AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş, canlı yayında soruları yanıtladı: (2)
"(İlker Başbuğ'un açıklamaları) Bunu bir FETÖ işiymiş gibi göstermek son derece sakıncalıdır, millet iradesine haksızlıktır, milletvekillerinin iradesine haksızlıktır"- "(CHP'nin İş Bankası'ndaki hisseleri) Bununla ilgili çalışma, belli bir noktaya geldi.
ANKARA (AA) - AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, emekli Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un açıklamalarına ilişkin, "Bunu bir FETÖ işiymiş gibi göstermek, son derece sakıncalıdır, millet iradesine haksızlıktır, milletvekillerinin iradesine haksızlıktır." ifadesini kullandı.
Kurtulmuş, 24 TV canlı yayınına katılarak, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Emekli Genelkurmay Başkanı Başbuğ'un açıklamalarının sorulması üzerine Kurtulmuş, "Ben bir kere asker torunu olarak söylüyorum; Türk Silahlı Kuvvetlerine yapılacak en büyük haksızlık, hakaret, Türk Silahlı Kuvvetlerini siyasetin bir aracı hale getirmektir. Siyaset ve yarış bellidir burada. Askerler de yarışabilir, üniformalarını çıkartanlar girer. Nitekim geçmişte olmuştur, emekli generallerden siyasetin içine girenler olmuştur. Ama Türk Silahlı Kuvvetlerini maniple edecek anlama gelecek işlerin yapılmaması gerekir." şeklinde konuştu.
"Türk Silahlı Kuvvetlerinin içerisinde mesaj vermek ya da siyasete mesaj vermek devri geride kaldı." diyen Kurtulmuş, "Bakın burada iki şeyin altını çizmek lazım. Birisi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin sivil iradenin emri altına girmiş olması. Türkiye'de 18 yıllık AK Parti zamanındaki en önemli devrimsel nitelikteki kazanımlardan birisidir. Yani bunlardan birisi de Sayın Başbuğ'un bahsettiği o sivil mahkemelerde yargılanma meselesidir. Bütün demokratik ülkelerde böyledir böyle olması gereklidir, atılmış önemli bir adımdır geç kalınmış bir adımdır. Keşke Türkiye bunları 1970'lerde yapabilseydi." değerlendirmesinde bulundu.
"Bunu bir FETÖ işiymiş gibi göstermek son derece sakıncalıdır, millet iradesine haksızlıktır, milletvekillerinin iradesine haksızlıktır." ifadesini kullanan Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"FETÖ o zaman böyle bir şeye destek vermiş olabilir o ayrı bir şey ama bu sivil siyasetin destek verdiği bir şey sivil siyasetle büyük bir konsensüs ile ortaya çıkmış olan bir karar ve milletin vekilleri Türkiye Büyük Millet Meclisinde karar almış bunu yasalaştırmış adımlar atılmış. Gerçekten son derece olumlu sonuçlar alınmış bunun üzerinden bir FETÖ tartışması açmak son derece talihsizliktir."
- "Vatandaşlarımız rahat olsun"
Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve AK Parti'nin FETÖ ile mücadelesinin sürdüğünü vurgulayarak, "Nerede varsa kim varsa bunların hepsini temizlemek için devlet bunu bir devlet politikası haline getirmiş vaziyette sonuna kadar gidilecektir. Vatandaşlarımız rahat olsun, nerede hangi FETÖ'cüler varsa hangi etkiyi hala bugün sürdürüyorlarsa onlar ortadan kaldırılacak ve devlet bütünüyle bu örgütten temizlenecek." dedi.
Kurtulmuş, FETÖ'nün siyasi ayağı tartışmalarına ilişkin soruya şu yanıtı verdi:
"Şimdi bu tartışmaya girmek istemem ama FETÖ'nün bir terör örgütü olarak ortaya çıktıktan sonra destek verdiği siyasetçiler kimlerse onları da görmemiz lazım. 2014 seçimleri, 2019 seçimlerinde Tayyip Erdoğan karşıtı cephenin bütün adaylarına destek verilmesi için kapı kapı dolaşanlar kimlerdi? Televizyonlarda efendim işte hatta ve hatta şu anda kaçak olan medyadaki önemli isimler, isimlerini zikretmiyorum isimleri üzerinden çok açıkça İstanbul ve Ankara seçimlerinde Tayyip Erdoğan'ın karşısında kim varsa ona oy verin diye propaganda yapan FETÖ'cü kaçaklar kimlerdi? Şimdi böyle baktığınız zaman yani siyasette çok parti ile Ecevit ile de çok yakın ilişkisi içerisinde olmuş, Özal ile Demirel ile de ilişki içerisinde olmuş bir örgütten bahsediyoruz. Çok sayıda bakanla ve milletvekili ile bir şekilde teması olmuş bir yapıdan bahsediyoruz. O zaman bir terör örgütü olarak kabul edilmiyor. Ama terör örgütü olarak kabul edildikten sonra bunların doğrudan açıktan kimlere destek verdiği de ortadadır. Bu milletin aklıyla da alay etmesinler."
- "Çalışma belli bir noktaya geldi"
Kurtulmuş, CHP'nin İş Bankası'ndaki hisselerine ilişkin soru üzerine, şunları kaydetti:
"Bununla ilgili çalışma belli bir noktaya geldi. Hukukçular son çalışmaları yapacaklar. En doğru düzenleme neyse onu getirip bu düzenlemeyi gerçekleştireceğiz. Önce vatandaşlarımızın da anlaması için şunu söylemek isterim; mevcut yasalarımıza göre hiçbir siyasi partinin ticaret yapması mümkün değildir. Ticaret yapmaktan kasıt, sadece şu bardağı alıp satmak değildir. Herhangi bir şirkete ortak olmak, herhangi bir şirketin yönetiminde bulunmak bunlar da ticaret yapmanın bir faslıdır.
Cumhuriyet Halk Partisinin ya da bir başka partinin herhangi bir şirketin yönetim kurulu üyesi olması orada yönetici olması orada ticarete konu olan bir şirketin yönetiminde bulunması yasal olarak mümkün değildir. Ama filhakika gerçekte baktığınız zaman Cumhuriyet Halk Partisi, İş Bankası yönetim kuruluna, yönetim kurulu üyelikleri vermiştir. Geçmişte birkaç sefer bu düzenleme yapılmış yani Demokrat Parti, bunun hukuka aykırı olduğu öne sürülerek Cumhuriyet Halk Partisinin bu hisselerinin bir şekilde devredilmesi gündeme gelmiş, aynı şekilde 12 Eylül darbesinden sonra bu gerçekleştirilmiş. Çok uzun bir tartışma."
(Bitti)
Kaynak:
Bu haber toplam 127 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.