşup, öbürü başka türlü konuşup kafaları karıştırıyorlar. Bizim Türkiye olarak kafamız net, hedefimiz net. Biz tam üyelikten yanayız. Bize karşı adil olunmasını, dürüst davranılmasını, verilmiş sözlerin tutulmasını istiyoruz. Kopenhag Kriterlerini ve Maastricht Kriterlerini yerine getirmeyen pek çok ülkenin Türkiye'den önce nasıl Avrupa Birliği'ne tam üye yapıldığını hepimiz biliyoruz. Onun için Türkiye'ye karşı objektif ve adil davranmayanların, Türkiye'ye verdikleri sözü tutmayanların Türkiye'ye yol göstermeye hakkı yoktur. Onun için Sayın Kurz'un açıklamalarını işin doğrusu fazla da önemli görmüyorum. O konuşmasına devam etsin, biz de yolumuza devam edeceğiz."

- "Beklentimiz teröristlerin tamamen Sincar'ı terk etmesi"

Bozdağ, PKK'nın Sincar'dan çekildiği iddialarıyla ilgili son durumun ne olduğu yönündeki bir soru üzerine ise şu bilgileri verdi:

"Dün Musul Sincar'ın kuzeyindeki bölgeden batısında bulunan Suriye sınır hattına doğru, Arap nüfusunun yoğun olduğu Faw köyüne kadar Irak ordusunun ilerlediği, bugün de Irak-Suriye sınırında Musul Rabia'dan Sincar'ın batısındaki Um-Al Jaris'a kadar olan bölgeyi kontrol altına aldığına dair bilgiler var. Bu bilgiler istihbarat örgütümüz tarafından da teyit edilmiş bilgilerdir. Irak tarafından akşama doğru yapılan açıklamalar var. Bu açıklamaları da Türkiye yakından takip etmektedir. Alandaki bütün hareketliliği, bütün değişimi Türkiye olarak yakından takip ediyoruz. Beyanların alandaki hareketlilikle uyumlu olup olmaması bizim için son derece önemlidir."

Bulunulan beyanların alandaki hareketlilikle uyumlu olmasının kendileri için kıymetli olduğunu, alanla uyumlu olmayan beyanlara itibar etmelerinin söz konusu olmadığını vurgulayan Bozdağ, şunları söyledi:

"Ancak bununla birlikte şunu da ifade etmekte fayda görüyoruz; terör örgütünün Sincar'dan çekildiği izlenimini uyandırmak için farklı üniforma, flama veya bayrak adında bez parçalarının altına veya başka bir isim altına gizlenerek bölgede varlığını devam ettirmesini de Türkiye olarak kabul etmemiz mümkün değildir. Bizim burada beklentimiz, isteğimiz teröristlerin üniforma değiştirerek bölgede kalması değil veya flama değiştirerek bölgede kalması değil ya da başka ad altında bölgede varlığını devam ettirmesi değil, teröristlerin tamamen Sincar'ı terk etmesidir, oradan uzaklaştırılmadır. Umarız ki Irak ordusu Türkiye'nin bu beklentisi doğrultusunda orada teröristlerin farklı üniforma, unvan, flama, bez parçası veya da isim adı altında bölgede varlığını devam ettirmesine izin vermez. Eğer böyle bir şey olursa Türkiye o zaman gerekeni yapmakta tereddüt etmez. Biz arzu ediyoruz ki dost ve kardeş ülke Irak, Türkiye'ye ihtiyaç duymadan buradaki terör unsurlarını tamamen temizlesin."

(Sürecek)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri