AK Parti'nin Amasya mitingi

AMASYA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ülkemize Viyana kuşatmasındaki hataları tekrarlatmak isteyenler var. Şayet doğru adımlar atarsak, tarihin akışını değiştirebileceğimiz birtakım konuları bizi oyalayarak, dikkatimizi başka yerlere yönlendirerek çıkmaza sokmaya çalışıyorlar. Bu hesabın dışarıda olduğu gibi içeride de destekçileri bulunuyor." dedi.

Erdoğan, partisince Yavuz Selim Meydanı'nda düzenlenen mitinge katılarak, vatandaşlara hitap etti.

Konuşmasına, "Tarihe istikamet çizen, milli mücadeleye yön veren Amasya. İstiklal harbimizin resmen ilan edildiği kurucu şehir Amasya. Dün olduğu gibi bugün de 'Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararlılığı kurtaracaktır' diyen Amasya." ifadeleriyle başlayan Erdoğan, Amasya'nın bugün bir başka olduğunu belirterek, "Sen ne güzel bir şehirsin Amasya, sizleri yürekten selamlıyorum Amasya." diye konuştu.

Amasya'nın ilçelerini de tek tek sayarak selamlayan Erdoğan, "Bizi bugün bir kez daha Amasya'ya kavuşturan Rabbime sonsuz hamdüsenalar olsun." dedi.

- "Biz unutmuş olabiliriz, elin oğlu unutmuyor"

Amasya'nın Viyana kapılarına dayanan Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın şehri olduğunu anımsatan Erdoğan, "Viyana kuşatmasını biz unutmuş olabiliriz, unutmayın elin oğlu unutmuyor. Ülkemizden 16 bin 500 kilometre uzaktaki Yeni Zelanda'daki bir terörist çıkıyor, cami basıp, 51 kardeşimizi şehit ediyor. Silahının üzerine yazdığı tarihlerden biri de Viyana kuşatmasının tarihi olan 1683'tür." ifadesini kullandı.

İstanbul'dan, Viyana'ya giden Kara Mustafa Paşa'nın aslında şehri alabilecekken tarih boyunca hep yaşanan bir sıkıntı sebebiyle geri dönmek zorunda kaldığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu sıkıntı kimi dönemlerde birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize, en önemlisi de kızıl elmamıza yeteri kadar sahip çıkamıyor oluşumuzdur. Viyana hadisesi bize bu durumun nelere mal olduğunu göstermesi bakımından gerçekten ibretliktir. Viyana'yı aşsak, Avrupa bizim olacakken Viyana'dan döndük, Trakya'daki topraklarımızı bile bize çok görüyorlar. Kardeşlerim, biz buraya nereden geldik biliyor musunuz, 22 milyon kilometrekareden küçüldük, küçüldük, küçüldük 780 bin kilometrekareye geldik. Nereden nereye?"

"Bize Anadolu'yu da çok görüyorlar." ifadesini kullanan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bugün de ülkemize Viyana kuşatmasındaki hataları tekrarlatmak isteyenler var. Şayet doğru adımlar atarsak, tarihin akışını değiştirebileceğimiz birtakım konuları bizi oyalayarak, dikkatimizi başka yerlere yönlendirerek çıkmaza sokmaya çalışıyorlar. Bu hesabın dışarıda olduğu gibi içeride de destekçileri bulunuyor. Türkiye'yi tökezletmek ve hedeflerinden uzaklaştırmak için terör örgütleri dahil herkesle iş birliği halindeler."

Teröristlerin Türkiye'de veya bölgesinde yaptığı eylemleri işlerine geldiği şekilde ve ölçüde dünya kamuoyuna yansıtanların Batı'daki saldırıları görmezden geldiklerine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Halbuki Irak'ta, Suriye'de DEAŞ neyse, PKK/PYD neyse Avrupa'da, Amerika'da yükselen ırkçılık ve İslam düşmanlığı da aynısıdır. Her ikisinin de hedefinde doğrudan doğruya insanlık vardır, masum insanlar vardır, Müslümanlar vardır. Yeni Zelanda'daki katliamı gerçekleştiren terörist, bu husumetin sonuçlarının nereye kadar varabileceğini göstermiştir. Artık dünyada hiçbir yerin, hiçbir coğrafyanın, hiçbir kültürün terörün zehrinden ve kanlı pençelerinden kendini kurtaramayacağı açıkça ortadadır."

Terör örgütleri konusunda ikircikli davranma döneminin artık kapanması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"DEAŞ'ı kötü, PKK/PYD'yi cici gösterme çabalarının sonu yarın öbür gün dünyanın hiç umulmadık yerlerinde terörün baş göstermesi, can almasıdır. Buradan Avrupalı ve Amerikalı dostlarımız başa olmak üzere, tüm dünyayı PKK/PYD terörü konusunda da ırkçı İslam düşmanı terör konusunda da ikaz ediyoruz. Gelin bu iş daha fazla dallanıp budaklanmadan tüm terör örgütlerine karşı ortak bir tavır geliştirelim. DEAŞ'ı nasıl bitirdiysek PKK/ PYD'yi de ırkçı ve İslam düşmanı örgütleri de aynı şekilde bitirelim. İşte o zaman dünya hepimiz için çok daha huzurlu, çok daha güvenli, çok daha yaşanılabilir bir yer haline gelecektir."

(Sürecek)