Aksa Enerji, yılın ilk yarısında FAVÖK marjını yüzde 22 seviyesinin üzerine çıkardı

Aksa Enerji'nin, yılın ilk yarısında elde ettiği 3,02 milyar lira seviyesindeki toplam faiz, amortisman ve vergi öncesi karına (FAVÖK) Afrika ve Orta Asya'daki yurt dışı yatırımların katkısı yüzde 53 olarak gerçekleşti ve FAVÖK marjı yüzde 22 seviyesini aştı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Türkiye'nin yanı sıra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Afrika ve Orta Asya'da 8 ülkede, 13 santral yatırımı ve 2 bin 700 megavattan fazla kurulu güçle faaliyetlerini sürdüren Aksa Enerji, geçen yılın ilk yarısında yüzde 18 olan FAVÖK marjını bu yılın aynı döneminde yüzde 22,4 seviyesine yükseltti.

Yurt dışı santral yatırımlarından elde ettiği döviz bazlı gelirlerin FAVÖK'e katkısı yüzde 53 seviyesine ulaşan Aksa Enerji'nin yılın ilk yarısındaki net karı da 2,38 milyar lira olarak gerçekleşti, net kar marjı yüzde 18,7'ye ulaştı.

Söz konusu dönemde, Aksa Enerji'nin cirosu ise kamuoyuyla paylaştığı 27,7 milyar liralık yıl sonu ciro beklentisine paralel olarak 13,5 milyar lira olarak gerçekleşti.

Şirket, bilanço yönetiminde attığı stratejik adımlar sayesinde satışların maliyetini geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 33 azaltarak 15,7 milyar liradan 10,5 milyar lira seviyesine düşürdü.

Aksa Enerji, farklı coğrafyalarda gerçekleştirdiği stratejik yatırımların gelir çeşitliliği ve karlılığa olumlu etkisinin yanı sıra etkin bilanço yönetim kabiliyeti sayesinde net finansal borcunun FAVÖK'e oranını 1,59 çarpan gibi sektör ortalamasının altında bir seviyede tutmayı başardı.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Aksa Enerji Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Cemil Kazancı, Aksa Enerji'nin yurt dışı yatırımlarından elde ettiği döviz bazlı gelirlerin FAVÖK'e katkısının finansallara yansıdığını ve şirket gelirleri için doğal bir hedge mekanizması oluşturduğunu belirtti.

Aksa Enerji'nin 2030 hedeflerine somut adımlarla ilerlediğinin altını çizen Kazancı, "Biz Aksa Enerji olarak 'Sürdürülebilir Yüksek Büyüme' stratejimiz doğrultusunda faaliyet gösterdiğimiz ülkelerin enerji arz güvenliklerine doğrudan katkı sağlayarak ülkelerin refah ve kalkınmasına uzun vadeli destek olurken, şirketimizin enerji üretim portföyünün kaynak çeşitliliğini artırmak suretiyle de karşılıklı bir kazan-kazan ekosistemi yaratıyoruz." ifadelerini kullandı.

Kazancı, kazan-kazan ekosistemi doğrultusunda Türkiye'nin 2053 "sıfır karbon" hedefine ilerlemesine ve ülkenin enerji ithalatının düşürülmesine katkı sağlamanın yanı sıra yenilenebilir enerji yatırımlarıyla Aksa Enerji'nin üretim portföyünü kaynak çeşitlendirmesiyle güçlendirmek amacıyla yıl başından bu yana 6 şehirde toplam kapasitesi 561,04 megavat seviyesine ulaşan depolamalı rüzgar ve güneş santrali ön lisansı aldıklarını ifade etti.

Temmuzda Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu (KIB-TEK) ile Aksa Enerji arasında tarihi bir sözleşmenin imzalandığını anımsatan Kazancı, şunları kaydetti:

"İmzaladığımız 15 yıllık ABD doları bazlı yeni sözleşme ile yapılacak fizibilite sonrası, denizaltı elektrik kablosuyla Türkiye ile KKTC arasına enerji köprüsü kurarak yıllardır kurulan bir hayali gerçeğe dönüştüreceğiz. Bunun yanı sıra, KKTC halkının kesintisiz enerji erişimine en hızlı şekilde çözüm sunmak amacıyla bir sene içerisinde Kalecik Kombine Çevrim Akaryakıt Santralimize 35 megavat ek kapasite yatırımı yaparak adadaki kurulu gücümüzü 188 MW seviyesine çıkaracağız. Aksa Enerji olarak küresel ölçekte yenilenebilir enerji ve enerji dönüşümü odaklı projeleri yakından takip ediyoruz ve yeni yatırımlarla şirketin orta ve uzun vadeli stratejik hedeflerine emin adımlarla ilerleyeceğiz."