6 ŞUBAT DEPREMLERİNİN BİRİNCİ YILI - Yarım asırlık dikiş makinesiyle konteyner kentte terzilik yapıyor
Diyarbakır'da, Kahramanmaraş merkezli depremlerde ağır hasar gören evinden 50 yıllık dikiş makinesini alan 64 yaşındaki Fatma Erdem, konteyner kentte terzilik yaparak para kazanırken ihtiyacı olanlara da ücretsiz kıyafet dikiyor- Fatma Erdem:- "Depremden sonra gözüm sadece dikiş makinemde kaldı. Makinemi kurtardım, konteyner kentte aynı işimi yapmaya devam ediyorum"
AYDIN ARİK - Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerde ağır hasar gören evinden dikiş makinesini çıkaran 64 yaşındaki Fatma Erdem, konteyner kentte terzilik yaparak hem aile ekonomisine katkıda bulunuyor hem de ihtiyaç sahipleri için ücretsiz kıyafet dikiyor.
Diyarbakır'da yaşayan 7 çocuk annesi Erdem'in, depremlerde merkez Kayapınar ilçesinin Huzurevleri Mahallesi'ndeki evlerinde ağır hasar oluştu.
Eşi, 2 oğlu, 2 kızı ve 2 torunuyla evde depreme yakalanan Erdem, güçlükle evden çıktı.
Evlerinin ağır hasar görmesi nedeniyle bir süre oğlunun evinde kalan Erdem, daha sonra AFAD koordinatörlüğünde merkez Kayapınar ilçesinde depremzedeler için kurulan konteyner kente yerleşti.
Terzilik yaparak aile ekonomisine katkı sunan Erdem'in aklı, evinde bırakmak zorunda kaldığı makinesinde kaldı. Makinesini evden kurtarmayı başaran Erdem, dikiş makinesiyle terzilik mesleğini konteyner kentte sürdürüyor.
- "O binadan çıkacağıma inanmıyordum"
Fatma Erdem, AA muhabirine, 6 yaşındayken babasını kaybettiğini, bu nedenle annesinin kendisini büyüttüğünü belirterek, çocuk yaşta annesinden terzilik mesleğini öğrendiğini söyledi.
Daha önce 1975 Lice depremini de yaşadığını anımsatan Erdem, 14 yaşında evlendiğini, 7 çocuğunu terzilik yaparak büyüttüğünü kaydetti.
Halen depremin şokunu yaşadıklarını dile getiren Erdem, şöyle konuştu:
"Hala şoktayım. O binadan çıkacağıma inanmıyordum, o bina bize kefen de olabilirdi. Evimiz ağır hasar gördü ve kendimizi zor dışarı attık. Dışarı çıkacağımıza, kendimizi kurtaracağımıza inanmıyorduk. Çocuklarıma, 'Siz çıkın, kendinizi kurtarın' diye bağırdım. O esnada 2-3 defa yere düştüm. Çocuklarım beni bırakmadılar, beraber çıktık. Depremden sonra konteyner kente yerleştik. Burada çok rahatız, çok şükür başımız rahat, bir eksiğimiz yok."
- "Bu makine bana 50 yıllık bir yadigar"
Geçmişte annesiyle diktikleri ürünleri başka illere göndererek sattıklarını dile getiren Erdem, 50 yıl önce aldığı dikiş makinesiyle terzilik mesleğini sürdürdüğünü kaydetti.
Erdem, şöyle devam etti:
"Depremden sonra gözüm sadece dikiş makinemde kaldı. Çocuklarıma söyledim ve gittim makinemi o evden çıkarıp getirdim. Makinemi kurtardım, konteyner kentte aynı işimi yapmaya devam ediyorum. Bu makine bana 50 yıllık bir yadigar. Yaşım 64, ama bu işime yine de devam ediyorum. Gücüm yetene kadar da devam edeceğim. Konteyner kentte çalışan işçilere kıyafetler diktim, çocuklarıma, torunlarıma yaptım. İhtiyacı olanlara ücretsiz kıyafetler diktim. Buraya geldik, birbirimize yardımcı olmamız lazım. Merhametimiz olsun, o zor günlerden kurtulup buraya geldik, birbirimize destek olmamız lazım. Çocuklar için diktiğim kıyafetleri, yoldan geçen çocuklara verdim. Erkeklere, kadınlara, çocuklara her türlü kıyafet dikiyorum. 50 yıllık terziyim."
Devletin desteği sayesinde konteyner kentte çok rahat ve huzurlu olduklarını ifade eden Erdem, "Allah devletimizi başımızdan eksik etmesin. Yukarıda Allah, aşağıda devletimiz bize yeter." ifadelerini kullandı.
Kaynak:
Bu haber toplam 83 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.