ANKARA (AA) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin gerçeklerine uzak ve mesnetsiz iddialara dayandırılarak hazırlanan Avrupa Parlamentosu (AP) 2018 Türkiye Raporu'nu şiddetle kınadığını belirterek, "Raporda yer alan asılsız iddiaların, AP Genel Kurulu'nca kabul görmesi, AP'nin ülkemize karşı taraflı ve ön yargılı tutumunun devam ettiğinin bir göstergesidir." ifadesini kullandı.
Yılmaz, yaptığı yazılı açıklamada, AP Genel Kurulu'nun 13 Mart 2019'daki toplantıda aldığı kararla Türkiye'nin AB'ye katılım müzakerelerinin askıya alınması çağrısında bulunduğunu belirtti. Yılmaz, "Türkiye’nin gerçeklerine uzak ve mesnetsiz iddialara dayandırılarak hazırlanan 2018 Türkiye Raporu'nu şiddetle kınıyorum. Raporda yer alan asılsız iddiaların, AP Genel Kurulu'nca kabul görmesi, AP'nin ülkemize karşı taraflı ve ön yargılı tutumunun devam ettiğinin bir göstergesidir." değerlendirmesinde bulundu.
AP'nin Türkiye'nin teröre karşı ciddi bir mücadele verdiğini gayet iyi bildiğini ifade eden Yılmaz, Türkiye'nin, uluslararası kamuoyu ile birlikte terörle mücadelenin önemli bir parçası olduğunun altını çizdi.
Yılmaz, bu bağlamda Türkiye'nin tüm müttefiklerinden DEAŞ, PKK/PYD ve FETÖ terör örgütlerine karşı Türkiye ile dayanışma içinde olmasını beklediklerini vurguladı.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin tüm çabalarına ve sunmuş olduğu bilgi ve belgelere rağmen AP'nin 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin faillerini "FETÖ terör örgütü" olarak tanımlamakta başarısız olduğuna dikkati çeken Yılmaz, şöyle devam etti:
"Ülkemizin, FETÖ terör örgütünün yanı sıra PKK ve DEAŞ terör örgütlerinin de sürekli saldırılarına maruz kalması münasebetiyle vatandaşlarının güvenliğini sağlamak üzere istikrarlı ve etkin önlemler alması hükümetlerimizin vatandaşlarımıza karşı sorumluluğudur. PKK'nın bir terör örgütü olarak tanınmasından dolayı AB'ye bir kez daha teşekkür ederken, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin aldığı güvenlik önlemlerinin sadece Türkiye'nin ulusal güvenliği için değil, aynı zamanda Avrupa'nın da güvenliği ve geleceği için olduğunu hatırlatmak isterim. Bu vesile ile Avrupalı dostlarımıza PKK/PYD/YPG ve FETÖ terör örgütlerinin AB ülkelerinin güvenliği ve kamu düzeni için de ciddi bir tehdit oluşturduğunu da bir kez daha ifade etmek isterim."
- "Süregelen iş birliğinin devamını umuyoruz"
Göçmen krizinde AB ile iş birliği içinde olan Türkiye'nin, Suriye'deki savaştan kaçan çok sayıda mülteciye sığınak sağladığını belirten Yılmaz, şunları kaydetti:
"Türkiye açık kapı politikasının gereği olarak halihazırda 3,6 milyon Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapmakta ve mülteci konusunda AB ile süregelen iş birliğinin devamını ummaktadır. Önümüzdeki dönemde AP ve AB'nin, Türkiye ve AB ilişkilerine dair yapıcı bir yaklaşım benimsemesini, nitelikli ve objektif kararlar almasını ve Türkiye'nin AB ile bütünleşme sürecini ilerletmesini bekliyorum. Bu münasebetle, AB'ye Türkiye'ye karşı yükümlülüklerine bağlı kalması, gerçeklikten uzak, ön yargılı ve popülist tavrını terk etmesi çağrısında bulunuyorum."