ANKARA (AA) - AK Parti İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta, sözde "Ermeni soykırımı" iddialarına ilişkin, "Ne Fransa'nın ne Almanya'nın ne Amerika'nın ne Belçika'nın ne Hollanda'nın ne Danimarka'nın ne İngiltere'nin ne İsveç'in ne İtalya'nın, hiçbirinin Türkiye'ye bunları söylemeye bir hakkı olmadığını açıkça belirtmek istiyorum." dedi.
Usta, partisinin genel merkezinde düzenlediği toplantıda, AK Parti İnsan Hakları Başkanlığı tarafından hazırlanan "Batı Ülkelerinin Sömürgeci ve Soykırım Tarihi" başlıklı raporu basın mensuplarıyla paylaştı.
Raporda, ABD, Fransa, Hollanda, Almanya ve İtalya başta olmak üzere Batı ülkelerinin sömürgecilik ve "soykırım" tarihine infografiklerle yer veriliyor.
- "Katliamlar ve ölümler de devam ediyor"
Rapora ilişkin açıklamalarda bulunan Usta, ABD tarihinin sömürgecilik ve soykırımlarla dolu olduğunu ifade ederek, Kızılderili katliamları, Afrika'da 16. ve 19. yüzyılda yapılan katliamlar, Hiroşima ve Nagazaki'ye atom bombası saldırısı ve Dresden katliamını örnek gösterdi.
Suriye'de son yıllarda yaşananlara işaret eden Usta, "Suriye'de sadece göçmenlerden, mültecilerden bahsediyoruz ama savaştaki toplam kaybın ne olduğunu tespit edemiyoruz. Çünkü savaş devam ediyor ve her gün oradaki katliamlar, ölümler de devam ediyor." diye konuştu.
- "Bunların hepsi birer soykırım"
ABD'nin gerçekleştirdiği bu saldırılardan hangisini soykırım olarak nitelediklerinin sorulması üzerine Usta, "Afrika'da yaptığı katliamlar, Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan bombalar, ölen insan sayısı 350 binin üzerinde. Kore Savaşı, 2 milyona yakın insan öldürülmüş durumda... Küba'da 3 milyona yakın ölüm var. Vietnam Savaşı, 3 milyon Vietnamlı sivil hayatını kaybediyor. Bunların hepsi birer soykırım. Tarihçi değiliz, bunları değerlendirecek olan tarihçiler ama dünyanın gündeminde ve kamuoyunun önünde olan, dünyayı yönetme iddiasında olan bir ülkeden bahsediyoruz, Amerika'dan bahsediyoruz." dedi.
- Cezayir'de 1,5 milyon Cezayirli hayatını kaybetti
Fransa'nın yaptığı ilk soykırımın 600 bin Katolik'in hayatını kaybettiği Vendee soykırımı olduğuna dikkati çeken Usta, Fransa'nın köleleştirme noktasında tarihinin kara lekelerle dolu olduğunu, Gabon’da bir sömürge merkezi kurarak buranın bir köle ticaret merkezi haline getirildiğini anlattı.
Fransa'nın 132 yıl işgali altında kalan Cezayir'de 1,5 milyon Cezayirlinin hayatını kaybettiğini belirten Usta, Fransa'nın Ruanda soykırımındaki rolünü de hatırlattı.
Hollanda, Almanya ve İtalya başta olmak üzere Batı ülkelerinin sömürgecilik ve "soykırım" tarihinden örnekleri paylaşan Usta, Danimarka'nın şu an mültecilerle ciddi bir sınavın içinde olmasına şaşırmamak gerektiğini, 250 bin insanı ölüme terk etmiş bir Danimarka tarihi olduğunu söyledi.
- "Türkiye'ye de bir soykırım etiketi yapıştırma çabası bu"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Usta, hazırladıkları rapor için, "Özellikle Batı ile ilgili olarak, ABD de dahil, kendi tarihleri hakkında biraz bu yaşananları gün yüzüne çıkarmak, biraz onlara ayna tutmak gerekir diye düşündüğümüz için hazırladığımız bir çalışma." ifadesini kullandı.
Usta, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Özellikle 24 Nisan'da birtakım algı operasyonlarıyla, Batılı ülkelerin kendi tarihlerinde olan soykırımlardan dolayı Türkiye'ye de bir soykırım etiketi yapıştırma çabası bu... Olmayan gerçekleri, sözde gerçekler gibi göstermeye çalışmaları, siyasetçilerin aşırı ırkçı söylemleri, Müslüman ve İslam düşmanlığıyla birlikte körükledikleri bir dilin eseri bunların hepsi... Osmanlı, aslında kendi tarihine baktığımız zaman, hiçbir zaman sömürgeciliğe gitmemiş, girdiği topraklarda da insanların canlarını, mallarını, dinlerini, ırklarını güvence altına almış, onlara huzurla yaşama imkanı vermiş, bu sayede de imparatorluğunu 600 yıl boyunca sürdürmüş, dünyanın belki de tarihi en temiz olan büyük imparatorluklarından birisi."
- "Türkiye'ye bunları söylemeye bir hakkı yok"
Irkçılığa karşı olduklarının altını çizen Usta, Türkiye'ye sığınan mültecilerin dinlerine, ırklarına bakmadıklarını ifade etti. Usta, "Ne Fransa'nın ne Almanya'nın ne Amerika'nın ne Belçika'nın ne Hollanda'nın ne Danimarka'nın ne İngiltere'nin ne İsveç'in ne İtalya'nın, hiçbirinin Türkiye'ye bunları söylemeye bir hakkı olmadığını açıkça belirtmek istiyorum." yorumunu yaptı.
Batılı tarihçilerin çalışması gerektiğini dile getiren Usta, "Buna yanaşmıyorlar farkındaysanız. Biz de onların bu söylemlerine karşılık işin gerçeğini anlatıyoruz. Bence işlerine gelmiyor. Eğer tarihçiler, arşivler açılırsa ve çalışmalarını yaparlarsa asıl onların soykırım yaptığı, onların dünya tarihine, insanlık tarihine ne derece zarar verdiği ve ellerini kanla buladıklarının ortaya çıkacağından endişe ettikleri için buna yanaşmıyorlar." dedi.
Usta, "Parlamentolarında sözde Ermeni soykırımını kabul etmeleriyle, dünyaya soykırım olduğunu kabul ettirmeleri mümkün değil. Bunun yalan olduğunu kendileri de biliyor aslında." ifadelerini kullandı.
- "Nefret dili hem kendilerine hem bütün dünyaya zarar veriyor"
Meksika sınırındaki duvara ve Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın Suriyelilere verilen yemek yardımını kesme talimatına işaret eden Usta, "Siyasetçilerin, dünyada lider olarak görünen ve konuşan isimlerin çok acele bu ırkçılıktan, insan, Müslüman düşmanlığından, bu söylemlerden bir an önce vazgeçmesi gerekir. Nefret dili hem kendilerine hem bütün dünyaya zarar veriyor." dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Bolu Belediye Başkanı Özcan'ın talimatına yönelik bir değerlendirmesinin olmadığının hatırlatılması üzerine Usta, "Onlar, bu yaptıklarının doğru olduğunu düşünüyorlar. Yanlış olduğunu düşünmüyorlar. Düşünselerdi zaten bir karşı açıklama yaparlardı. CHP'nin hiçbir zaman bir yanlışını kabul ettiğini görmedim. Bunu yanlış olarak görmüyorlar." diye konuştu.
Usta, "Kapımızda açlıkla, savaşla, yaşamla mücadele eden insanları, kapının dışında bıraksaydık eğer belki 50 sene sonra bizim tarihimizi yazarken de 'Türkiye, sınırına gelmiş 3,5 milyon Suriyeliyi sınırından içeri almadı ve bir soykırım, katliam yaptı' diye bir tarihe sebep olabilirdik. Tersinden düşünelim." değerlendirmesinde bulundu.
- " Fransa'da sokağa dökülen binlerce insan var"
Bütün Avrupa'ya bakıldığında artmış bir ırkçılık ve İslam düşmanlığının rutin bir olaya dönüştüğünü ifade eden Usta, "Irkçı söylemler üzerinden oy toplama derdi, mülteciler üzerinden ırkçılığı körükleyerek prim yapma çabaları... Bunun zararını sadece orada yaşayan mülteciler veya farklı insanlar değil, kendileri de görüyorlar. Şimdi Fransa'daki sarı yeleklilerin eylemlerini görüyoruz. Sokağa dökülen binlerce insan var. Bu olaylarla ilgili hiçbir yorum yapılmazken, hiçbir müdahaleye gerek görülmezken, kimse demiyor ki Fransa'ya 'Sen iç güvenliğini sağlayamıyorsun, Avrupa için bir tehditsin. Biz, sana bir ordu gönderelim. Macron seni yönetimden alalım'. Venezuela'da yapılan gibi..." diye konuştu.