AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan: (1)- "Ülkemizin yükselişini durdurmak için sahnelenen her senaryonun amacı, Türkiye'yi yeniden kendi içine kapatmak, enerjisini ve zamanını boşa harcatacak işlerle uğraştırmaktı. Biz işte bu tu
ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ülkemizin yükselişini durdurmak için sahnelenen her senaryonun amacı Türkiye'yi yeniden kendi içine kapatmak, enerjisini ve zamanını boşa harcatacak işlerle uğraştırmaktı. Biz, işte bu tuzağa düşmeyerek, içeride nelerle uğraşırsak uğraşalım asıl hedeflerimizden asla şaşmadık." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen partisinin 132'nci Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.
Geçen hafta Kızılcahamam'da AK Parti'nin 29. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın gerçekleştirildiğini anımsatan Erdoğan, toplantıda gerek partinin gerekse ülkenin gündemindeki konularla ilgili kapsamlı sunumlar, müzakereler yapıldığını, bugün de bu toplantının gerçekleştirildiğini söyledi.
Erdoğan, Türkiye'nin güvenliğinden ekonomisine kadar her alanda kritik bir dönemden geçtiği günlerde yapılan istişarelerin, toplantılarda ortaya konan görüşlerin gerçekten çok ama çok kıymetli olduğuna inandığını belirtti.
"Rabbimiz, bize her işimizi kendi aramızda istişareyle yürütmemiz gerektiğini emrediyor." diyen Erdoğan, buna uygun şekilde her fırsatta ve her düzeyde istişare mekanizmalarını çalıştırdıklarını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, en büyük istişareyi de milletle yaptıklarını, AK Parti'yi kuran ve bugünlere getiren millete şükran borçlarını her alanda en iyi hizmetleri getirerek, en büyük yatırımları yaparak, en geniş hak ve özgürlükleri sağlayarak ödeyebileceklerini dile getirdi.
Bu inançla çıktıkları yolda 18'inci yılı geride bıraktıklarını anımsatan Erdoğan, "İnşallah daha nice yıllar boyunca milletimize hizmet etmeyi sürdüreceğiz. AK Parti'nin varlık sebebi olan millete hizmet davasını ileriye taşımak için her fırsatı değerlendiriyoruz. 7'nci Olağan Kongre sürecimizi de bunun için bir imkan olarak görüyoruz. Delege seçimleri, belde, ilçe, il kongreleri ve ardından yapacağımız olağan büyük kongremizle inşallah bu süreçten çok daha güçlenerek çıkacağız." diye konuştu.
- "Milletimizin her bir ferdini AK Parti'ye davet ediyorum"
Değişimin hayatın bir gerçeği olduğunun altını çizen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu hakikati AK Parti içinde bayrak yarışında bir görev değişimi şeklinde hayata geçiriyoruz. Buradan milletimizin her bir ferdini AK Parti kadrolarında görev almak üzere partimiz saflarına katılmaya davet ediyorum. AK Parti içinde çalışan, gayret gösteren, kendisini geliştiren herkese tüm kapılar sonuna kadar açıktır. Bunun için AK Parti hiçbir zaman eskimeyecek, hiçbir zaman diriliğini, gücünü, enerjisini, icraat kabiliyetini kaybetmeyecek bir partidir. Sizlerden beklentim, büyük kongre sürecini AK Parti'nin bu vasfına uygun şekilde yürütmenizdir. Her fırsatta ifade ettiğim gibi partimiz şahısların partisi değildir. Bu parti, milletin partisidir. Milletimizin bize emanet ettiği davayı sahiplenmek ve en yükseğe çıkarmak için üstlendiğimiz görevlerde en iyisini yapmanın gayreti içinde olacağız. Asıl olan medeniyet, kültür, tarih ve kalkınma davamızın ayakta kalması ve güçlenmesidir. Şahıslar gelir geçer ama dava her zaman, hep baki kalır. AK Parti için siyaset budur, böyle kalmaya da devam edecektir."
Kuruluşundan bugüne AK Parti'nin temsilcisi olduğu davaya katkı sunan, emek veren, değer katan herkese şükranlarını sunan Erdoğan, kongrelerde görev alacak veya görevlerine devam edecek isimlerin bu şuurla hareket edeceklerine yürekten inandığını söyledi.
- "Bu vasıflara sahip pek az ülke görebilirsiniz"
Türkiye'nin binlerce yıllık medeniyet birikimi ve devlet geleneği olan bir ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, dünyada bu vasıflara sahip pek az ülke bulunduğunu, sahip olunan bu büyük hazinenin kıymetinin bilinmesi gerektiğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Ülkemizi yıllarca kendi iç meseleleriyle uğraştırarak tarihi ve temsil ettiği değerleri unutturmaya çalıştılar. Bundan 107 yıl önce Balkan Savaşı başladığında kendi iç sorunlarımızla o kadar meşguldük ki 15 günde neredeyse tek kurşun atmadan 168 bin kilometre kare vatan toprağını kaybettik. Takip eden 8 yıl içinde Balkanlar'da 5 milyon Müslüman katledildi. Canlarını kurtarabilenler ise perişan şekilde Anadolu topraklarına dağıldı, sığındı. Çanakkale'de birlik ve beraberlik içinde hareket etmemiz sayesinde düşmanı yenilgiye uğrattık. İstiklal Harbimizi de aynı güçle zafere ulaştırdık. Cumhuriyetimizi kurduktan sonra ise maalesef birlik ve beraberlik iradesini ülkemizi hak ettiği yere ulaştıracak seviyede ortaya koyamadık. Kendi içimizdeki kavgalarla, çekişmelerle, farklılıklarla o kadar meşguldük ki asıl hedeflerimize bir türlü odaklanmadık. Tek parti zulmünden darbeler dönemine kadar yaşadığımız her sıkıntının amaçlarından biri Türkiye'yi kendi içine kapanık bir şekilde tutmaya devam etmekti. Önce rahmetli Menderes, ardından rahmetli Özal ve son olarak AK Parti iktidarları döneminde Türkiye bu kısır döngüyü kıracak adımlar atabildi. Hiç şüphesiz en bu hamlelerin en büyüğü ve en etkilisi AK Parti döneminde gerçekleşti."
Türkiye'nin demokraside ve ekonomide gösterdiği atılımla bölgesinde ve dünyada etkili bir ülke konumuna yükseldiğini belirten Erdoğan, bu süreçte pek çok engeli aşmak, pek çok sıkıntıyı göğüslemek, pek çok saldırıyı bertaraf etmek mecburiyetinde kaldıklarını vurguladı.
Attıkları her adımda önlerine kurulan tuzaklarla, çıkartılan engellerle karşılaştıklarına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ülkemizin yükselişini durdurmak için sahnelenen her senaryonun amacı Türkiye'yi yeniden kendi içine kapatmak, enerjisini ve zamanını boşa harcatacak işlerle uğraştırmaktı. Biz, işte bu tuzağa düşmeyerek, içeride nelerle uğraşırsak uğraşalım asıl hedeflerimizden asla şaşmadık. Vesayet planlarından Gezi olaylarıyla sokakların karıştırılmasına, 17/25 Aralık girişiminden çukur eylemlerine ve 15 Temmuz hain darbe teşebbüsüne kadar her saldırının gerisinde bu gaye vardı. İçeride başarılı olmayınca bu defa sınırlarımız boyunca dizayn ettikleri yeni tehditlerle karşımıza çıktılar. DEAŞ diye arkası karanlık bir örgütü kullanarak, bölgemizle birlikte ülkemizi de kana ve ateşe boğmaya çalıştılar. PKK'nın Irak ve Suriye'deki yapılanmasını besleyerek, büyüterek her türlü silah ve malzemeyle teçhiz ederek üstümüze saldılar. Demokrasimize ve bağımsızlığımıza saldıran FETÖ terör örgütüne karşı yürüttüğümüz mücadelede bizi yalnız bıraktılar. Bu süreçte elbette ekonomiyi de bir silah gibi kullanmakta geri kalmadılar. Türkiye'nin bu kadar yükü çekemeyeceğini ve dizleri üstüne çökeceği sandılar ama hamdolsun başaramadılar. Allah'ın yardımı ve milletimizin birliği, beraberliği, basiretiyle bu saldırıların hepsini de boşa çıkarttık. Sadece bununla da kalmadık tehditleri kaynağında kurutmak üzere harekete geçtik."
(Sürecek)
Kaynak:
Bu haber toplam 75 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.