7. Aile Şurası
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: (3)- "Medya organlarımız, kadın programları adına mahremiyeti ve ailevi değerleri hiçe sayıyorsa orada çok büyük bir sorun var demektir"- "Reyting kaygısıyla televizyon dizilerinde ve sosyal medyada çarpık ilişk
ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Medya organlarımız, kadın programları adına mahremiyeti ve ailevi değerleri hiçe sayıyorsa orada çok büyük bir sorun var demektir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 7. Aile Şurası'nda konuştu.
Erdoğan, "Dinamik nüfus yapımızın korunması ve evliliğin teşvik edilmesi için çeyiz hesabı uygulamasını, ev sahibi olmak isteyenlere katkı sağlamak için de konut hesabı uygulamasını başlattık. Bunları biz yaptık." hatırlatmasında bulundu. Devletin, milletinin hizmetkarı olduğunu vurgulayan Erdoğan, millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldiklerini, bunu bu şekilde sürdüreceklerini söyledi.
Kimsesiz çocukların, evlat edindirme, koruyucu aile gibi yöntemlerle sıcak aile yuvalarıyla buluşturulduğunu anlatan Erdoğan, son 17 yılda 5 bin 440 ailenin yanına 6 bin 664 çocuğun yerleştirildiğini bildirdi.
Evlat edindirme kapsamında bugüne kadar 17 bine yakın çocuğun aileye kavuşturulduğuna işaret eden Erdoğan, çocuğa yönelik ihmal, istismar ve şiddet vakalarında müdahale etmek amacıyla 81 ilde uzman müdahale ekiplerinin oluşturulduğunu aktardı.
- "Aile kurumuna hep birlikte sahip çıkmalıyız"
Gelecek dönemde bu projelere yenilerini ekleyerek devam edeceklerini açıklayan Erdoğan, "Aile kurumumuzu korumak, aile değerlerimizi daha güçlü, sağlıklı bir şekilde sonraki nesillere aktarmak için gerek kültürel gerek maddi altyapıya ilişkin çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz." ifadelerini kullandı.
Günümüz dünyasında aile kurumunu tehdit eden sınamaların boyutunun değiştiğine dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:
"Devletin tek başına bu tehditlerin üstesinden gelmesi mümkün değildir. Şayet millet olarak varlığımızı korumak istiyorsak, aile kurumuna hep birlikte sahip çıkmalıyız. Ruhen ve bedenen sağlıklı nesiller yetiştirmek istiyorsak, ebeveynler olarak bizler de bu mücadeleye aktif destek vermeliyiz. Hiçbirimizin kenarda bekleme, 'neme lazım' deme lüksü yoktur. Bu öyle önemli bir konudur ki karanlıktan şikayet etmek yerine, o karanlığı delecek bir kandil olabilmeyi gerektirir. Bunu başarmalıyız. Aile kurumunun güçlenmesi konusunda medyadan akademiye, polisten hakime, öğretmene kadar herkese çok önemli sorumluluklar düşüyor.
Şayet medya organlarımız, kadın programları adına, bunun altını çiziyorum, mahremiyeti ve ailevi değerleri hiçe sayıyorsa orada çok büyük bir sorun var demektir. Bu konuda medya organlarını özellikle ikaz ediyorum, uyarıyorum. Buna dikkat etmeleri gerekiyor. Çünkü bu gelecek nesillerin en önemli sorunu olacaktır. Reyting kaygısıyla televizyon dizilerinde çarpık ilişkiler özendiriliyorsa sosyal medyada çarpık ilişkiler özendiriliyorsa şiddet teşvik ediliyorsa devletin attığı adımlar akim kalmaya mahkumdur."
- "Asıl yük anne babalar olarak bizlerin omuzlarındadır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çocuklarımıza ilham kaynağı olması gereken sanatçılar ve sporcular, başarılarıyla değil de özel hayatlarıyla gündeme geliyorsa aile kurumunu korumamız elbette zorlaşacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Aileye sahip çıkmanın herkesin görevi olduğunun altını çizen Erdoğan, "Asıl mesuliyet, asıl yük, anne babalar olarak bizlerin omuzlarındadır. Biz, sılayırahim yapmazsak, büyüklerimizi sadece bayram günleri değil her fırsatta ziyaret etmezsek, ileride evlatlarımızın bizleri ziyaret etmesini de beklemeyin." dedi.
Hayatta en mutlu olduğu anın annesinin ayaklarının altını öptüğü an olduğunu anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Zira sevgililer sevgilisi Peygamberimiz, 'Cennet annelerin ayakları altındadır' buyurarak, bize işaret fişeğini veriyor. Onun için annenin ayağının altında cennet var, orada cennetin kokusu var. Onu öpmek, anneye bu sadakati göstermek hiç bir şeyle değiştirilmez. Bu toplum, bunu başarmalı, bunu yapmalı. Onu kendisi için birilerinin yaptığı gibi yok feministler, şunlar, bunlar gibi bir zillet kabul etmemeli. Biz varsak, annemizle varız. Annemiz olmasaydı biz yoktuk. Olaya böyle bakacağız. Biz, kendi anne, babamıza, eşimize, kardeşimize, diğer yakınlarımıza saygı göstermezsek, çocuklarımızın da bize hürmetkar olmasını bekleyemeyiz. Biz, kendi dünyamızda aile içi şiddetin önüne geçemezsek, ileride çok daha büyük sorunların yaşanmasına mani olamayız. Biz, milli ve manevi değerleri bizzat uygulayarak, evlatlarımıza aktarmazsak modern dönem hastalıklarına karşı onları koruyamayız. Biz, elimizden telefonu, tableti, karşımızdaki televizyonu şöyle bir yana bırakıp, aile fertleriyle daha çok hemhal olmazsak, çocuklarımızın iletişim obezi haline dönüşmesini engelleyemeyiz."
"Değişime önce kendimizden, şahsımızdan, hayatımızdan başlatmazsak kimseye sözümüzü geçiremeyiz." diyen Erdoğan, ebeveynler örnek olmazsa çocuklardan örnek davranışlar göstermesini bekleyemeyeceklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, değerler eğitiminin, kağıt üzerinden aktarılacak bir haslet olmadığının altını çizerek, "Zira 'bal, bal' demekle ağız tatlanmaz. Balı yediğiniz anda ağzı tatlatırsınız. Yaşayarak, yaşatılarak, öğretilen ve öğrenilen bir süreçtir bu." diye konuştu.
Uzmanlık sahası aile ve sosyal hizmetler olan salondaki katılımcıların bu meseleye özellikle eğileceğine olan inancını ifade eden Erdoğan, "Yaptığınız işin bir kamu görevinin ötesinde, bir sosyal sorumluluk olduğunu aklınızdan lütfen çıkarmayınız. Sizlerden özellikle de ülkemizin geleceği, milletimizin istikbali için aile kurumuna daha çok sahip çıkmanızı rica ediyorum." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7. Aile Şurası'nın başarılı ve verimli geçmesini diledi.
- Notlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından, güçlü yapıları ve fedakarlıklarıyla topluma örnek olan Iğdır'da üçü ağır engelli dört çocuğa sahip Yurtseven ailesine, Afyonkarahisar'da şehit annesi olan ve iki kardeşin koruyucu aileliğini üstlenen Keziban Koç'a, Ankara'da Saray Çocuk Evleri Müdürü Fatma Sarıoğlu'na, Bursa'da engelli ressam Yıldız Yılmaz ve ailesine, Ankara'dan 15 Temmuz'da şehit olan Tevhit Akkan'ın ailesine, Bolu'da koruyucu aile olan Kadir ve Serpil Bayrakdar'a, Ankara'dan Tanguroğlu ailesine, cezaevilerinde oyun sahneleyen Tiyatrocu Turgay Tanülkü'ye ve Antalya'dan Yılmaz ailesine plaket takdim etti.
Şuraya ayrıca, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş da katıldı.
(Bitti)
Kaynak:
Bu haber toplam 154 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.