TBMM (AA) - AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, "Türkiye'yi gelecek dönemde kültür alanında dünyanın en önemli merkezlerinden biri haline getireceğiz." dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile bağlı kuruluşların 2019 yılı bütçelerinin görüşmeleri sürüyor.
Bütçe üzerine söz alan AK Parti milletvekilleri görüşlerini dile getirdi.
AK Parti Muğla Milletvekili Yelda Erol Gökcan, Türkiye'nin, her alanda gelişen ve büyüyen yapısı, istikrarlı demokrasisi, üreten ekonomisi, güçlü ve itibarlı yapısı, kültürlerin ve medeniyetlerin kavşağı olan konumuyla önemli bir cazibe ve turizm merkezi olduğunu belirtti.
TürkiyeCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde her alanda büyük atılımlar gerçekleştirildiğini anlatan Gökcan, Kültür ve Turizm Bakanlığının da gelişmeye katkı sağlayan önemli kurumlardan olduğunu bildirdi.
Kadim bir medeniyetin mirasçısı olan Türk milletinin engin bir kültür ve sanat birikimi bulunduğunu ifade eden Gökcan, "Kültürümüzü, yaşadığımız yüzyıl ve sonrasında diri kılmak, sonraki nesillere ve çağlara aktarabilmek kültür politikalarımızın temel amacıdır." dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesi üzerine konuşan AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, kendisinden önce söz alan milletvekillerinin, "AK Parti şunu yaptı, bunu yaptı." şeklinde değerlendirmelerde bulunduğunu dile getirerek, "Bunu bir yere kadar iktidar muhalefet dikotomisi içinde anlamak mümkün fakat siz Türkiye'yi daha iyi nasıl yöneteceksiniz? Bundan bahsedin." ifadelerini kullandı.
AK Parti kendisini millete bakarak hizaladığını vurgulayan Yayman, "Sizin eleştirileriniz pozitif, yapıcı eleştiri olsa başımızın tacıdır. Alırız, bunlardan faydalanırız fakat AK Parti iktidarı suyun üzerinde yürüyecek bir kabiliyet gösterse 'Suda boğulacak, yüzmesini bilmiyor.' diyecek kadar yıkıcı bir muhalefet var." dedi.
AK Parti iktidarında, Kültür ve Turizm Bakanlığında Cumhuriyet tarihi boyunca yapılmayan işlerin yapıldığını, Türkiye'nin, dil, din ve medeniyetlerin beşiği olduğunu ifade eden Yayman, şöyle konuştu:
"Biz kültürü, insanı, toplumu, geleceği inşa edecek bir alan olarak görüyoruz. Coğrafyamızda, kültürümüzde, bu topraklarda ne varsa bizim kültürümüzü bu oluşturur. Bizim kültür siyasetimizin esası vatandaşlarımızla rengine, ırkına, diline bakmadan, tarihdaşlık içerisinde, kültürdaşlık içerisinde, vatandaşlık duygudaşlığı içerisinde ve kaderdaşlık içinde bir ve beraber olmaktır. Bu anlamda gelecek dönemde Türkiye'yi kalkınma alanında, ekonomik göstergelerde dünyanın en gelişmiş 10 ülkesi arasına sokarken kültür alanında da dünyanın en önemli merkezlerinden biri haline getireceğiz."
Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun (RTÜK) bütçesi üzerine konuşan AK Parti Balıkesir Milletvekili Mustafa Canbey, AK Parti iktidarları döneminde radyo ve televizyonculuk alanında yaşanan gelişme ve ilerlemeler sonucunda demokratik yayıncılık anlayışının benimsendiğini, bu bağlamda RTÜK'ün çalışmalarını kesintisiz şekilde sürdürdüğünü belirtti.
Yapılan çalışmalarla RTÜK'ün önünün açıldığını, görev ve yetkilerini kullanmasının kolaylaştığını anlatan Canbey, RTÜK'ün, çalışmalarında demokrasinin temel unsuru olan medyanın çoğulcu ve katılımcı olmasına önem veren, bağımsızlık ve tarafsızlık anlayışını benimsediğine işaret etti.
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğünün bütçesi üzerine söz alan AK Parti İstanbul Milletvekili Ravza Kavakcı Kan da Sevim ve Saadettin Ünal'ın, Devlet Operası Çocuk Korosu'nu kurma hikayesini anlattı.
Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığının bütçesi üzerine konuşan AK Parti İstanbul Milletvekili İsmet Uçma, "Yazma eserler bir ülkenin olmazsa olmaz hazineleridir." dedi.
Dünyada Türkiye dışında yazma eserleri bu kadar fazla olan ikinci bir ülke bulunmadığını belirten Uçma, "Başka ülkelerin çeşitli kaynakları olabilir; gerçekten, petrolleri, altın madenleri ve çeşitli maden rezervleri olabilir ama bütün bunların üstünde ve ötesinde anılmaya değer, yeryüzündeki bütün bağları kurabilecek, turizm, bilim ve ekonomi alanında dünyaya örneklik teşkil edebilecek dünyaca ünlü ve nadir yazma eserler bizdedir." ifadelerini kullandı.
AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, Vakıflar Genel Müdürlüğünün, medeniyeti geleceğe taşıma misyonuyla yola çıkarak çağdaş yöntemleri ve evrenselleşme değerleriyle insanlığı vakıf ruhu ve medeniyetinde birleştiren öncü bir kurum olduğunu kaydetti.
"Her vakfiye aynı zamanda bizlere tevdi edilmiş bir emanettir. Emanete sahip çıkmak ise bizim inancımızın, itikadımızın bir gereğidir." diyen Çankırı, Vakıflar Genel Müdürlüğünün, asırlar ötesinden gelen şuur, geçmişten geleceğe uzanan inancıyla 1048'den beri hizmet verdiğini anlattı.
AK Parti'nin, iktidara geldiği 2002'nın pek çok konuda olduğu gibi vakıf geleneğinin ihyası, ecdat mirasına sahip çıkılması noktasında adeta bir dönüm noktası olduğuna işaret eden Çankırı, "Bu tarihten itibaren gerek yurt içinde gerekse yurt dışında vakıf eserlerine sahip çıkmanın gayreti içerisinde olduk. 2002'den önceki 10 yıllık dönemde yalnızca 46 kültür varlığının restorasyonu veya onarımı yapılırken son 16 yılda 5 bin 250 vakıf eserinin restorasyonu tamamlanmıştır. Cennet vatanımızın farklı ibaret mekanlarının hiçbir din, dil, ırk ve kültür ayrımına, hiçbir ötekileştirmeye maruz bırakılmadan sahiplenilmesi bizim diğer inanç mensuplarına olan bakış açımızı göstermesi bakımından çok önem arz etmektedir." diye konuştu.
AK Parti Tokat Milletvekili Yusuf Beyazıt, ecdadın, daha İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi çıkmadan insan kişiliğini koruyan vakıfları kurduğunu vurguladı.
Beyazıt, vakıf medeniyetinin uzandığı coğrafyalarda vakıf eserlerinin görüldüğünü belirterek, "Vakıflar Genel Müdürlüğü yalnızca Türkiye sınırları içinde değil, Osmanlı coğrafyasında da bu hizmetleri yerine getirmiştir." diye konuştu.