ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hükümete geldiklerinde millete verdikleri söz gereği eğitim sistemini dershanelere ihtiyaç duymayacak hale getirmeye çalıştıklarını belirterek, "O zaman arkadaşlarıma 'Dershaneler varsa okullar niye var, bir an önce bu dershaneleri bizim tasfiye etmemiz gerekir ve her şeyi bizim okullarımızda halletmemiz gerekir' dedim. Ne yazık ki bu başarılamadı, geç başarıldı. Onun için de bu zaman kaybıyla FETÖ'ye yılda 1 milyar, 2 milyar lira para kazandırdı." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Milli Eğitim Bakanlığı 2023 Eğitim Vizyonu Tanıtım Toplantısı'na katıldı.
Eğitimde bugüne kadar atılan adımlardan istenilen sonuçların alınamamış olunmasının muhasebesini kendi içlerinde yaptıklarını, yapmayı da sürdüreceklerini belirten Erdoğan, 2023 Eğitim Öğretim Vizyonu hazırlanırken geçmişteki tüm çalışmaların değerlendirildiğini bildiğini söyledi.
Erdoğan, maziden atiye köprü kuran esnek ve geleceğe ilişkin beklentileri en yüksek oranda karşılayan bir çalışmanın ortaya çıktığına inandığını kaydetti.
Dünyanın da Türkiye'nin de değiştiğini, değişimin sürekliliği içinde bu eğitim vizyon belgesinin atılan her adımla geliştirilmeye, güncellenmeye ihtiyaç duyulmasının doğal olduğunu bildiren Erdoğan, "Asıl olan medeniyet perspektifimizi korumaktır. Bunu yaparken ne evrenseli yakalayacağız diye kendimizi inkar edeceğiz ne de mevcudu koruma saikiyle dünyadan kopacağız. Elimizdeki vizyon belgesi, bu ikisinin de birlikte mümkün olabileceği anlayışı veya bu anlayış üzerine bina edilmiştir." dedi.
Herhangi bir yatırım yanlış yapıldığında para ve zaman kaybedileceğine, en fazla hedeflerin gerisine düşüleceğine ama eğitimde yanlış yapıldığında nesillerin ve asırların yitirileceğine işaret eden Erdoğan, bunun için atılan her adımın dikkatle hesaplanması, düşünülmesi, tartılması, analiz edilmesi ve ondan sonra hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
- "Dershaneler hacıyatmaz misali ayakta kalmaya devam etti"
Eğitim işinin aceleye gelmeyeceğinin, ertelenemeyeceğinin ve geciktirilemeyeceğinin altını çizen Erdoğan, "Türkiye'nin dershane meselesi bunun en çarpıcı örneğidir." diye konuştu.
Hükümete geldiklerinde millete verdikleri söz gereği eğitim sistemini dershanelere ihtiyaç duymayacak hale getirmeye çalıştıklarına işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"O zaman arkadaşlarıma 'Dershaneler varsa okullar niye var, bir an önce bu dershaneleri bizim tasfiye etmemiz gerekir ve her şeyi bizim okullarımızda halletmemiz gerekir' dedim. Ne yazık ki bu başarılamadı, geç başarıldı. Onun için de bu zaman kaybıyla FETÖ'ye yılda 1 milyar, 2 milyar lira para kazandırdı.
Benim okulum niye var, okulum varsa onlar niye var? Neymiş, okullarda başarı yokmuş. Başarılı olacağız. Bu kimin görevi, devlet olarak bizim görevimiz. Bunu biz yapacağız. Benim Anadolu'daki bacım niye ahırındaki davarını satsın, niye kolundaki bileziğini satsın da çoğunu 'Muhakkak dershaneye göndermem gerekiyor' diyerek dershaneye göndersin.
Bunların bedelini ödedik ama artık onlar tarih oldu. Şimdi yeni bir dönem başlıyor. Ne yaptıysak, hangi tedbiri aldıysak, hangi sistemi devreye soktuysak istediğimiz neticeyi o zamanlar elde edemedik, şimdi ediyoruz. Her seferinde birtakım eller devreye girdi ve dershanelerin hacıyatmaz misali ayakta kalmaya devam ettiğini gördük. Daha sonra bu işin arkasından terör örgütlerinin çıktığına şahit olduk."
- "Kamuflajlar altında bu paralel eğitim sistemi varlığını sürdürüyor"
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin gazi bir milletin evi olduğunu, FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde çevrede 29 şehit verildiğini anlatarak, "Şimdi sizlerle beraber bu çatının altında neyi değerlendiriyoruz? Sadece milli eğitimi değil bu ülkenin değerler silsilesi içinde aklınıza ne gelirse hepsi artık bu çatının altından çıkıyor ve bu çatı altında değerlendiriliyor. Dershanelerin üzerine kararlı bir şekilde gittiğimizde de işin ucu nereye vardı, darbe girişimine." ifadelerini kullandı.
Şu anda hala bu sorunun tam manasıyla çözülebildiğini söyleyemeyeceğini belirten Erdoğan, "Ama çözüyoruz. Farklı isimler, görüntüler ve kamuflajlar altında bu paralel eğitim sistemi varlığını sürdürüyor." dedi.
Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığı 2023 Eğitim Vizyonu'nda yer alan öğretmen standardından okullar arasındaki eğitim öğretim farkının kapatılmasına kadar bir dizi düzenleme hayata geçtiğinde, bu sorunun gerçekçi bir şekilde çözülmüş olacağını bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Devletimiz için tehdide, velilerimiz için de gerçekten büyük bir yüke dönüşen bu defteri tamamen kapatmadan rahat yüzü göremeyeceğimizden de emin olunuz." diye konuştu.
- "Öğretmenlerimiz fedakarca görev yapan birer kahramandır"
Erdoğan, eğitim denildiğinde öğretmenlere ayrı bir parantez açılmazsa hem konunun eksik bırakılacağını hem de bu mesleğe haksızlık edileceğini vurgulayarak, "Bizim kültürümüzde öğretmenlerimizin üzerimizdeki hakkı neredeyse anne ve babalarımızın seviyesindedir." dedi.
Özellikle Anadolu kültüründe el öpmenin yaygınlığına işaret eden Erdoğan, otoriter yapının egemen olduğu bölgelerde ayak altı öpmenin bile söz konusu olduğunu söyledi. Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bizim kendi değerlerimizde, İslami anlayışımızda böyle bir şey var mı, yok. Ben el öptürmem, böyle bir huyum, böyle bir anlayışım yok. Çocuklara hep şunu söylerim, 'Annenin, babanın bir de hocanın elini öp, başka kimsenin elini öpme.' Bunun dışında asla. Parası var diye öp, bizim buradaki atamızdır diye öp, yok. Sadece anne, baba, hoca. Ben annemin ayağının altını da öperdim. Çünkü, cennet annelerin ayakları altındadır da onun için. Anacağım ayağını çekerdi, 'Bana cennetin kokusunu çok mu görüyorsun anam' derdim. O başka bir şey. Bizim bu kültürü, bu terbiyeyi almamız esas. Bu sebeple, hangi makama gelirsek gelelim, hangi sosyal statüye yükselirsek yükselelim öğretmenlerimize hürmeti asla eksiltmeyiz, yitirmeyiz.
Medeniyetimizin bize verdiği tavsiye şu, bana bir harf öğretenin kölesi olurum anlayışı öğretmenlik mesleğinin değerinin en çarpıcı ifadesidir. Ecdadımıza baktığımızda çoğunun öğretmenleriyle anıldığını görüyoruz. Şeyh Edebalisiz Osman Gazi, Akşemseddinsiz Fatih, İbn-i Kemalsiz Yavuz düşünülemez, onlarla düşünülür. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır' sözü de tarihimizdeki bu geleneğe işaret ediyor. Bizim gözümüzde sayıları 920 bini bulan öğretmenlerimiz bayrağımızın dalgalandığı her yerde fedakarca görev yapan birer kahramandır."
(Sürecek)