SITKI YILDIZ - Yalova'da evlerine giden yolda anne ile iki kızı, 6 yıl içinde farklı tarihlerde sahipsiz köpeklerin saldırılarında yaralandı. Aile, bu tür olayların yaşanmaması için yetkililerden çözüm bekliyor.
Merkeze bağlı Samanlı köyünde sahipsiz köpekler, yaklaşık 10 yıl önce bölgeye taşınan Yalova Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Ali Uğur, eşi Özlem, kızları Melike ve Asude Rana Uğur'un korkulu rüyası oldu.
Üniversite yerleşkesi yakınındaki köyde evlerine giden yolda 2017'de çiftin küçük kızı Asude Rana Uğur'a köpekler saldırdı. O dönem lise son sınıf öğrencisi ve 17 yaşında olan Asude Rana, yaralandı. Olayı gören komşular, ayak bileğinden bir kez ısırılan kızı aracına alıp kurtardı.
Abla Melike Uğur ise 2019'da evlerinden çıktıktan sonra köpeklerin saldırısına uğradı. Köpekler, Melike'yi yere düşürüp saldırdı. O dönem 22 yaşında olan ve babası ile komşuları tarafından kurtarılarak hastaneye kaldırılan Melike Uğur, günlerce tedavi gördü. Köpeklerin saldırı anı, güvenlik kamerası kayıtlarında yer aldı.
Aile fertlerinden sahipsiz köpeklerin saldırısına uğrayan son isim, anne Özlem Uğur oldu. Geçen yıl temmuz ayında saldırıya uğrayan, boynu ve kollarından yaralanan, bir süre hastanede tedavi gören Uğur, yaşadığı travmanın etkisini atlamadı.
Özlem Uğur, AA muhabirine, saldırıda boynundaki damarların zarar gördüğünü, ölümden döndüğünü söyledi.
Aynı sokakta ağabeyi ile ailesinin de oturduğunu belirten Uğur, "Yol bozuk olduğu için eşim arabayla beni bir yere kadar bıraktı. 50 metre filan yürüyecektim. Köpek üzerime havlayarak gelmeye başladı. O kadar hızlı geldi ve ne olduğunu anlamadan hayvan beni yere düşürdü ve boynumdan ısırdı. Komşum bağırınca hayvan kaçtı." dedi.
Uğur, gerek kızları gerekse kendisinin yaşadığı saldırıların etkilerinden kurtulamadıklarını vurguladı.
Sahipsiz köpek sorununa çözüm bulunmasını isteyen Uğur, "Şu anda bile konuşurken sesim titriyor. Gerçekten çok acı. Bazen biz onların gözyaşına bile kıyamazken hayvanların onları parçalaması tabii ki bir anne olarak çok acı veriyor. Beni de köpekler ısırdı ama inanın beni ısırdığından daha fazla acıyı kızımın (Melike) yaralarını sararken yaşadım." ifadesini kullandı.
- "Kızımı kaldırdığım yerden geçerken oraya bakamıyorum"
Mehmet Ali Uğur da ilk saldırıyı küçük kızının çantasında bulunan yiyeceğe bağladıklarını ancak büyük kızını vücudunun 11 yerinden 4 köpeğin ısırmasının bu sorunla yüzleşmelerini sağladığını belirtti.
Kızı Melike'nin yardım çığlığını duyunca evinden çıplak ayaklarıyla çakıllı yolda koşarak yanına gittiğini, sağlık ekibini çağırdıklarını ifade eden Uğur, bu olayın güvenlik kamerası görüntülerini tekrar izlemeye cesaret edemediğini dile getirdi.
Evlerinin bulunduğu sokakta 50 metrelik mesafe içinde yaşanan saldırılardan sonra tedavi süreçlerinde çok yıprandıklarını anlatan Uğur, şunları kaydetti:
"Hayvanlarla ilgili problemimiz yok, biz de hayvanseveriz fakat hayvanlarla insanların bir arada yaşaması tabiatı gereği tehdit içeriyor. Benden başka ailemin tüm fertleri böyle bir talihsizlik yaşayınca bunu fark ettim. İnsan bir problemle karşılaşıncaya, kendi canı yanıncaya kadar başkalarının canının yandığını fark etmiyormuş; üzülerek söylüyorum. İnsanın çocuğuyla sınanması kadar çok ağır bir şey herhalde dünyada yok. O gün bugündür kızımı kaldırdığım yerden geçerken oraya bakamıyorum. Ne zaman ki birileri bu konuda bir şey yapar, bunun başka bir çocuğun, bir kadının başına gelmeyeceğine, başka bir babanın böyle bir çaresizlik yaşamayacağına dair garanti verilirse işte o zaman ben huzur bulacağım."