AK Parti, ulaştırma alanında düzenlemeler içeren kanun teklifini TBMM Başkanlığına sundu

AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler:- "Limanlarımıza gelen veya limanlarımızdan ayrılan ticari gemilerin doğrulanmış sera gazı emisyonları için karbon fiyatlandırma araçları ile hesaplanan tutarların yeşil denizcilik araştırmaları için, geliştirme, dönüşüm ve yeni yapım faaliyetlerinin desteklenmesi amacıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesine özel ödenek olarak kaydedilmesi teklifimizde yer almaktadır"- "Ulaştırma, denizcilik, haberleşme, uzay ve bilgi teknolojileri alanlarında erişilebilir, ekonomik

AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, ulaştırma alanında düzenlemeler içeren kanun teklifinde, limanlara gelen veya limanlardan ayrılan ticari gemilerin doğrulanmış sera gazı emisyonları için karbon fiyatlandırma araçları ile hesaplanan tutarların yeşil denizcilik faaliyetlerinin desteklenmesi amacıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesine özel ödenek olarak kaydedilmesinin yer aldığını bildirdi.

Güler, AK Parti milletvekilleri Halil Eldemir ve Mustafa Yavuz ile Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, 30 maddeden oluşan Türk Sivil Havacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin TBMM Başkanlığına sunulduğunu belirtti.

Teklifte, ulaştırma, denizcilik, haberleşme, uzay ve bilgi teknolojileri alanlarında düzenlemelerin bulunduğunu aktaran Güler, teklifte Anayasa Mahkemesinin iptal kararları doğrultusunda hükümlerin de yer aldığını anlattı.

Güler, "Ulaştırma, denizcilik, haberleşme, uzay ve bilgi teknolojileri alanlarında erişilebilir, ekonomik ve güvenli hizmet anlayışıyla, toplumun yaşam kalitesinin yükseltilmesiyle, uluslararası ticaret kurallarına göre mevzuatımızın yeknesaklaştırılmasıyla ve ülke kalkınmasına katkı sağlayan muhtelif değişik konularla ilgili teklifimizi hazırladık." dedi.

Liman, iskele ve kıyı yapılarında gemilere verilen hizmetlere yönelik taban ve tavan ücret belirlenmesine ilişkin düzenleme getirildiğini ifade eden Güler, kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin de düzenlemeler yapılacağını bildirdi.

Güler, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesindeki kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerinden elde edilen pay oranlarına ilişkin hususların Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonrasında teklifte yer aldığını dile getirerek, şöyle devam etti:

"Limanlarımıza gelen veya limanlarımızdan ayrılan ticari gemilerin doğrulanmış sera gazı emisyonları için karbon fiyatlandırma araçları ile hesaplanan tutarların yeşil denizcilik araştırmaları için, geliştirme, dönüşüm ve yeni yapım faaliyetlerinin desteklenmesi amacıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesine özel ödenek olarak kaydedilmesi de teklifimizde yer almaktadır. Liman giriş ve çıkış işlemlerinin denetiminin dijital sistem üzerinden sunulan belgeler üzerinden de yapılabilmesi de teklifte bulunmaktadır. Ticaret gemilerinin tahsis edildikleri işlere ve yapacakları yolculuklara göre tekne, makine, kazan, genel donanım, can kurtarma, yangından korunma ve yangın söndürme, seyir ve telsiz ekipmanları ve sair araç ve teferruatının haiz olmaları gereken durumları ve bu hususların denetiminin; uluslararası sözleşmeler kapsamında olan gemiler için taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelere göre belirlenmesi, uluslararası sözleşme kapsamı dışında kalan gemiler için ise İdare tarafından çıkarılacak yönetmeliklere göre belirlenmesi hedeflenmektedir."

Teklifle, Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı tarafından getirilen standartlara uyumun amaçlandığının altını çizen Güler, havacılık güvenliği tedbirlerinin uygulanması amacıyla sınırlı olmak üzere havaalanlarında yapılan arama ve kontrol işlemlerine ilişkin yeni düzenlemelerin getirileceğini ifade etti.

- "Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmasına ilişkin düzenlemeler teklifimizde yer almaktadır"

Abdullah Güler, "Havacılık güvenliği tedbirleri kapsamında havacılık alanında çalışacak ve gizlilik dereceli bilgilere erişim sağlayacak kişilere, havaalanlarının güvenlik tahditli alanlarına refakat edilmeden erişim sağlayacak kişilere, bu alanlarda güvenlik kontrolü uygulamak ya da uygulanmasını sağlamaktan sorumlu kişilere ve yolcu dışındaki diğer kişilere güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmasına ilişkin düzenlemeler teklifimizde yer almaktadır." diye konuştu.

Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı olan gemi ve yatların ana sevk sistemlerini sıvılaştırılmış doğalgaz hariç fosil yakıt kullanmayan bir enerji kaynağına dönüştürmeleri halinde veya Türk Uluslararası Gemi Siciline yeni kaydedilecek gemi ve yatların ana sevk sistemleri fosil yakıt kullanmayan bir enerji kaynağı kullanmaları durumunda harç alınmayacağını kaydeden Güler, evrensel posta hizmetleri açısından finansman maliyetinin evrensel net maliyet hesabına dahil edilebilmesinin, evrensel posta hizmeti işlerine ilişkin giderler açısından da avans uygulamasının başlatılmasının amaçlandığını belirtti.

Güler, Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde idari hizmet sözleşmeli olarak istihdam edilen ve kamu personeli hüviyeti taşıyan personelin tabi olacağı disiplin hükümlerinin Anayasa Mahkemesinin kararı doğrultusunda teklifte düzenlendiğini bildirdi.

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun elektronik haberleşme teknolojilerinde araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin desteklenmesi amacıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına aktardığı ödenekten havacılık, uzay, raylı sitemler ve denizcilik teknolojilerinin de faydalandırılmasını sağlayacak düzenlemenin bulunduğunu aktaran Güler, teklifte emeği geçenlere teşekkür etti.

Havalimanlarındaki güvenlik alanına ilişkin düzenlemelerin sorulması üzerine Güler, tüm yolcuların, havacılık güvenliğinin ihlal edilmemesiyle sınırlı olmak üzere, havaalanlarına ve hava araçlarına geçerken yanlarındaki eşyaları ile teknik cihazlarla ve gerektiğinde de el ile kontrol edilebileceğini ve aranabileceğini belirtti.

Teknik cihazlarla yapılan kontrollerin sonuçlandırılamaması durumunda yolcunun kendisinin ve eşyasının elle aranmasını kabul etmediği takdirde havaalanı ve hava aracına kabul edilmeyeceğini anlatan Güler, bu durumda Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası anlaşma hükümlerinin saklı olacağını bildirdi.

- "Sokak güvenliğini ve toplum sağlığını etkileyen köpeklerimizle ilgili durumdan bahsediyoruz"

Gazetecilerin sahipsiz hayvanlarla ilgili yasal düzenlemeye ilişkin sorusu üzerine Güler, Hayvanları Koruma Kanunu'nun 2004'te çıkarıldığını, 2021'de de bu alanda farklı düzenlemelerin hayata geçirildiğini belirtti.

Yapılması planlanan yasal düzenlemeyle ilgili gerçeğe aykırı ve yanlış bilgilerin bulunduğuna işaret eden Güler, "Bütün sokak hayvanları toplanarak öldürülecek" gibi söylemlerin yer aldığını dile getirdi.

Toplum sağlığı açısından devletin alması gereken tedbirlerin bulunduğunu vurgulayan Güler, Hayvanları Koruma Kanunu'nda mahalli idarelerin görevlerinin belirlendiğini aktardı.

Abdullah Güler, sokaklarda çok sayıda sahipsiz köpeğin bulunduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"Vatandaşlarımızın bugüne kadar yaşadığı sıkıntılar var. Bunları asla görmezden gelme imkanımız yok. Sabah okula giden çocuklarımızın, sabah parkta, bahçede, mahallede yürüyüş yapan vatandaşlarımızın, sabah namazına giden cami cemaatimizin yaşadığı birçok saldırı olayları var. Sahipsiz, başı boş, saldırganlaşmış, çeteler halinde gezen sokaklarımızda, caddelerimizde, şehirlerimizde köpeklerimiz var. Kuduzlu temas sayısının ciddi manada artış gösterdiğini görüyoruz. Ülkemizin kuduz riskiyle karşı karşıya kaldığı bazı durumlar var."

- "Bizim Can, Yaren ve Papatya ile ilgili sorunumuz yok"

"Bütün sokak köpeklerine ötanazi, öldürme işlemi uygulanacak" söylemlerinin doğru olmadığını kaydeden Güler, "Bizim mahallelerimizin maskotu haline gelmiş, adı Can, adı Yaren, adı Beyaz, adı Papatya ismi konulmuş bu köpeklerimizle ilgili bizim sorunumuz yok. Toplumun sorunu, saldırganlaşmış, çeteler halinde gezen, sokak güvenliğini ve toplum sağlığını etkileyen köpeklerimizle ilgili durumdan bahsediyoruz. Sorun belli." diye konuştu.

Esas olanın, köpeklerin barınaklara alınması ve barınakların yaşam kalitesinin de yükseltilmesi olduğunu dile getiren Güler, belediyelerin barınakları yapma zorunluluğunun bulunduğunu, bunun da yeni bir durum olmadığını söyledi.

Güler, sahiplenmenin güçlü şekilde desteklenmesini, kısırlaşmanın devam ettirilmesinin, aşılama ve çip takmayla da süreci yönetmek istediklerini sözlerine ekledi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri