TBMM (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cinderesi'ndeki teröristlerin hem havadan hem karadan sürekli sıkıştırıldığını belirterek, "Çok yakında burası da temizlenecek ve böylece Afrin şehir merkezinin kuşatması önünde bulunan en büyük engellerden biri daha aşılmış olacaktır. Bundan sonra sıra Afrin şehir merkezinin kuşatılarak orada yuvalanmış teröristlerin başlarının ezilmesine geliyor. Harekatın bundan sonraki kısmının çok daha hızlı şekilde yürüyeceğine inanıyorum." dedi.
Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada geçen hafta Afrika'ya gerçekleştirdiği temaslar hakkında bilgi verdi.
Sadece almak veya sadece vermenin bu ülkelere iyilik olmadığını ifade eden Erdoğan, acil durumlarda elbette balık da vereceklerini ancak asıl balık tutmayı öğreteceklerini söyledi. Erdoğan, ancak bu şekilde Afrikalı kardeşlerinin asırlardır içine hapsedildikleri fasit daireyi kırabilmelerine yardımcı olabileceklerini bildirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İşte Fransa. Bize belli noktada akıl vermeye kalkanlar, sadece Cezayir'de 5 milyon insanın katlini icra ettiler. İnşallah bu kıtayla ilişkilerimizi her alanda, sürekli ileriye taşıyarak sürdürmekte kararlıyız. Bize yıllarca hep 'kara' diye öğretilen Afrika'nın aslında ne kadar renkli, aydınlık, bereketli bir yer olduğunu gördükçe bu kıtayı sömürenlerin insafsızlıklarını, vicdansızlıklarını, ahlaksızlıklarını çok daha iyi anlıyoruz. Bu algının Senegal'deki Gore Adası'nda sembolleştiği şekilde, tıpkı bir eşya gibi alınıp satılan, işe yaramayanların da denize atılarak köpek balıklarına yem edilen insanlara yapılan zulmü örtme gayretinin ürünü olduğu açıktır.
Özellikle Afrika'nın kara değil dünyanın en renkli kıtası, orada yaşayanların da eşya değil insan olduğu gerçeğini hala gizlemeye çalışanlara inat biz Afrikalı kardeşlerimizle birlikte ortak bir geleceğe yürümeye devam edeceğiz. Bu anlayışla ilk fırsatta bu defa Afrika'nın en güneyine ineceğiz ve Afrika'nın güneyindeki ülkeleri kapsayan bir seyahati şu anda planlıyoruz. Kıtada ayak basmadık yer bırakmayana kadar durmayacağız, dinlenmeyeceğiz."
-"Sefer bizden zafer Allah'tan"
Erdoğan, Türkiye'nin bir yandan uluslararası düzeydeki ilişkilerini geliştirmek için çabalarken diğer yandan ekonomisini güçlendirmeye, aynı zamanda da güvenlik politikalarını hayata geçirmeye gayret ettiğini belirtti.
Bir süredir güvenlik önceliklerinin en başında Suriye'deki gelişmelerin yer aldığına işaret eden Erdoğan, bugün 46. gününe giren Zeytin Dalı Harekatı'nda görev alan tüm güvenlik güçlerine bir kez daha Rabbinden başarılar diledi. Erdoğan, "Şüphesiz ki sefer bizden zafer Allah'tandır." diye konuştu.
-"Kirli pazarlıkların aracı haline getiren teröristler"
Erdoğan, şu ana kadar 700 kilometrekarenin üzerinde bir alanın teröristlerden temizlendiğini ve kontrol altına alındığını, 2 bin 872 teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi.
TSK ve jandarma personelinden 41 askerin, Özgür Suriye Ordusu'ndan (ÖSO) 159 kardeşinin şehit olduğunu ifade eden Erdoğan, tüm şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ve millete başsağlığı diledi.
Erdoğan, şehitleri Arif Nihat Asya'nın, "Şehitler tepesi boş değil/Toprağını kahramanlar bekliyor./Ve bir bayrak dalgalanmak için/Rüzgar bekliyor/Destanı öksüz, sükutu derin meçhul askerin; /Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye /Yattığı toprak belli/Tuttuğu bayrak belli/Kim demiş meçhul asker diye?" dizeleriyle ve fatihalarla yad ettiklerini söyledi.
Duanın aminini Mehmet Akif Ersoy'un, "Millet için ordum etti mi sefer/Kükremiş arslan kesilir her nefer/Döktüğü kandan göğe vursun zafer/ Toprağa bir damlası boşa akmasın/Amin desin hep birden yiğitler/Allahu ekber/ gökten şehidler/ Amin. Amin/ Allahu ekber. Allahu ekber." dizelerini okuyarak yapan Erdoğan, "Döktüğü kanın tek damlası dahil boşa gitmeyen bizim askerimizin yattığı toprak da tuttuğu bayrak da hamdolsun bellidir. Ruhunu ve bedenini kirli pazarlıkların aracı haline getirmiş, kime hizmet ettiği belli olmadan, geberip giden teröristleri kimse hatırlamayacak. Ama biz şehitlerimizin hatıralarını, ilelebet kalbimizde ve destanlarımızda yaşatacağız." ifadelerini kullandı.
-"Güven ve huzur adası"
Zeytin Dalı Harekatı'nda gelinen nokta itibarıyla terör örgütünün sınırlarıyla olan irtibatının artık tamamen kesildiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Örgütün ciddi yığınak yaptığı, direniş gösterdiği yerler arasında bulunan Raco ve Şeyh Hadid, büyük çarpışmalar sonucu teröristlerden temizlendi. Son günlerdeki önemli gelişmelerden biri de hem bölgenin kontrolü hem de örgütün hareket kabiliyetinin sınırlanması bakımından kritik öneme sahip, Meydanlı Barajı çevresinin ele geçirilmesidir. Yine önemli direnç noktalarından olan Cinderesi'ne yönelik baskı, ciddi şekilde arttı. Hem havadan hem karadan Cinderesi'ndeki teröristler sürekli sıkıştırılıyor. Çok yakında burası da temizlenecek ve böylece Afrin şehir merkezinin kuşatması önünde bulunan en büyük engellerden biri daha aşılmış olacaktır. Bundan sonra sıra Afrin şehir merkezinin kuşatılarak orada yuvalanmış teröristlerin başlarının ezilmesine geliyor.
Harekatın bundan sonraki kısmının çok daha hızlı şekilde yürüyeceğine inanıyorum. Kahraman askerlerimizin, teröristlerin boyunduruğundan kurtardıkları her yerde, bölge halkı tarafından nasıl sevinçle karşılandıklarını sizler de görüyorsunuz. Askerlerimizin kanları pahası ele geçirdikleri yerlere diktikleri şanlı bayrağımızın dalgalandığı her yer, adeta bir güven ve huzur yuvası haline dönüşüyor. Şair diyor ya 'Dalgalandığın yerde ne korku ne keder/Gölgende bana da bana da yer ver/ diyor ya. İşte Afrin'de de onun gölgesine sığınan korkudan ve kederden azat oluyor. Silahlı kuvvetlerimizin Genelkurmay Başkanı'ndan diğer kuvvet komutanlarına varıncaya kadar bölgede operasyonu yöneten tüm komutanlarımıza, eratımıza hepsine A'dan Z'ye şahsım ve milletimizin adına şükranlarımızı sunuyorum. Şüphesiz ki ÖSO'yu bir yere koymak mümkün değil. Ana muhalefetin başındakiler veya temsilcileri, ÖSO'ya bir terör örgütü yakıştırmasını yapacak kadar densiz olsalar da bizim için onlar bizim o mücadeledeki en önemli kardeşlerimizdir, beraber bu mücadeleyi verdiğimiz kardeşlerimizdir."
(Sürecek)