Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığı'nda Birinci Dünya Savaşı'nın oluşturduğu tahribatın izleri siliniyor
Bitlis'in Ahlat ilçesinde dünyanın en büyük Türk İslam mezarlığı olma özelliğini taşıyan Selçuklu Meydan Mezarlığı'nda Birinci Dünya Savaşı'nda oluşan tahribat, yürütülen kazı ve restorasyon çalışmalarıyla gideriliyor.UNESCO...
Bitlis'in Ahlat ilçesinde dünyanın en büyük Türk İslam mezarlığı olma özelliğini taşıyan Selçuklu Meydan Mezarlığı'nda Birinci Dünya Savaşı'nda oluşan tahribat, yürütülen kazı ve restorasyon çalışmalarıyla gideriliyor.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan Selçuklu Meydan Mezarlığı'nda Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kulaz başkanlığında yürütülen kazı ve restorasyon çalışmaları sürüyor.
Birinci Dünya Savaşı'nda mezarlığın ortasından geçen ve Ahlat-Tatvan kara yolu olarak kullanılan alandaki tahribatın giderilmesi için çalışma yürütülüyor.
Kazı ekibi, tahrip olan sanduka, şahide ve akıt denilen oda mezarlarını restore ederek eski görünümüne kavuşturuyor.
Kazı Başkanı Kulaz, Birinci Dünya Savaşı'nda Ahlat-Tatvan kara yolu olarak kullanılarak büyük tahribata uğrayan alanda kazı ve restorasyon çalışmalarına ağırlık verdiklerini söyledi.
Öncelikli müdahale alanında çalışmaların devam ettiğini belirten Kulaz, "Çalışmamamızın temel noktası Birinci Dünya Savaşı’nda Ahlat-Tatvan yolu olarak kullanılan ve mezarlığın içinden geçen 470 metrelik kısımda oluşan tahribatı gidermek. Amacımız, Birinci Dünya Savaşı'nın oluşturduğu tahribatın izlerini ortadan kaldırmak ve mezarlığı eski özgün konumuna getirebilmek." dedi.
Çalışmaları ay sonuna kadar tamamlayacaklarını ifade eden Kulaz, şunları kaydetti:
"470 metrelik kısmın tamamında bozulmuş, tahrip olmuş, devrilmiş, toprak altında kalmış, kırılmış ne kadar mezar taşı ve sanduka varsa bunlara müdahale ettik ve etmeye de devam ediyoruz. Bu çalışma sırasında sadece mezar şahide ve sandukalara değil yer altı oda mezarlara da müdahale etmeye çalıştık. Çökmek üzere olan, büyük oranda tahrip olan yapıları konserve ve restore ederek daha uzun ömürlü hale getirmeye çalıştık. Bunda önemli ölçüde başarılı olduk. Çalışma devam ediyor. Buradaki tahribatı kısa sürede tamamlayacağımızı düşünüyorum."
Kaynak:
Bu haber toplam 67 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.