Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi, Türkiye'nin 4 milyon sığınmacıya ev sahipliği yaptığını belirterek, "Şu anda 1 milyar avroluk yardımda bulunuldu. Ancak bu, Türkiye'nin bütün çabalarını karşılamıyor. Biz bunun farkındayız, ancak biz şu anda son sözleşmeyi imzalıyoruz bugün bu süreçle ilgili olarak." dedi.
Varhelyi, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Dışişleri Bakanlığındaki görüşmesinin ardından ortak basın toplantısında konuştu.
Görüşmede, yeni zorluklar ve jeopolitik ortamın getirdiği güçlüklerle nasıl baş edileceğinin konuşulduğunu kaydeden Varhelyi, "Biz birlikte barışı, istikrarı ve refahı sağlamak istiyoruz." dedi.
Varhelyi AB Konseyi tarafından kendilerine AB-Türkiye ilişkilerindeki olumlu gündem üzerine rapor hazırlama görevi verildiğini hatırlatarak, "O nedenle benim bugünkü ziyaretimde de altını çizeceğim şey, bu işbirliğinin tasarımını yapmak. Bu ortaklığın inandığım kadarıyla çok önemli bir potansiyele sahip olduğunu hepimiz görüyoruz." şeklinde konuştu.
AB ile Türkiye arasında yeni ortaklık anlaşması Dijital Avrupa Programı'nın tamamlanarak imzalandığına işaret eden Varhelyi, programın yatırımları kolaylaştıracağını kaydetti.
Varhelyi, ekimde Türkiye Yatırım Platformu'nun açılışı için Türkiye'de bulunduğunu hatırlatarak, 370 milyon avro değerinde bir bütçenin kamu ve özel sektör yatırımlarında, en az 2 milyar avroluk yatırım ortamında bu platformun operasyonel hale getirildiğini belirtti.
Platformun Türkiye ekonomisine katkı sağlayacağını vurgulayan Varhelyi, "Bu sadece ekonomik bağlarımızı güçlendirmeyecek, aynı zamanda Türkiye'de ve Avrupa'da istihdamı da artıracaktır." şeklinde konuştu.
- "Hızlı bir şekilde hareket etmek istiyoruz"
Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası yapılan çalışmalardan bahseden Varhelyi, "1 milyar avroluk bir taahhütte bulunuldu Avrupa Birliği tarafından. Önümüz kış biliyorsunuz ve hızlı bir şekilde hareket etmek istiyoruz." dedi.
Varhelyi, halihazırda 150 milyon avroluk bir insani yardımda bulunulduğunu ve ayrıca 470 milyon avroluk başka paket hazırlandığını hatırlatarak, bunun deprem yardımı ve yeniden yapılandırma için kullanılacağını kaydetti.
Bunun yanı sıra, rehabilitasyon ve yeniden yapım çalışmalarına AB Dayanışma Forumu aracılığıyla da katkıda bulunulmak istendiğini söyleyen Varhelyi, "Bu da yine Türkiye tarafından talepte bulunulmuştu, 400 milyon avroluk bir fon. Şu anda halihazırda Komisyonda bulunuyor ve eş yasa koyucular tarafından değerlendiriliyor Komisyonun tavsiyeleri doğrultusunda." diye konuştu.
Varhelyi, ayrıca, Avrupa Yatırım Bankasının olumlu geri bildirimde bulunduğunu söyleyerek, bunun depremde etkilenen bölgelerdeki belediyelere yönelik kullanacağını aktardı.
Türkiye'nin sığınmacılar konusunda yaptığı çalışmalar için müteşekkir olduğunu aktaran Varhelyi şunları kaydetti:
"Türkiye, Suriye'den 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapmakta. Uzun yıllardır bu kişilere ev sahipliği yapmakta ve şu anda 1 milyar avroluk yardımda bulunuldu ancak tabii ki bu Türkiye'nin bütün çabalarını karşılamıyor. Biz bunun farkındayız ancak biz şu anda son sözleşmeyi imzalıyoruz bugün bu süreçle ilgili olarak. Bu da 781 milyon avroluk bir sözleşme. Bu, göç ve mültecilerle ilgili AB'nin şimdiye kadar imzaladığı en büyük sözleşme ve bu da doğrudan Türkiye'deki mültecilere yönelik kullanılacak."
Varhelyi, gümrük birliği, piyasaya erişim ve vize kolaylaştırması alanlarında ilerlemeye hazır olduklarını, bu konulara ilişkin oldukça iyimser olduğunun altını çizdi.
Ortak çalışmalar neticesinde yıl sonuna doğru Türkiye'yle somut adımlar atılacağına işaret eden Varhelyi, "(AB) Yüksek Temsilci Josep Borrell'in sunacağı belgede de bununla ilgili olumlu sonuçlar yer alacaktır diye düşünüyorum." dedi.
- "2030 itibarıyla yeni üyeler olacaktır"
Basın mensuplarının Türkiye'nin AB'den beklentilerine ilişkin sorusunu cevaplayan Varhelyi, şimdiye kadar AB Konseyi Başkanı Charles Michel'in beyanlarının her yerde duyulduğunu aktararak, AB Komisyonu'nun hazır olduğunu teyit edebileceğini dile getirdi.
Varhelyi, 2030'da genişleme için çalışmalara başlandığını ve yeni üyelere AB'nin kapılarını açabileceğini ifade ederek, "Biz kendi tarafımızda durmadan çalışıyoruz. En nihayetinde üye devletlerin de yavaş yavaş siyasi olarak harekete geçtiklerini, yatırımlarda bulunduklarının görüyoruz. 2030 itibarıyla yeni üyeler olacaktır. Olması için her iki tarafın da çalıştığını söyleyebilirim." dedi.
Türkiye'nin AB'ye aday ülke olarak konumuna bakıldığında AB'nin bulunduğu konumun son derece net olduğunu vurgulayan Varhelyi, AB Konseyi tarafından 2018'de bu karara varıldığını ve müzakerelerin şu an bekleme aşamasında olduğunu anımsattı.
Varhelyi, müzakerelerin yeniden başlaması için AB Konseyi tarafından bazı kriterlerin öne sürüldüğünü kaydederek, "Bu kriterler demokrasi ve hukukun üstünlüğü ile ilgilidir. Bu alanlarda, bu reformlarda ileriye dönük inandırıcı bir yol haritası hazırlanması, tabii ki liderler arasında yeni tartışmaları tetikleyebilir. Sonuçta mevcut durumu değiştirmek isteyen liderler arasında bu konuyu tetikleyecektir." dedi.
(Bitti)