TBMM (AA) - Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Hiçbir işletmeye ayrıcalık tanınmadığı Sayıştay Raporunda da teyit edildi. 'Yandaşlara peşkeş çekiliyor' iddiaları yakışıksızdır, iftiradır. Hiç kimseye bir şey peşkeş çekmiyoruz." dedi.
Bakanlığının 2020 yılı bütçesinin TBMM Genel Kurulundaki görüşmelerinde konuşan Varank, bazı kesimlerin bölgeler arasındaki gelişmişlik farkını siyasi olarak istismar malzemesi yaptığını söyledi.
Bu kesimlere inat, her bölgenin gelişmeye ihtiyaç duyduğu alanlarda ellerini taşın altına koyduklarını ifade eden Varank, ajanslar ve kalkınma idareleri vasıtasıyla, bölgesel kalkınmayı desteklemek için yüzlerce projeye 1 senede 983 milyon liralık kaynak aktardıklarını vurguladı.
Bu projeler sayesinde Hakkari dağlarını turizmle, Harran Ovası'nı modern tarımla tanıştırdıklarını dile getiren Varank, artık şehirlerde terör ve kepenk kapatmanın değil istihdam ve üretimin konuşulduğunu belirtti.
Bazı milletvekillerin "sefalet endeksinden" bahsettiğini aktaran Varank, "Eğer endekslerden bahsedeceksek, ben de size bir örnek vereyim. 5 gün önce Birleşmiş Milletler bir endeks açıkladı. BM İnsani Gelişme Endeksinde ülkemiz ilk kez 'çok yüksek insani gelişme' kategorisine erişti. Bu endeksin hesaplanmasında ortalama yaşam süresi, eğitim ve kişi başına gelir gibi göstergeler var. Yani işin hem ekonomik hem de sosyal boyutu var. İktisadi ve sosyal kalkınma var." diye konuştu.
Kalkınma ajanslarının bu sene mesleki ve teknik eğitimde yerel farkındalığı artırmaya odaklandığına işaret eden Varank, şöyle konuştu:
"Meslek okullarının altyapılarını iyileştirmek için 90 milyon liralık kaynak tahsis ettik. Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı devam ediyor. Bugüne kadar 11 ilde 71 projeye, 533 milyon lira destek verdik. Bu sene ayrıca Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı’nı devreye aldık. 166 milyon lira kaynak tahsis ettiğimiz programla dezavantajlı grupların becerilerini geliştireceğiz. Yereldeki paydaşlarla işbirliği içinde yürüttüğümüz programın sonuçlarını, önümüzdeki günlerde ilan edeceğiz. Yatırım projelerini izleme görevi olan bölge kalkınma idarelerimiz; ayrıca kendi bütçeleriyle tarım, kırsal kalkınma, sanayi ve turizm gibi çeşitli alanlarda proje bazlı destekler sağlıyor. Bu minvalde, son beş yılda, 3 bin 308 projeye 3 milyar lira kaynak aktardık. İdareler, bakanlığımızın koordinasyonunda yeni nesil eylem planı hazırlıklarına başladı. Bu kapsamda, idareler ile kalkınma ajansları arasında daha yakın iş birliği kuracağız."
Mustafa Varank, beşeri sermayeyi en iyi şekilde geleceğe hazırladıklarını, ilk defa uygulanan Sanayi Doktora Programı ile doktora öğrencilerinin sanayide yetişmesini ve istihdamını teşvik ettiklerini, bu çerçevede bu yıl, 33 üniversite ve 82 firmanın iş birliğiyle 517 doktora öğrencisi yetiştirdiklerini söyledi.
Bu yıl ilk defa Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı'nı uygulamaya koyduklarını da anlatan Varank, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Programı açıkladığımızda inanmayanlar hatta dalga geçenler oldu. 'Türkiye'ye kim döner, gelin bu işten vazgeçin diyenler' oldu. Yaptığımız çağrıya dünyanın önde gelen üniversiteleri, araştırma merkezleri ve öncü şirketlerinden başvurular aldık. 98'i Türk, 29'u yabancı olmak üzere 127 üst düzey araştırmacı bu programdan faydalanacak. İşte size tersine beyin göçü. 1976 yılında Türkiye'den ayrılan değerli bir hocamız Fransa'dan ülkemize döndü. Üstelik tek başına da değil, biri Hint biri İtalyan iki araştırmacısını da yanında getirdi. Araştırmalarına Türkiye’de devam edecekler. Bu programla gelen tüm araştırmacılar kuracakları laboratuvarlar, yetiştirecekleri öğrenciler ve özgün bakış açılarıyla ülkemizin bilimsel iklimine benzersiz katkılarda bulunacak.
Bu sene ayrıca, ülkemizdeki üst düzey araştırmacılar için Öncü Araştırmacılar Destek Programı'nı da başlattık. Bilim kültürünü yaygınlaştırmak için bilim merkezlerinin sayısını artırıyoruz. Şimdiye kadar 6 bilim merkezi kurduk. Antalya Kepez Bilim Merkezini önümüzdeki sene ziyarete açacağız. Gaziantep ve Şanlıurfa'da bilim merkezi kurma çalışmalarına da başladık. Çocuklarımız ve gençlerimiz icat çıkarsın, hayallerinin peşinden koşsun diye yeni programlar tasarlıyoruz. Bu sene 400 bin öğrencimiz TÜBİTAK Bilim Fuarları sayesinde bilimsel proje hazırlayıp sunma imkanı elde etti. İkincisini düzenlediğimiz TEKNOFEST, 1 milyon 720 bin ziyaretçiyle dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali oldu. Yerli ve yabancı 17 bin 373 takım ve 50 bin yarışmacı, 19 farklı teknoloji yarışmasında TEKNOFEST heyecanını yaşadı. Ayakları yere basmayan festivalimize üçüncü yılında Gaziantep ev sahipliği yapacak. Adeta bir dip dalgaya dönüşen teknoloji ve inovasyon ruhunu bu sefer Güneydoğu Anadolu’dan tüm Türkiye’ye yayacağız."
- Geleceğin Teknoloji Yıldızları
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, özel yetenekli çocuklar için Geleceğin Teknoloji Yıldızları Programı'nı başlattıklarını da belirterek, programla ortaokul ve lise seviyesindeki öğrencilere 3 yıl boyunca robotikten yapay zekaya, siber güvenlikten nanoteknolojiye kadar kapsamlı ve tamamen ücretsiz teknoloji eğitimleri sunduklarını kaydetti.
Türkiye çapında 12 ilde eğitimleri başlattıklarını duyuran Varank, "2020’de 18 ilimiz daha Deneyap Teknoloji Atölyesine kavuşacak. Önümüzdeki 2 senede 81 ilde 100 Deneyap Teknoloji Atölyesi kuracağız. 5 yılda yaklaşık 50 bin öğrencimiz bu eğitimlerden yararlanacak." diye konuştu.
- 64 bin işletmeye 2,3 milyar ödeme
Varank, KOSGEB aracılığıyla bu yıl 64 bin işletmeye 2,3 milyar ödeme yaptıklarını kaydederek, ödemeler içinde imalat sanayisinin payının yüzde 62 olduğunu, 2023'e kadar bu oranı yüzde 75'e çıkaracaklarını söyledi.
KOSGEB ve yatırım teşvikleriyle elde edilen bir başarı hikayesini paylaşan Varank, destek verdikleri girişimcinin ürettiği akrep anti serum tüpünü göstererek, şöyle konuştu:
"Hikayemiz bir kadın girişimcinin akrep zehrini konu alan programı izlemesiyle başlıyor. Urfalı iki gencin hayalinden etkilenen bu girişimcimiz bu hayali bir projeye dönüştürüyor. Melek yatırım ağları kanalıyla 40 yatırımcıyı bu işe destek vermeye ikna ediyor. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi işbirliğiyle Ar-Ge çalışmalarına başlanıyor. Bu noktada bakanlık olarak biz devreye giriyoruz. Firmaya KOSGEB'den Ar-Ge ve stratejik ürün desteği veriyoruz. Bu sayede firma hedeflerine ulaşıyor. Şu anda firmanın ruhsatlı iki ayrı akrep anti-serumu var. Elimde gördüğünüz bu ürünün kilogram başına ihracat değeri 25 bin dolar. İşte katma değer, işte yüksek teknoloji, işte üreten Türkiye. Bakın Türkiye bu ürünü küresel kalite standartlarında üretebilen 4 ülkeden biri. Firmamız ihracat için ilk numuneleri Afrika’ya yolladı. Şimdi tamamı yurt dışından ithal edilen kuduz anti-serumunun Ar-Ge’sini de tamamladı, yakında ruhsat başvurusu yapacak."
Mustafa Varank, bu yıl ilk defa KOBİ'lerin dijitalleşmesini teşvik ederek destek verdiklerini, böylece hem yerli teknoloji geliştiren hem de üretimini dijitalleştirmek isteyen KOBİ’leri odaklarına aldıklarını ifade etti.
Yurt Dışı Pazar Destek Programıyla ihracat yapmak isteyen KOBİ’leri cesaretlendirdiklerini belirten Varank, "Uygulamaya yeni başladığımız KOBİ Finansman Destek Programı ile işletme ve makine teçhizat kredilerinde finansmana erişimi kolaylaştırıyoruz. Bu programda geçtiğimiz ay faiz indirdik. Kredi Garanti Fonu tarafından uygulanan yüzde 1,5’lik teminat bedelini de yüzde 1’e çektik." dedi.
KOSGEB’in faizsiz kredilerinden faydalanan işletmelerin seçiminde objektif bilişim kriterlerinin kullanıldığını dile getiren Varank, "Hiçbir işletmeye ayrıcalık tanınmadığı Sayıştay Raporunda da teyit edildi. 'Yandaşlara peşkeş çekiliyor' iddiaları yakışıksızdır, iftiradır. Hiç kimseye bir şey peşkeş çekmiyoruz. KOSGEB'in 2020 yılındaki ödeneğin bir önceki yıla göre azalmasının basit bir teknik sebebi var. O da 2017 yılında başlayan 3 yıllık destek programı ödemelerinin 2019 da bitmesinden kaynaklanıyor. Özetle şunu rahatlıkla söyleyebilirim, KOSGEB’in destek bütçesinde herhangi bir azalma yoktur." diye konuştu.
(Sürecek)