ANKARA (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "ABD ile ilişkilerin normalleşmesi arzulanan derecede sağlanacaksa, NATO gerçekten de Türkiye'nin terörle mücadelesine samimi destek veriyorsa, ABD ve Avrupa'da ne kadar hain FETÖ'cü varsa Türkiye'ye iadeleri yapılmalıdır. Biz lafa değil, icraata bakarız." dedi.
Bahçeli, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, 24 Haziran'da yapılan seçim ve yeni sisteme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
"Gelişmeleri uzaktan izlemeyeceğiz. Meselelere yedek kulübesinden bakmayacağız. Tarihin akışını, devletin yeniden mimarisini atıl ve hareketsiz takip etmeyeceğiz. Müdahil olmamız gereken yerlerde geri durmayacağız." ifadesini kullanan Bahçeli, milletin amaç ve arzusuna kafa yoracaklarını ifade etti.
Bahçeli, "Çünkü biz, bu ülkeyi de bu milleti de karşılık beklemeden sevdik. Biz, sevgimizde karşılık bekleyerek siyasi tefeci duruma hiç düşmedik." diye konuştu.
Ülkücü olmanın şan ve şerefine göre hareket ettiklerini, önce ülke ve millet dediklerini vurgulayan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Cumhur İttifakı'na girerken, yeni bir sistemi planlayıp hayata geçirirken pazarlık yapmadık, al ver sürecine heves ve tevessül etmedik. Bazı aklı evveller, beyni menkulleşmiş bir kısım mankurtlar, çok gizli pazarlık yaptığımızı söylüyor. Bunların ihmal ettikleri yalın gerçeği yeri gelmişken hatırlatmak isterim. Ülkücünün fiyatı yoktur, ülkücülüğün pazarı yoktur. Biz 'ya yurdum ya da yokuz.' deriz. Muhtaç olduğumuz kudretin damarlarımızda akan kanda gizli olduğunu çok iyi biliriz. Başka da gizlilik tanımayız, tanımayacağız. Hafızası silinmiş olanları ikazen uyarmak isterim ki pişman olacak söz söyleyemeyiz, söylediklerimizden de hamdolsun pişman olmayız. Bizi bilen bilir, bilmeyen de kendi bilir. 'Apolet tartışmasını fazla uzattım.' diyen zavallılar için HDP'ye 'Kürt siyasi hareketi' diyerek, Kürt kökenli kardeşlerimizi töhmet altında bırakan ve PKK'ya umut aşılayan fikir ve ülkü yoksunları adına pişmanlık olabilir ama bizde pişmanlık asla yoktur. MHP kaçak güreşmez, kaçak dövüşmez."
"İkinci Meşrutiyet'in siyasetimizin laboratuvarı olduğuna dair genel kabul görmüş bir fikir vardır ve bu tespit çok da yanlış değildir." değerlendirmesinde bulunan Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile başlayan dönemin siyaset ve devlet hayatının sıçrama tahtası ve bin yılların altın anahtarı olduğunu kaydetti.
Bahçeli, şunları söyledi:
"Bu anahtar doğru kullanılırsa Türk milletini ebedi yurdundan söküp atmaya hiçbir namert ve hainin nefesi yetmeyecektir. 'Al Bayrak Sistemi' diye sembolleştirdiğim, anlam koordinatlarını belirlediğim yeni sistem, ruhuna ve dokusuna muvafık şekilde tatbik ve tesis edilirse, inanıyorum ki geçmişin kronik anlaşmazlıkları, kriz çıkartan anormallikleri bir daha asla yaşanmayacaktır."
- "FETÖ melanet ve iblisin yeryüzü garnizonu"
Bahçeli, 15 Temmuz 2016'da yaşanan dehşet ve vahşetin son iki asırda karşılaşılan hiçbir zulme ve hıyanete benzemediğinin, bir tür Kabakçı Mustafa, Patrona Halil ve Celali ayaklanması gibi bir duruma benzemediğinin altını çizerek, "Dini kisveye bürünen, hizmet ve himmet örtüsüne saklanan, cemaat olgusundan cürüm ve cinayet çıkaran hain bir terör örgütü Türkiye'yi işgale kalkışmıştır." ifadesini kullandı.
"FETÖ melanet ve iblisin yeryüzü garnizonu" tanımını yapan Bahçeli, "FETÖ rezalettir, Türk, Türkiye, İslam düşmanlığı şöyle dursun, insanlığın utanç vesikası, kalleşliğin, kahpeliğin ve günahkarlığın beşeri bileşkesidir." dedi.
Bahçeli, Türkiye'nin dolaylı şekilde devşirilmiş vandallar kullanılarak kurşun askere dönüştürülmüş kanlı bir taşeron vasıtasıyla ele geçirilmek istendiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"FETÖ, TSK başta olmak üzere devlet ve toplum hayatının sekiz alanına çöreklenmiş, yıllar yılı en hassas mevki ve mertebelere çökerek palazlanmıştır. FETÖ'nün ürediği ortam, teşvik gördüğü iklim, güçlendiği yapı, tutunduğu çatı mutlaka enine boyuna analiz edilmelidir. Siyasi beklentiler uğruna devleti içten içe kemiren hiçbir kanun dışı grup veya oluşuma müsamaha gösterilmemeli, müsaade edilmemelidir. FETÖ ile mücadele sadece adli, idari süreçlerin tahkimi ya da güvenliğin dönemsel icrasıyla sağlanamayacaktır. Devlette stratejik bir bakışın oluşması, ufuk ötesini görebilen bir şuurun olgunlaşması şarttır, acildir, en temel zorunluluktur.
FETÖ ile mücadele aslında Haçlı kafasıyla, ağır aksak yürüyen Haçlı kafilesiyle mücadeledir ve asırlarca bu mücadele devam etmektedir. Bundan sonra da edecektir. Aklımızı başımıza almazsak, şarlatanların, maskaraların oyuncağı olursak daha pek çok FETÖ ve türevleri gelecekte peydahlanacak, 15 Temmuz’da yapamadıklarını punduna getirdiklerinde hayata geçireceklerdir. 15 Temmuz bir milattır ve Türk milleti istiklaline kanıyla, canıyla, imanıyla sahip çıkmıştır."
- FETÖ ile mücadele
15 Temmuz'da Türk milletinden intikam almak için bir dolarlık ederleri olan FETÖ'cülerin saldırdığının, Pensilvanya'dan işgal girişiminin kumanda edildiğinin altını çizen Bahçeli, Türk milletinin yılanın başını deliğinden tam çıkmak üzereyken ezip kopardığını kaydetti.
Bahçeli, yarın 15 Temmuz'un ikinci yılı olduğunu anımsatarak, FETÖ'nün kökünün kazınması için suçluların hesap vermesi kadar fikir, kanaat ve eylem liderlerinin yakalanıp mahkemeye çıkarılmasının, bunların moral ve motivasyon atmosferinin kurutulmasının çok önemli ve elzem olduğunu bildirdi.
Bahçeli, şunları söyledi:
"FETÖ ile mücadelede stratejik Türk devlet aklı bir konsept dahilinde tam ve eksiksiz uygulanmalı, uyarılmalıdır. Mağdurların hakkı korunmakla birlikte suç ve suçlulara hoşgörü kesinlikle gösterilmemelidir. Önüne gelene 'FETÖ'cü' denilerek asıl FETÖ'cülerin unutturulması, kripto damarın muhtemel tuzak ve tahrikleri engellenmelidir. ABD ile ilişkilerin normalleşmesi arzulanan derecede sağlanacaksa, NATO gerçekten de Türkiye'nin terörle mücadelesine samimi destek veriyorsa ABD ve Avrupa'da ne kadar hain FETÖ'cü varsa Türkiye'ye iadeleri yapılmalıdır. Biz lafa değil, icraata bakarız. Temennilere değil, atılan adımlara dikkat ederiz.
Türkiye 15 Temmuz'la henüz tam bir hesaplaşma yapamamış, tedirginliği atamamış, riskleri aşamamıştır. Darbe ve vesayet tehlikesi tam manasıyla geçmemiştir. Hala siyasi ayak gizemini korumaktadır. Dürüst ve yürekli bir mücadele sürse de hala mevzi düzeyde sonuçlar alınmaktadır. Türkiye, hem FETÖ belasını hem de PKK tehdidini tamamen bitirerek gündeminden çıkarmalı, geleceğimiz emniyete alınmalıdır. Bu konuda devlet ve hükümete desteğimiz tamdır. Nitekim süreç uzadıkça ilk günkü kararlı duruş tavını kaybederek tavsayabilecek, hainler farklı kılık ve maskelere bürünebileceklerdir. Endişemiz budur. Yakın tehlike de budur."
Bahçeli ayrıca, "Hacı Bayram'dan duasını, ilk Meclisten ruhunu alan" yeni hükümete üstün başarılar ve Allah'tan muvaffakiyetler dileyerek, "Medyanın çölleşmiş ve çürümüş kiralık kalemini, Bosnalı Müslümanlara bühtan ve hakaretinden dolayı lanetliyorum." dedi.
(Bitti)