TBMM (AA) - TBMM Başkanı Binali Yıldırım, "Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak bilgiyle donanmış nesiller yetiştirmek için her türlü gayreti gösteriyoruz." dedi.
Yıldırım, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla 81 ilden gelen öğretmenlerle Mecliste bir araya geldi.
"Milletin Meclisine hoş geldiniz." diyerek sözlerine başlayan Yıldırım, Türkiye'nin dört bir tarafından gelen öğretmenleri TBMM'de misafir etmekten duyduğu memnuniyet dile getirdi.
TBMM'nin, millet iradesinin tecelli ettiği yer olduğunu belirten Yıldırım, "Bizler de sizlerin temsilcisi olarak ülkemizin refahı, barışı, huzuru ve kardeşliği için çalışıyoruz." diye konuştu.
Yıldırım, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e 90 yıl önce başöğretmenlik payesi verildiğini, bu nedenle 1981'den itibaren 24 Kasım'ın, Öğretmenler Günü olarak 37 yıldan bu yana kutlandığını söyledi.
Öğretmeni anlamak, değerini anlatmak için bir günün yeterli olmadığını, bunun günlerce, aylarca anlatılması gerektiğini dile getiren Yıldırım, şöyle konuştu:
"Öğretmen, milletimizin her ferdinde emeği, hakkı olan çok değerli bir insandır. Eğitim-öğretim ortak sorumluluk gerektiren bir iştir. Öğretmen, bu sürecin en büyük paydaşı ve rehberidir. Yarının büyüklerini, kendi evlatları gibi yetiştirmeye gayret eden sizlersiniz. Çocukların, gençlerin hayatına sihirli bir değnekle dokunup kimliklerinin, kişiliklerinin oturmasına katkı sağlayan sizlersiniz."
Kendisinin de bir öğretmen eşi olduğunu hatırlatan Yıldırım, eşi Semiha Yıldırım'ın rahatsızlığı nedeniyle programa katılamadığını aktardı.
- "Evlendiğim yıldan beri evimiz bir öğretmen meşalesiyle aydınlanıyor"
"Evlendiğim yıldan beri evimiz bir öğretmen meşalesiyle aydınlanıyor. Sizler gibi yüz binlerce meşale de vatanımızın her bir köşesini aydınlatıyor." diyen Yıldırım, öğretmenliğin aynı zamanda peygamber mesleği olduğuna işaret etti.
TBMM'nin ilk başkanı, Cumhuriyetin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum olan bir millet henüz bir millet adını alma yeteneği kazanmamıştır." sözünü hatırlatan Yıldırım, öğretmenin yalnızca bilgiyi aktaran değil, aynı zamanda millet şuurunu inşa eden insan olduğunu ifade etti.
- "Bugün bilgi güçtür"
Günümüzde gücün top, tüfek ve uçakta olmadığını, gücün bilgi olduğunu, güçlü ülkelerin bilgiyi üretmekle kalmadığını, nesillerini de bilgiyle donattığını vurgulayan Yıldırım, "Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak bilgiyle donanmış, bilgiye sahip olan nesiller yetiştirmek için her türlü gayreti gösteriyoruz." dedi.
Yıldırım, hükümetin, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da bütçeden en büyük payı eğitime ayırdığına dikkati çekerek, "Bu, 2003 yılından beri hiç değişmedi. Öncelik eğitimde, insana yatırım yapmakta. Taşa, toprağa yapılan yatırımın ömrü bellidir. Siz deyin 50 sene, ben diyeyim 100 sene ama insana yapılan yatırımın süresi nesilden nesile ilanihaye devam eder." ifadelerini kullandı.
Ailelerin evlatlarını okutabilmek için fedakarlık yaptığını, öğrenciden fazla dertlendiğini dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bunda şaşılacak bir şey yok. Çünkü yavrularımız bizim bugünümüz, geleceğimiz, aydınlık yarınlarımız. Hepimiz evlatlarımızın en iyi şekilde yetişmesini, vatana ve millete faydalı olmasını istemez miyiz? El birliği, gönül birliğiyle gençlerimizi en iyi şekilde yetiştirerek istikbalimizi aydınlatacağız. Bu noktada öğretmenlerimizin beklenti ve ihtiyaçlarının giderilmesi önemlidir. Bu görev de devletimizindir. Ülkemizin imkanları, kabiliyetleri ölçüsünde bu konuda ne yapılması gerekiyorsa yapılmıştır, yapılmaya da devam edecektir."
- "Her okuyan öğretmen olamaz"
Eşi Semiha Yıldırım'ın öğretmenlik yıllarını hatırlatan Binali Yıldırım, "1970'li yıllarda Semiha Hanım ilkokul öğretmeniyken sabaha kadar uzun resim defteri gibi planlar, ince ince yazılar yazarak saatlerce uğraştığını hatırlıyorum. Bazen kendisine acır, elinden alır, o yazıları yazmasına ben de yardım ederdim." dedi.
Öğretmenliğin ciddiye alınacak bir iş olduğuna dikkati çeken Yıldırım, şunları söyledi:
"Her okuyan öğretmen olamaz. Üniversite bitiren herkes 'Ben öğretmenim. En iyi şekilde öğretmenlik yaparım.' diyor. Öyle değil, bunun bir pedagojik formasyonu olması lazım. Çocukların ruh dünyasını, onların haletiruhiyesini en iyi şekilde anlaması gerekiyor. Öğretmenlik alalede bir iş değil, Eyüp Peygamberin sabrı olması lazım. Hakikaten zor iş."
- "Gençlerimizi en iyi şekilde yetiştirmekten başka yolumuz yok"
Bilim ve teknolojinin gelişmeye devam ettiğini, dünyanın da bu gelişmelere uygun olarak değişim içinde olduğunu vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Dünya küresel bir köy halini aldı. İnsanlar kendi köyleriyle kasabalarıyla şehirleriyle yetinmiyorlar, kendilerini sınırlamıyorlar. Aynı zamanda evrensel değerlerle donanmış insan yetiştirme de hedefimiz olmalıdır. Yerel değerlerimize, milli değerlerimize sadık kalarak evrensel düşünen, dünyayı kavramış nesiller yetiştirmeye ihtiyacımız var. Çocuklarımız, gençlerimiz bir yandan manevi ve milli değerlerimizi en iyi şekilde öğrenmeli, diğer yandan akıl, bilgi, adalet, ahlak gibi evrensel değerlerle de donanmalıdır. Eğer Türkiye olarak dünyada parmakla gösterilen ülke olma hedefimiz varsa çocuklarımızı, gençlerimizi, gelecek kuşaklarımızı en iyi şekilde yetiştirmekten başka yolumuz yok. Bu noktada yapmamız gereken, 21. yüzyılın imkanlarını, fırsatlarını gelecek yıllara yön verecek nesiller için seferber etmektir."
Programda konuşan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 81 ilden öğretmenlerin yalnızca kendilerini değil, Türkiye'deki bütün öğretmenleri temsilen Ankara'ya geldiğini belirtti.
Öğretmenlerin, bu anlamda şehirlerine döndüklerinde bu temsili, bütün arkadaşlarıyla paylaşacaklarını umut ettiğini dile getiren Selçuk, "Şehit öğretmenlerimizin aziz hatırasına düzenlediğimiz bu etkinlikleri yaparken onları rahmetle, saygıyla, sevgiyle anıyorum." diye konuştu.
- Öğretmenler TBMM'de ağırlandı
Meclis Başkanı Binali Yıldırım'ın ev sahipliğinde TBMM Tören Salonu'nda düzenlenen programa, 81 ilden 230 öğretmen katıldı. Yıldırım, masaları tek tek dolaşarak, öğretmenlerle tokalaştı, ayaküstü sohbet etti.
Programda, öğretmenleri temsilen kürsüye gelen Şırnak Araköy İmam Hatip Ortaokulu öğretmenlerinden Rabia Koca da bu yıl Milli Eğitim Bakanlığının, 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü şehit öğretmenlere adadığını söyledi.
Şehit öğretmenlere minnet borçları olduğunu belirten Koca, "Bu sorumluluk duygusu ve vazife bilinciyle öğrencilerimize rehber olmaya, onlarla el ele Türkiye'mizin güçlü geleceğine yürümeye söz veriyoruz." dedi.
Programda, Batman'daki terör saldırısında şehit olan öğretmen Aybüke Yalçın'ın babası ile öğretmen arkadaşlarının kurduğu koro, müzik dinletisi sundu.
Milli Eğitim Bakanı Selçuk, TBMM Başkanı Yıldırım'a ilk Türk dilbilgisi kitabının ön sayfasının yer aldığı tablo takdim etti.
Programa TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Emrullah İşler, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı İsmet Yılmaz ve TBMM Genel Sekreteri Mehmet Ali Kumbuzoğlu da katıldı.